Kılıçdaroğlu: Sansür, Halkın Doğru Bilgilenmesinin Önünde Engeldir
CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, sansüre karşı mücadelenin sadece basının, gazetecilerin, medya dünyasının işi olmadığını söyledi.
Kılıçdaroğlu, sansürün halkın doğru bilgilenmesinin ve çok sesliliğe uygun olarak sandık başında tercihini özgürce yapmasının, hak aramasının önündeki engel olduğunu ifade etti.
Kılıçdaroğlu, basından sansürün kaldırılışının 104. yıl dönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı. 104 yıl geçmesine rağmen Türkiye'de basılmamış kitabın suç sayıldığını, yüze yakın gazetecinin içerde ve iktidar tarafından gazetelerin televizyonların künyelerine, köşelerine, programlarına müdahale edildiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, mesleki değerleri önde tutarak gazetecilik yapana, yazana, çizene, hatta Başbakan'ın hoşuna gitmeyen soruyu sorana bedel ödetildiğini ifade etti.
"Ne yazık ki, 104 yıl önce basından sansür kaldırılmışken, bugün bizler halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkı için Özgür basın mücadelesi veriyoruz, sansüre karşı mücadele ediyoruz." diyen Kılıçdaroğlu, "Çünkü sansüre karşı mücadele sadece basının, gazetecilerin, medya dünyasının işi değildir. Çünkü sansür, halkın doğru bilgilenmesinin ve çok sesliliğe uygun olarak sandık başında tercihini özgürce yapmasının, hak aramasının önündeki engeldir. Sansür hepimizin sorunu olmalı ki, sansür ve baskı nedeniyle elinden kalemi, köşesi alınan, programları yasaklanan, yöneticilikten el çektirilen, hapse atılan gazetecilerle el ele omuz omuza olalım. Ayrıca, milletvekili seçildiği halde yemin etmesine bile izin verilmeyen tutuklu gazeteci ve milletvekili ayıbından kurtulalım. Bu önemli ve anlamlı günde, kalemini demokrasi, insan hakları ve halkın çıkarları için kullanan, çoğulculuk ile, çok sesliliği savunan basın mensuplarına sansürsüz günler diliyor, sevgiler, saygılar sunuyorum." dedi.
Kılıçdaroğlu, basından sansürün kaldırılışının 104. yıl dönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı. 104 yıl geçmesine rağmen Türkiye'de basılmamış kitabın suç sayıldığını, yüze yakın gazetecinin içerde ve iktidar tarafından gazetelerin televizyonların künyelerine, köşelerine, programlarına müdahale edildiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, mesleki değerleri önde tutarak gazetecilik yapana, yazana, çizene, hatta Başbakan'ın hoşuna gitmeyen soruyu sorana bedel ödetildiğini ifade etti.
"Ne yazık ki, 104 yıl önce basından sansür kaldırılmışken, bugün bizler halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkı için Özgür basın mücadelesi veriyoruz, sansüre karşı mücadele ediyoruz." diyen Kılıçdaroğlu, "Çünkü sansüre karşı mücadele sadece basının, gazetecilerin, medya dünyasının işi değildir. Çünkü sansür, halkın doğru bilgilenmesinin ve çok sesliliğe uygun olarak sandık başında tercihini özgürce yapmasının, hak aramasının önündeki engeldir. Sansür hepimizin sorunu olmalı ki, sansür ve baskı nedeniyle elinden kalemi, köşesi alınan, programları yasaklanan, yöneticilikten el çektirilen, hapse atılan gazetecilerle el ele omuz omuza olalım. Ayrıca, milletvekili seçildiği halde yemin etmesine bile izin verilmeyen tutuklu gazeteci ve milletvekili ayıbından kurtulalım. Bu önemli ve anlamlı günde, kalemini demokrasi, insan hakları ve halkın çıkarları için kullanan, çoğulculuk ile, çok sesliliği savunan basın mensuplarına sansürsüz günler diliyor, sevgiler, saygılar sunuyorum." dedi.