Kültür ve Turizm Bakanlığı Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu Sanatçısı Semazen Ahmet Sami Küçük'ün, Kendi Tabiriyle Günahkar Bir Yaşam Sürerken Gençlik Döneminde Bir Kitapta Tesadüfen Okuduğu ''sema Tasavvufta Ahlak
Metin Bolat - Kültür ve Turizm Bakanlığı Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu sanatçısı semazen Ahmet Sami Küçük'ün, kendi tabiriyle günahkar bir yaşam sürerken gençlik döneminde bir kitapta tesadüfen okuduğu ''Sema tasavvufta ahlaken temizlenme yoludur'' cümlesiyle hayatı değişti.
Küçük, AA muhabirine yaptığı açıklamada, semazen olmadan önceki yaşamının ibretlik olduğunu söyledi.
Aldığı iyi eğitime rağmen lise döneminde uygun olmayan arkadaş ortamlarında bulunduğunu, uzun bir dönem kendi tabiriyle günahkar bir yaşam sürdüğünü dile getiren Küçük, bu tür yaşamın bedelinin kendisine ağır olduğunu belirtti.
-''Tek başıma kaldığımda azap içindeydim''-
O dönemde neredeyse her gün alkol aldığını, huzursuz ve mutsuz olduğunu anlatan Küçük, ''Arkadaşlarla yürürken bir tezgahta mavi ciltli üzerinde sarı yaldız baskılı bir semazen resmi gözüme ilişti. Kitabın kapağını açtığımda 'Sema tasavvufta ahlaken temizlenme yoludur' ibaresini fark ettim. Gülerek okuduğum yazıyı geçiştirdim'' dedi.
Nefsin arzuladığı her kötü şeyi yapmasına rağmen bu durumun kendisini mutlu etmediğini, içindeki huzursuzluğun artarak devam ettiğini dile getiren Küçük, şunları kaydetti:
''Bir çok sıkıntı içinde 'acep sema bizim gibi bir ahlaksızı da temizler mi-' diye düşünmeye başladım. O gün kitabın bulunduğu tezgahtan da sıkıntıyla uzaklaşmıştım. Ruhumdaki eksikliği gidermeye çalışıyordum. Tek başıma kaldığımda azap içindeydim. Huzursuzluğumu unutmak için daha fazla alkol alıyor ve eğlenmeye çalışıyordum. Babam yüzüme bile bakmıyordu. Okuduğum yazı sürekli beni düşündürür olmuştu. Durum çok kötüydü. En sonunda sema öğrenmeye karar verdim. Babam, o zaman semazenbaşı olan Mustafa Holat'ı aramış. 'Bu çocuk geliyor, salmayın, tutun. Semayı öğretin, aslı temizdir, mutlaka aslına dönecektir' demiş. Müracaatta bulunduk. Rahmetli babamın eski semazenliğinden dolayı eksiğime bakmadılar, kabul ettiler.''
Sema talimi yaparken, Mevlevi musikisinin kendisini çok derinden etkilediğini ve bir anda dünyasının değiştiğini aktaran Küçük, o dönem hayatını değiştirecek yola girdiğinin farkında olduğunu ifade etti.
-''Dönüp durup ne yapacağız'' dedi ama-
Sema eğitimi aldıkça, birçok kötü alışkanlıktan uzak durmaya başladığını, sema yaparken daha önce kötü alışkanlıklarından aldığı zevklerin binlerce katını almaya başladığında çok mutlu olduğunu vurgulayan Küçük, sözlerine şöyle devam etti:
''Arkadaşlarımla irtibatımı kopardım. Yaptıklarıma ve o arkadaşlarıma hiç özlem duymadım. Hz. Mevlana, Mevlevilik, Mevlevi musikisi öylesine içimi doldurdu ki anlatamam. Babam, dayım, amcam semazen. Aile de semazen çok. Semazen olmamı isteyenlere, 'Dönüp durup ne yapacağız' derken, içimdeki huzursuzluğu sema ile giderdim. Ruh beslenmediğinde insan ne yaparsa yapsın mutlu olamıyor. Bütün kötülüklerden sema ile arındığımı düşünüyorum. 24 yıldır sema yapıyorum. Yaşantımla örnek olduğum söylendiğinde çok mutlu oluyorum. Hayatta kötülüklerden arınmak isteyenler için hiçbir zaman geç kalınmış değildir.''
Yayıncı: Ahmet Kayır
Kaynak: AA
Aldığı iyi eğitime rağmen lise döneminde uygun olmayan arkadaş ortamlarında bulunduğunu, uzun bir dönem kendi tabiriyle günahkar bir yaşam sürdüğünü dile getiren Küçük, bu tür yaşamın bedelinin kendisine ağır olduğunu belirtti.
-''Tek başıma kaldığımda azap içindeydim''-
O dönemde neredeyse her gün alkol aldığını, huzursuz ve mutsuz olduğunu anlatan Küçük, ''Arkadaşlarla yürürken bir tezgahta mavi ciltli üzerinde sarı yaldız baskılı bir semazen resmi gözüme ilişti. Kitabın kapağını açtığımda 'Sema tasavvufta ahlaken temizlenme yoludur' ibaresini fark ettim. Gülerek okuduğum yazıyı geçiştirdim'' dedi.
Nefsin arzuladığı her kötü şeyi yapmasına rağmen bu durumun kendisini mutlu etmediğini, içindeki huzursuzluğun artarak devam ettiğini dile getiren Küçük, şunları kaydetti:
''Bir çok sıkıntı içinde 'acep sema bizim gibi bir ahlaksızı da temizler mi-' diye düşünmeye başladım. O gün kitabın bulunduğu tezgahtan da sıkıntıyla uzaklaşmıştım. Ruhumdaki eksikliği gidermeye çalışıyordum. Tek başıma kaldığımda azap içindeydim. Huzursuzluğumu unutmak için daha fazla alkol alıyor ve eğlenmeye çalışıyordum. Babam yüzüme bile bakmıyordu. Okuduğum yazı sürekli beni düşündürür olmuştu. Durum çok kötüydü. En sonunda sema öğrenmeye karar verdim. Babam, o zaman semazenbaşı olan Mustafa Holat'ı aramış. 'Bu çocuk geliyor, salmayın, tutun. Semayı öğretin, aslı temizdir, mutlaka aslına dönecektir' demiş. Müracaatta bulunduk. Rahmetli babamın eski semazenliğinden dolayı eksiğime bakmadılar, kabul ettiler.''
Sema talimi yaparken, Mevlevi musikisinin kendisini çok derinden etkilediğini ve bir anda dünyasının değiştiğini aktaran Küçük, o dönem hayatını değiştirecek yola girdiğinin farkında olduğunu ifade etti.
-''Dönüp durup ne yapacağız'' dedi ama-
Sema eğitimi aldıkça, birçok kötü alışkanlıktan uzak durmaya başladığını, sema yaparken daha önce kötü alışkanlıklarından aldığı zevklerin binlerce katını almaya başladığında çok mutlu olduğunu vurgulayan Küçük, sözlerine şöyle devam etti:
''Arkadaşlarımla irtibatımı kopardım. Yaptıklarıma ve o arkadaşlarıma hiç özlem duymadım. Hz. Mevlana, Mevlevilik, Mevlevi musikisi öylesine içimi doldurdu ki anlatamam. Babam, dayım, amcam semazen. Aile de semazen çok. Semazen olmamı isteyenlere, 'Dönüp durup ne yapacağız' derken, içimdeki huzursuzluğu sema ile giderdim. Ruh beslenmediğinde insan ne yaparsa yapsın mutlu olamıyor. Bütün kötülüklerden sema ile arındığımı düşünüyorum. 24 yıldır sema yapıyorum. Yaşantımla örnek olduğum söylendiğinde çok mutlu oluyorum. Hayatta kötülüklerden arınmak isteyenler için hiçbir zaman geç kalınmış değildir.''
Yayıncı: Ahmet Kayır