Rakel Dink: Demokrasiden Bahsedebilmek İçin Özgür Yaşam ve Adalet Olmalı
Hrant Dink'in eşi ve Hrant Dink Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Rakel Dink, bir ülkede demokrasiden bahsedebilmek için vatandaşların, özgür yaşam ve uygulamada adalet güvencesi altında olması gerektiğini söyledi.
Dink, "Bu gün bu ülkede hiç kimse adalet olduğunu söyleyemez. Hiç kimse yaşam hakkına saygıdan bahsedemez. Ve hiç kimse 'demokrasi var' diyemez.“ dediRakel Dink, Mardin’de Erdoba Elegance Otel'de düzenlenen 'Mardin ve Çevresi Toplumsal ve Ekonomik Tarihi' konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı.
Mardin ve çevresindeki illerde 1838–1938 yılları arasında yaşanan ekonomik ve toplumsal dönüşümlerin ele alındığı 2 günlük konferansın açılış konuşmasını yapan Dink, demokrasi vurgusu yaptı. Mardin'e bu coğrafyanın geçmişini hatırlamak, konuşmak ve tarihe tanıklık etmeye geldiklerini belirten Dink, dillerin azaltıldıkça, yaşamın sessizleştiğini, bu toplantılarla bu sessizliği bozmaya çalıştıklarını söyledi.
Bir araya gelmelerinin önemli bir amacı olduğunu belirten Dink, "Acaba bu toprakların hakikati bilinseydi, bugün bu coğrafyada yine aynı tuzağa düşülür müydü? Kardeş kardeşi vurmaya kalkar mıydı?" diye sordu. Tarih tekerrürden ibaret denildiğini ancak ülkeleri yönetenlerin tarihinin tekerrürden ibaret olduğunu savunan Dink, "Şimdilerde ülkemizde demokrasi var diyorlar. Ancak demokrasiden bahsedebilmek için bir ülkede vatandaşların özgür yaşam güvencesi içinde ve uygulamada da adalet olması gerek. Bu gün bu ülkede hiç kimse adalet olduğunu söyleyemez. Hiç kimse yaşam hakkına saygıdan bahsedemez. Ve hiç kimse demokrasi var diyemez." dedi.
Dink, konuşmasının sonunda cezaevlerinde açlık grevi başlatan tutuklulara da selam gönderdi.TÜRKER: SÜRYANİLERE 'İŞBİRLİKÇİ' DİYENLERİ KINIYORUMDaha sonra söz alan Süryani Dernekler Federasyonu Başkanı Evgil Türker, okullarda, Süryanilerin 'ihanetçi, işbirlikçi düşman' diye tanıtıldığını ifade ederek, bu anlayışı savunan ve davam ettirenleri kınadı. Türker, şunları kaydetti: "Üzerinde yaşadığımız bu topraklar çok şey yaşadı çok şey gördü. Tarih içerisinde bizim gibi birçok insan gelip geçti buralardan. Hemen hemen hepsi az ya da çok iyi ya da kötü bir şeyler bıraktı. Bizler bunların maalesef az bir bölümünü biliyoruz. Buralarda insanlık için büyük önem arz eden birçok değer yaratıldı. Güzel dostlukların yanında soykırımlar da yapıldı. Bütün bunlar elbette sadece buralarda yaşanmıyor. Bugün burada toplanmamıza zemin oluşturan vakfa adını veren ölümsüz insan Hrant Dink de güzelliklerin olduğu yerde çirkince ve kalleşçe katledildi. Bu durum yaşamın gerçeği. Bu gerçekler maalesef bazen insanları birbirine düşman ediyor. Bugün çocuklarımıza okullarda, okul kitaplarında, küçük beyinlere okutulan düşmanlıkları, düşmanlık tohumları ekiliyor. Biz Süryaniler 'ihanetçi işbirlikçi düşman' diye tanıtılıyoruz. Bu anlayışı savunan ve devam ettirenleri huzurunuzda bir kez daha kınıyoruz."Hrant Dink Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Aktar da konferansta iki gün boyunca Anadolu’nun çok çeşitli din, dil ve kültürünü barındıran bölgelerinden Mardin ve civarında yaşanan toplumsal ve ekonomik değişimlerin ele alınacağını ifade etti.
Aktar, "Yapılan yeni çalışmalar akademik dünyaya duyurmaya çalışacağız. Bölgenin kadim halkı Süryanilerin bu çalışmada ayrı bir yeri var elbette. Bir avuç da olsa vatanlarından insanıyla ve medeniyetiyle var olma kavgası veren bir zümre. Üzerlerine titrenmesi gereken bir halk." diye konuştu.
Açılış konuşmaların ardından David Gaunt 'Çatılarda Görünen' konulu açılış sunumunu yaptı. Konferansta, Türkiye’den Füsun Alioğlu, Osman Köker, Elçin Macar, Ayşe Gül Altınay, Suavi Aydın’ın yanı sıra yurt dışından David Gaunt, Ara Sarafian, Eden Naby, Michael Abdalla, Andrew Palmer, Nineb Lamassu, Martin Tamcke, Naures Atto, Hilmar Kaiser, Raymond Kévorkian, Ishkhan Chiftjian ve Aryo Makko gibi tanınmış 25 akademisyen tebliğ sunacak.
Mardin ve çevresindeki illerde 1838–1938 yılları arasında yaşanan ekonomik ve toplumsal dönüşümlerin ele alındığı 2 günlük konferansın açılış konuşmasını yapan Dink, demokrasi vurgusu yaptı. Mardin'e bu coğrafyanın geçmişini hatırlamak, konuşmak ve tarihe tanıklık etmeye geldiklerini belirten Dink, dillerin azaltıldıkça, yaşamın sessizleştiğini, bu toplantılarla bu sessizliği bozmaya çalıştıklarını söyledi.
Bir araya gelmelerinin önemli bir amacı olduğunu belirten Dink, "Acaba bu toprakların hakikati bilinseydi, bugün bu coğrafyada yine aynı tuzağa düşülür müydü? Kardeş kardeşi vurmaya kalkar mıydı?" diye sordu. Tarih tekerrürden ibaret denildiğini ancak ülkeleri yönetenlerin tarihinin tekerrürden ibaret olduğunu savunan Dink, "Şimdilerde ülkemizde demokrasi var diyorlar. Ancak demokrasiden bahsedebilmek için bir ülkede vatandaşların özgür yaşam güvencesi içinde ve uygulamada da adalet olması gerek. Bu gün bu ülkede hiç kimse adalet olduğunu söyleyemez. Hiç kimse yaşam hakkına saygıdan bahsedemez. Ve hiç kimse demokrasi var diyemez." dedi.
Dink, konuşmasının sonunda cezaevlerinde açlık grevi başlatan tutuklulara da selam gönderdi.TÜRKER: SÜRYANİLERE 'İŞBİRLİKÇİ' DİYENLERİ KINIYORUMDaha sonra söz alan Süryani Dernekler Federasyonu Başkanı Evgil Türker, okullarda, Süryanilerin 'ihanetçi, işbirlikçi düşman' diye tanıtıldığını ifade ederek, bu anlayışı savunan ve davam ettirenleri kınadı. Türker, şunları kaydetti: "Üzerinde yaşadığımız bu topraklar çok şey yaşadı çok şey gördü. Tarih içerisinde bizim gibi birçok insan gelip geçti buralardan. Hemen hemen hepsi az ya da çok iyi ya da kötü bir şeyler bıraktı. Bizler bunların maalesef az bir bölümünü biliyoruz. Buralarda insanlık için büyük önem arz eden birçok değer yaratıldı. Güzel dostlukların yanında soykırımlar da yapıldı. Bütün bunlar elbette sadece buralarda yaşanmıyor. Bugün burada toplanmamıza zemin oluşturan vakfa adını veren ölümsüz insan Hrant Dink de güzelliklerin olduğu yerde çirkince ve kalleşçe katledildi. Bu durum yaşamın gerçeği. Bu gerçekler maalesef bazen insanları birbirine düşman ediyor. Bugün çocuklarımıza okullarda, okul kitaplarında, küçük beyinlere okutulan düşmanlıkları, düşmanlık tohumları ekiliyor. Biz Süryaniler 'ihanetçi işbirlikçi düşman' diye tanıtılıyoruz. Bu anlayışı savunan ve devam ettirenleri huzurunuzda bir kez daha kınıyoruz."Hrant Dink Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Aktar da konferansta iki gün boyunca Anadolu’nun çok çeşitli din, dil ve kültürünü barındıran bölgelerinden Mardin ve civarında yaşanan toplumsal ve ekonomik değişimlerin ele alınacağını ifade etti.
Aktar, "Yapılan yeni çalışmalar akademik dünyaya duyurmaya çalışacağız. Bölgenin kadim halkı Süryanilerin bu çalışmada ayrı bir yeri var elbette. Bir avuç da olsa vatanlarından insanıyla ve medeniyetiyle var olma kavgası veren bir zümre. Üzerlerine titrenmesi gereken bir halk." diye konuştu.
Açılış konuşmaların ardından David Gaunt 'Çatılarda Görünen' konulu açılış sunumunu yaptı. Konferansta, Türkiye’den Füsun Alioğlu, Osman Köker, Elçin Macar, Ayşe Gül Altınay, Suavi Aydın’ın yanı sıra yurt dışından David Gaunt, Ara Sarafian, Eden Naby, Michael Abdalla, Andrew Palmer, Nineb Lamassu, Martin Tamcke, Naures Atto, Hilmar Kaiser, Raymond Kévorkian, Ishkhan Chiftjian ve Aryo Makko gibi tanınmış 25 akademisyen tebliğ sunacak.