Avcı’dan “türkiye’nin Siyasi Aklı Nasıl Çalışıyor” Konferansı

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, “10 yıllık AK Parti iktidarının başarılarının arkasında amatörlüğünün çok büyük rolü var” dedi.

Avcı’dan “türkiye’nin Siyasi Aklı Nasıl Çalışıyor” Konferansı
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi 'nin (OMÜ) davetlisi olarak geldiği Samsun 'da Kurulupelit Kampsü 'nde “Türkiye 'nin siyasi aklı nasıl çalışıyor” konulu konferansa konuşmacı olarak katılan TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, sunumunun ardından merak edilen sorulara da cevap verdi. Nabi Avcı 'nın konferansı öncesinde güvenlik görevlileri ve polis tarafından salon en ince detayına kadar aranırken, salona alınan konuklar da tek tek arama ve kontrolden geçirildi.

“TÜRKİYE 10 YILDIR ŞEYTAN İLE YEMEĞE OTURMADI”
Vali Hüseyin Aksoy, OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, dekanlar, öğretim üyeleri ve öğrencilerin katıldığın konferansta yaptığı konuşmasında siyasette ilkelere dayalı, naif ve amatör oyunculuğun en geçerli strateji olduğunu söyleyen TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, “Bir Alman atasözü diyor ki, 'şeytan ile yemeğe oturanın kaşığı uzun olmalı ' Türkiye son 10 yıldır şeytan ile yemeğe oturmadı. Çünkü, elinde uzun bir kaşık yoktu, bunu da biliyordu, dolayısıyla fevkalade amatör hamlelerle, çok fazla mühendislik numaralarına tevessül etmeyerek, özellikle uluslararası ilişkilerde daha çok ilkeler üzerinden oyununu kurmaya çalışarak ki, bu uluslararası ilişkilerde hakikaten bir amatörlük göstergesidir, ama iyi anlamda bir amatörlük göstergesidir, bütün o muhtemel oyunlara ve tuzaklara düşmemiş oldu. Şimdi örnek vermemi isterseniz tabi ki veremem, ama zaman zaman kendisine güvenip 'ben bu oyunu profesyonelce de oynayabilirim ' kışkırtmalarına meylettiği zamanda genellikle çuvalladık” diye konuştu.

“TÜRKİYE EDİRNE VE KARS PARANTEZİ İLE İZAH EDİLEMEYECEK KADAR FARKLI BİR ÜLKE”
Türkiye 'nin ilkokulda öğretildiği gibi Edirne 'den Karsa kadar olmadığını söyleyen Nabi Avcı, “Gerçekten Türkiye 'nin Adriyatik 'ten Çin Denizi 'ne kadar uzanan bir tarih ve coğrafya komplikesi olduğunu son dönemlerde hep birlikte yaşamaya başladık. Bunu bizden önce başkaları da keşfetti, yabancılar, tüccarlar, işçiler, gençler, sivil toplum veya öteki Türkiye, bu Türkiye 'nin Edirne ve Kars parantezi ile izah edilemeyecek kadar farklı bir ülke olduğunu.

1. Dünya Savaşı 'nın zannedildiği gibi o zaman bitmediğini, imparatorluğun tasfiyesinin öyle kapatılmış bir hesap olmadığını ve bugünlerde yaşadığımız hemen hemen her şey, en son Suriye 'de yaşananlar, Kafkaslar 'da , Balkanlar 'da yaşananlar, hepsi bize 'öyle bir Türkiye yok, Edirne 'den Kars 'a kadar, yurtta sulh, cihanda sulh, içimize kapanacağımız ve etrafımızla da fazla yüz göz olmayacağımız rahatlıklar vadeden bir Türkiye yok. Siyaset biliminde geri almacılık olarak çevirebileceğimiz, romantik bir yeni Osmanlıcılık, romantik bir büyük Türkiye rüyası için söylenen sözler değil. Ben sadece parametrelerimizin boyutlarına işaret etmek için bunu söylüyorum” şeklinde konuştu.

“VATANDAŞLIK KARTI İLE ANLIK OYLAMALAR YAPILSIN”
Konuşmasının bazı bölümlerinde CHP ile ilgili espriler yapan Avcı, şu ifadeleri kullandı:
“İnsanlar gidip borsada oynuyorlar. Borsada bir tür seçim sürecidir. Siyasette de benzer bir şey var, A partisine değil B partisine oyunuzu veriyorsunuz, geleceğinizi yatırıyorsunuz. Aynı bankamatikler gibi her bir proje için vatandaşlık kartı ile gitsin '4+4+4 sen ne düşünüyorsun ', 'Merkez Bankası İstanbul ', 'Adriyatik 'ten Çin Denizi 'ne kadar var mısın yok musun? ' gibi anlık oylamalar yapılır. Hem muhalefette rahatlar, CHP 'nin de ümidi artar. Zaman zaman bazı projelerde CHP kazanır.”

“MEVCUT YASA İLE GİTMEYECEĞİ BELLİ”
“YÖK Yasası konusunda bir düşünce var mı” şeklindeki soruya “Var” diyerek cevap veren Avcı, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
““Mevcut YÖK Yasası 'nın ve mevcut üniversite düzeninin artık bugünkü Türkiye 'yi, bugünkü üniversiteleri karşılamadığı, çünkü mevcut YÖK Yasası pek çok yerinden yamalı bohçaya çevrilmiş olmakla birlikte o günün koşullarında belki işlevsel de olan bir yapılanma artık bugün üniversite ve öğrenci sayısı bu kadar artmışken bu yasa ile gitmeyeceği belli. Kişisel olarak böyle bir yasada benim küçücük bir müdahale etme şansım olursa en çok ısrarla yapılmasını istediğim değişiklik şu seçim sisteminin kaldırılması olur. Çünkü akademisyenler olarak bizi fevkalade itibarsızlaştırıyor.”
Kaynak: İHA