Türk Göçmenlerin Sorunları

Tanrıkulu, Türk göçmenlerin sorunlarının çözümü için Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in yazılı olarak yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi verdi.

Tanrıkulu, önergesine ilişkin yaptığı açıklamada; Türkiye’nin yapmış olduğu mübadele anlaşmaları dışında, özellikle Yunanistan, Bulgaristan, Arnavutluk, Romanya, Yugoslav Federatif Halk Cumhuriyeti gibi ülkelerden çok sayıda göç eden vatandaşların göç ettikleri ülkelerde evlerini, bağlarını, tarlalarını ve arazilerini bırakarak Türkiye’ye geldiklerine, bugün halen bu mal varlıklarının geldikleri ülkelerde kendi üzerlerine kayıtlı göründüğüne ve sahipsiz kalan mülkiyetlerin kimisinin boş, kimisinin ise yasal olmayan bir şekilde kullanıldığına ve mal varlıkları terk ettikleri ülke topraklarında kalan vatandaşların kendi kıt imkanlarıyla yıllardan beri, mal varlıklarını geri almaya çalıştıklarına dikkat çekti.

2002 YILINDAN BU YANA ADIM ATILMADI
Birçok vatandaşın masraflarını karşılayamadıkları için hükümetin bu konuda adım atmasını haklı olarak beklediğini belirten Tanrıkulu, şöyle konuştu: “Göçmen vatandaşlarımızın yaşadığı bu mağduriyet ile ilgili 6 Ekim 2011’de TBMM’ye verdiğim yazılı soru önergesine Dışişleri Bakanlığı sorularımla alakasız cevaplar vermektedir. Hükümetin mağdur göçmen vatandaşlarımızın mal-mülk sorunlarını öncelikli olarak çözüme kavuşturmalıdır. Hükümet bu konuda 2002 yılından bu yana hiçbir adım atmamış, adeta görmezden gelmiştir. Oysa azınlık vakıflarının haklarını adeta el üstünde tutan hükümet, kendi vatandaşlarını bu konuda mağdur etmeye devam etmektedir”

YUGOSLAV FEDERATİF HALK CUMHURİYETİ’NDEN GÖÇ EDENLER ÜÇ KUŞAKTIR TAZMİNAT PEŞİNDE
MHP Milletvekili Tanrıkulu, devletin Yugoslavya’nın gönderdiği tazminatı 50 yıldır adil bir şekilde dağıtmadığını iddia ederek, 1930 ve 1940’lı yıllarda göç eden vatandaşların torunlarının halen mahkemelerde haklarını aramakta olduğunu vurguladı

1930 ve 40’larda Yugoslavya’da ‘millileştirme’ adı altında gerçekleştirilen ‘zorunlu ve bedelsiz istimlak’larda tüm varlıklarını kaybederek Türkiye’ye göç eden binlerce Türk asıllı göçmen vatandaşımızın 80 yılı aşkın süre geçmesine rağmen halen hukuksal ve idari sorunlarına mahkemelerde çözüm aradığını belirten Tanrıkulu, sözlerine şöyle devam etti: "Bu göçmenlerimize verilmek üzere 1960’ların parasıyla Yugoslavya’dan Türkiye’ye 37 milyon 500 bin lira gönderildiği ancak bu paranın hak sahiplerine hakkınca verilmediğini ve paranın amacı dışında kullanıldığını bugün mağdur vatandaşlarımız dile getirmektedir.”

YILLARDIR EMEKLİ OLAMIYORLAR
Yurt dışından Türkiye’ye göç eden vatandaşların 59. Hükümet döneminde kabul edilen yeni Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile emeklilik haklarının ellerinden alınmasına tepki gösteren Tanrıkulu, şöyle konuştu: “59. Hükümet döneminde Kanunlaştırılan Yasa’da ‘zorunlu göç etmek’ şartı getirilmesi nedeniyle farklı ülkelerden ülkemize göç eden vatandaşlarımız emeklilik hakkı yönünden mağdur edilmiştir. Bu vatandaşlarımız emekli olmayı plânlayıp bankalara, yakınlarına borçlanmış bir şekilde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın sorunu çözmesini beklemektedir. Sorunun çözümü ise Bakanlığın yayınlayacağı bir genelge olabilecektir.” Tanrıkulu, ilgili bakanın yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti: "Ülkemizin yapmış olduğu mübadele anlaşmaları dışında göç eden Türk vatandaşlarımızın geride bıraktıkları mal hususunda 2002 yılından bugüne kadar Bakanlığınız hangi ülkelerle, ne gibi çalışmalar gerçekleştirmiştir? Bu kapsamda önümüzdeki süreçte hangi tarihte ne gibi çalışmalar plânlanmıştır? Azınlık vakıflarının malları konusunda hassasiyet gösteren Hükümet, bu konuda uzun yıllardan bu yana sıkıntı yaşayan ve çözüm bekleyen vatandaşlarımız için, Dışişleri Bakanlığı nezdinde bir çözüm masası dahi oluşturamamasının nedeni nedir? Bugüne kadar gerek Yunanistan ve diğer Balkan ülkeleri, gerek diğer ülkeler ile -Mısır dışında- bu konuda ikili anlaşma neden yapılmamıştır? Yugoslav Federatif Halk Cumhuriyeti’nin 1933 ve 1960’lı yıllarda iki kez ülkesinden göç edenlere ödenmek üzere Türkiye’ye göndermiş olduğu tazminat tutarı ne kadar olup, bu paranın dağıtım dökümü ve kriteri nedir? Halen bu tazminattan hak sahibi olup parasını alamayan var mıdır? Gerek Yugoslav Federatif Halk Cumhuriyeti, gerek Yunanistan’dan göç edip halen orada kalan malları ve hak ettikleri tazminatları alamayan kaç vatandaşımız mevcut olup, bu konuda Bakanlığınızın mağduriyetleri gidermek için gerçekleştirdiği çalışmalar nelerdir? Farklı ülkelerde malları kalan vatandaşlarımız için bu önergemden sonra ne gibi kolaylıklar ve çalışmalar yapılacaktır? Göç ettikleri ülkelerde malları kalan vatandaşlarımızın, o ülkelere açacakları davaların masraflarını Bakanlık olarak üstlenmeyi düşünüyor musunuz? Ülkemizin taraf olduğu mübadele anlaşmaları dışında hangi ülkeden kaç vatandaşımız, hangi yılda göç etmiştir? Bakanlık olarak; göç eden bu vatandaşlarımızın geride bıraktıkları malları konusunda bir envanter çalışmanız var mıdır?, Yoksa; böyle bir çalışmaya neden gerek duyulmamıştır? Bugüne kadar Bakanlığınıza bu konuda kaç müracaat olmuş; sonuçları neler olmuştur? Mübadele dışı göç eden vatandaşlarımızın sorunları Bakanlığınızın ‘Temel Dış Politika Konuları’ kapsamına bugüne kadar neden alınmamış, ne zaman alınacaktır?”

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANINA SORULAR
İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu, önergesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanına şu soruları yöneltti: “Zorunlu göç şartı’ nedeniyle Bakanlığınızın tespit ettiği kaç mağdur vatandaşımız bulunmaktadır? Bakanlık olarak zorunlu göç şartını ne şekilde yorumluyorsunuz? Bu mağduriyetin çözümlenmesi; - yayınlanacak bir genelge ile ‘bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar yurt dışından gelenlerin zorunlu göçe tabi tutulmuş sayılmaları’ şeklinde- için bir çalışma yapmayı düşünüyor musunuz? Emeklilik mağduriyeti yaşayan ve böyle bir düzenlemeyi bekleyen yurt dışından ülkemize göç eden Türk vatandaşlarımızın (kimi 50, kimi 60-70 yaşında) şu anki duruma göre emekli olabilmeleri için önerileriniz nelerdir?”