TBMM Başkanı Çiçek'in 'Özel Yetkili Mahkemeler Ölçüyü Aştı' Açıklaması
CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in "özel yetkili mahkemelerin ölçüyü kaçırdığına" yönelik açıklaması ile ilgili olarak, "Şimdi kendi iyi çocuklarına dokunulduğunda mı akıllarına geldi özel yetkili mahkemelerin çizgiyi aştığı? Günaydın ve bir gün adalet herkese ama herkese lazım olur" değerlendirmesini yaptı.
CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, beraberindeki CHP'li kadın milletvekilleri, CHP Kadın Kolları ve bazı kadın örgütlerinin temsilcileriyle CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter'in isminin bir dizide kullanılmasıyla ilgili basın toplantısı düzenledi. Meclis'teki basın toplantısında Serter'e yönelik saldırıyı kınadıklarını vurgulayan Tarhan, bu saldırının 'düşünen, üreten ve çağdaşlıktan yana olan kadına' yönelik olduğunu savundu. Tarhan, bunun getirilmek istenen 12 yıllık sorunlu kademeli eğitimsistemiyle de bağlantılı olduğunu düşündüklerini kaydetti
Tarhan, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in 'özel yetkili mahkemelerin ölçüyü kaçırdığına' ilişkin açıklamasının hatırlatılması üzerine ise, 'Bunu yeni mi fark etmişler? Geç kalınmış bir değerlendirme. Özellikle Cihaner olayında binlerce kilometre kaçırılan o dosyanın peşine insanlar düştüğünde, hiç bu sesleri duymuyorlardı. Şimdi kendi iyi çocuklarına dokunulduğunda mı akıllarına geldi özel yetkili mahkemelerin çizgiyi aştığı? Günaydın ve bir gün adalet herkese ama herkese lazım olur ' diye konuştu
Toplantıya katılan Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Sarıhan ise, bir televizyon kanalındaki dizide 'Nur Serter' isimli karakterin yurt dışından Türkiye'ye çalışmak için gelen kadınları seks işçiliğine ikna etmeye çalıştığını belirterek, konuya ilişkin kadın örgütlerinin ortak basın açıklamasını okudu.
Açıklamada özetle şu görüşlere yer verildi: 'Serter'in ve sayısız aydın kadınımızın verdiği kadının insan hakları mücadelesi, şimdi de iktidara yandaş bir kanalda sözde sanat adına yapılan yeni bir karalama kampanyası ile değersizleştirilmeye çalışılmaktadır. Sanatın terör aracı olabileceğini iddia edenler, bu dizi ile kendilerini doğrulamaya çalışmaktadırlar. İşte terör budur. Ülkede ileri demokrasi olduğu savında olanlar, en azından Sayın Serter'in kişilik haklarına ve manevi varlığına açık bir saldırı olan bu yayını anlatım özgürlüğü kapsamındamı görmektedir. Bu eylem, en masum tanımlama ile anlatım özgürlüğünün kötüye kullanılmasıdır ve suçtur. Serter'in kişilik haklarına bilerek ve isteyerek saldırıda bulunulmuştur. Bu saldırı hepimizedir. ATV'yi, dizi yapımcısını, senaristini ve bu suça alet olan kadın oyuncuyu şiddetle kınıyor, demokratik bir ülkede yaşadığımıza inanabilmek için RTÜK ve cumhuriyet savcılarını göreve davet ediyoruz. '
Kaynak: İHA
Tarhan, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in 'özel yetkili mahkemelerin ölçüyü kaçırdığına' ilişkin açıklamasının hatırlatılması üzerine ise, 'Bunu yeni mi fark etmişler? Geç kalınmış bir değerlendirme. Özellikle Cihaner olayında binlerce kilometre kaçırılan o dosyanın peşine insanlar düştüğünde, hiç bu sesleri duymuyorlardı. Şimdi kendi iyi çocuklarına dokunulduğunda mı akıllarına geldi özel yetkili mahkemelerin çizgiyi aştığı? Günaydın ve bir gün adalet herkese ama herkese lazım olur ' diye konuştu
Toplantıya katılan Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Sarıhan ise, bir televizyon kanalındaki dizide 'Nur Serter' isimli karakterin yurt dışından Türkiye'ye çalışmak için gelen kadınları seks işçiliğine ikna etmeye çalıştığını belirterek, konuya ilişkin kadın örgütlerinin ortak basın açıklamasını okudu.
Açıklamada özetle şu görüşlere yer verildi: 'Serter'in ve sayısız aydın kadınımızın verdiği kadının insan hakları mücadelesi, şimdi de iktidara yandaş bir kanalda sözde sanat adına yapılan yeni bir karalama kampanyası ile değersizleştirilmeye çalışılmaktadır. Sanatın terör aracı olabileceğini iddia edenler, bu dizi ile kendilerini doğrulamaya çalışmaktadırlar. İşte terör budur. Ülkede ileri demokrasi olduğu savında olanlar, en azından Sayın Serter'in kişilik haklarına ve manevi varlığına açık bir saldırı olan bu yayını anlatım özgürlüğü kapsamındamı görmektedir. Bu eylem, en masum tanımlama ile anlatım özgürlüğünün kötüye kullanılmasıdır ve suçtur. Serter'in kişilik haklarına bilerek ve isteyerek saldırıda bulunulmuştur. Bu saldırı hepimizedir. ATV'yi, dizi yapımcısını, senaristini ve bu suça alet olan kadın oyuncuyu şiddetle kınıyor, demokratik bir ülkede yaşadığımıza inanabilmek için RTÜK ve cumhuriyet savcılarını göreve davet ediyoruz. '