Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik Açıklaması
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, ''Çanakkale'de Diyarbakırlı ile Vanlı'yla İstanbullu, Bursalı yan yana yatıyor. Bu ülkenin sınırlarını birlikte çizdik. Değer yargılarımızda farklılık yok. Ayrıştırıcı şeyleri kimin yaptığı konusunda sesimizin birlikte çıkması gerekiyor. Sesin büyüğünün Güneydoğu illerinden çıkması gerekiyor. Teröre hayır dememiz gerekiyor'' dedi.
Çelik, Anadolu Aslanları İşadamları Derneği Bursa Şubesi 6. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin ana gündem maddesi olan terörle 30 yıldır mücadele edildiğini söyledi.
Terörün şer güçlerin uluslararası çaptaki uğraşlar sonucunda Türkiye'nin ilerlemesini önlemek için ülkenin önüne konulduğunu belirten Çelik, ''Terörle ilgili attığımız önemli adımlar var. Bugün Zonguldak'a, Çanakkale'ye giderken duble yol yok ama Doğu'nun ilçelerine götürüldü. Terörün argümanı olarak önümüze konan ne varsa bunların hepsinin ortadan kaldırıldığını açıkça söyleyebilirim. Kültürel haklar konusunda yapılan açılımlar ortadadır. Bursa'da yaşayanla Urfa'da yaşananın haklar ve imkanlar açısından hiçbir farkı yoktur'' diye konuştu.
Çelik, terör ile terör zemininin başka şeyler olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
''Terörle mücadeleyi her devlet sürdürmüştü, biz de sürdüreceğiz. Ancak terör zeminiyle mücadelede herkesin son derece dikkatli olması gerekir. Neden- Terör halk bazında destek bulmamalı. İnsanı kahreden, üzen budur. Terör zeminiyle ilgili mücadelede STK'lar, hükümet, herkes üzerine düşeni yaparak kardeşliğimizi pekiştirirken, teröristle mücadeleyi de aksatmadan yürütmemiz gerektiğini özellikle söylemem gerekiyor. Güneydoğu'daki, batıdaki vatandaşımızdan da şunu bekliyoruz; Çanakkale'de Diyarbakırlı ile Vanlı'yla İstanbullu, Bursalı yan yana yatıyor. Bu ülkenin sınırların birlikte çizdik. Değer yargılarımızda farklılık yok. Ayrıştırıcı şeyleri kimin yaptığı konusunda sesimizin birlikte çıkması gerekiyor. Sesin büyüğünün Güneydoğu illerinden çıkması gerekiyor. Teröre 'hayır' dememiz gerekiyor.''
Kuzey Afrika'da başlayan ve Arap Baharı olarak nitelendirilen olayların, eğer halkların hak ve özgürlüğü adına sonuçlanması durumunda başlangıçta olduğu gibi sonucunda da alkışlanacağını dile getiren Çelik, şunları kaydetti:
''Umarız ki direksiyonun başında başkaları yoktur. Halkların bu masum ve haklı talepleri neticesinde iktidara gelenler, gerçekten milletin iradesi doğrultusunda hükümranlıklarını sürdürürler. Bu hakların kurtuluşuna refahına vesile olur. Birileri kalkıp Sayın Başbakanımızdan da bu olayları görmezden gelmesini istiyor ancak onun yapısı, karakteri kesinlikle bunu gizlemeye müsait değildir. Kaldı ki zalimi teşhir etmek hepimizin görevidir. Bazı ülkelerin iki yüzlülükleri, bu konuya bakışta farklılıkları olabilir ama kalkıp biz Suriye halkından bir kişinin bile burnunun kanamaması için çaba gösteriyoruz. İsteğimiz Suriye'de kanın dökülmemesi, milletin iradesini gerçekleşmesidir. Milleti öldürerek, milletin iradesini yok edemezsiniz. 30 bin kişiyi öldürdünüz bir o kadar kişiyi daha öldürün, ne olacak bunun neticesi- Kini ve nefreti büyütüyorsunuz. Bölgenin tümünü huzursuzluk ortamına itiyorsunuz. O yüzden bu haksız yoldan ya dönülecek ya da döndürülecek.''
-''Dünyada işsizlik artıyor''-
Faruk Çelik, dünyada işsizliğin arttığını anlatarak, şunları dile getirdi:
''Ekonomik açıdan bir durağanlık var ve AB'de belirsizlik var. Uluslararası kuruluşlara bir bakın. NATO, BM, IMF gibi kuruluşların düne göre bugünkü fonksiyonlarına ve kararlarına bakınız, adalet merkezli kararlardan yoksun kuruluşlar haline geldiklerini net bir şekilde görebiliyoruz. Artık bu kuruluşlar yeniden gözden geçirilmeli. Soğuk savaş dönemlerinin, 60,70'lerin dünyası yok artık. O mantalite ile kurulmuş ve dünyada adaleti tesis edeceklerini zannedenlerin aslında çok büyük bir adaletsizliğe neden oldukları gün yüzündedir.''
Çin, Brezilya ve Hindistan gibi ülkelerin büyüme hedeflerini revize etme yoluna gittiğini vurgulayan Çelik, ''Bu ülkeler büyüme hedeflerini aşağı doğru revize etme durumundalar. Bunları iyi okumamız gerektiği için söylüyorum. Moda tabirle, arkadaşlarımıza yakıştırılan tabirle, gazı, freni, vitesi ona göre ayarlamamız gerekiyor. Yalnız gazı, freni değil, vitesi de ona göre ayarlamamız gerekiyor ve olayları dikkatli bir şekilde takip etmemiz gerekiyor'' ifadelerini kullandı.
Bakan Çelik, 2023 yılında işsizliğin yüzde 5 olması için uğraştıklarını belirterek, ''Bunu laf için söylemiyoruz. Bakanlık olarak istihdam stratejisini hazırladık. 2 yıllık eylem planını da hazırladık. Kim ne yapacak 2 yıl içerisinde her kurumun görevi belli. Her kurum bunları yerine getirince işsizlik yüzde 5'e inmiş olacak'' dedi.
Muhabir: Halil İbrahim Başer / Vedat Yücebaş
Yayıncı: Erdem Gültekin
Kaynak: AA
Terörün şer güçlerin uluslararası çaptaki uğraşlar sonucunda Türkiye'nin ilerlemesini önlemek için ülkenin önüne konulduğunu belirten Çelik, ''Terörle ilgili attığımız önemli adımlar var. Bugün Zonguldak'a, Çanakkale'ye giderken duble yol yok ama Doğu'nun ilçelerine götürüldü. Terörün argümanı olarak önümüze konan ne varsa bunların hepsinin ortadan kaldırıldığını açıkça söyleyebilirim. Kültürel haklar konusunda yapılan açılımlar ortadadır. Bursa'da yaşayanla Urfa'da yaşananın haklar ve imkanlar açısından hiçbir farkı yoktur'' diye konuştu.
Çelik, terör ile terör zemininin başka şeyler olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
''Terörle mücadeleyi her devlet sürdürmüştü, biz de sürdüreceğiz. Ancak terör zeminiyle mücadelede herkesin son derece dikkatli olması gerekir. Neden- Terör halk bazında destek bulmamalı. İnsanı kahreden, üzen budur. Terör zeminiyle ilgili mücadelede STK'lar, hükümet, herkes üzerine düşeni yaparak kardeşliğimizi pekiştirirken, teröristle mücadeleyi de aksatmadan yürütmemiz gerektiğini özellikle söylemem gerekiyor. Güneydoğu'daki, batıdaki vatandaşımızdan da şunu bekliyoruz; Çanakkale'de Diyarbakırlı ile Vanlı'yla İstanbullu, Bursalı yan yana yatıyor. Bu ülkenin sınırların birlikte çizdik. Değer yargılarımızda farklılık yok. Ayrıştırıcı şeyleri kimin yaptığı konusunda sesimizin birlikte çıkması gerekiyor. Sesin büyüğünün Güneydoğu illerinden çıkması gerekiyor. Teröre 'hayır' dememiz gerekiyor.''
Kuzey Afrika'da başlayan ve Arap Baharı olarak nitelendirilen olayların, eğer halkların hak ve özgürlüğü adına sonuçlanması durumunda başlangıçta olduğu gibi sonucunda da alkışlanacağını dile getiren Çelik, şunları kaydetti:
''Umarız ki direksiyonun başında başkaları yoktur. Halkların bu masum ve haklı talepleri neticesinde iktidara gelenler, gerçekten milletin iradesi doğrultusunda hükümranlıklarını sürdürürler. Bu hakların kurtuluşuna refahına vesile olur. Birileri kalkıp Sayın Başbakanımızdan da bu olayları görmezden gelmesini istiyor ancak onun yapısı, karakteri kesinlikle bunu gizlemeye müsait değildir. Kaldı ki zalimi teşhir etmek hepimizin görevidir. Bazı ülkelerin iki yüzlülükleri, bu konuya bakışta farklılıkları olabilir ama kalkıp biz Suriye halkından bir kişinin bile burnunun kanamaması için çaba gösteriyoruz. İsteğimiz Suriye'de kanın dökülmemesi, milletin iradesini gerçekleşmesidir. Milleti öldürerek, milletin iradesini yok edemezsiniz. 30 bin kişiyi öldürdünüz bir o kadar kişiyi daha öldürün, ne olacak bunun neticesi- Kini ve nefreti büyütüyorsunuz. Bölgenin tümünü huzursuzluk ortamına itiyorsunuz. O yüzden bu haksız yoldan ya dönülecek ya da döndürülecek.''
-''Dünyada işsizlik artıyor''-
Faruk Çelik, dünyada işsizliğin arttığını anlatarak, şunları dile getirdi:
''Ekonomik açıdan bir durağanlık var ve AB'de belirsizlik var. Uluslararası kuruluşlara bir bakın. NATO, BM, IMF gibi kuruluşların düne göre bugünkü fonksiyonlarına ve kararlarına bakınız, adalet merkezli kararlardan yoksun kuruluşlar haline geldiklerini net bir şekilde görebiliyoruz. Artık bu kuruluşlar yeniden gözden geçirilmeli. Soğuk savaş dönemlerinin, 60,70'lerin dünyası yok artık. O mantalite ile kurulmuş ve dünyada adaleti tesis edeceklerini zannedenlerin aslında çok büyük bir adaletsizliğe neden oldukları gün yüzündedir.''
Çin, Brezilya ve Hindistan gibi ülkelerin büyüme hedeflerini revize etme yoluna gittiğini vurgulayan Çelik, ''Bu ülkeler büyüme hedeflerini aşağı doğru revize etme durumundalar. Bunları iyi okumamız gerektiği için söylüyorum. Moda tabirle, arkadaşlarımıza yakıştırılan tabirle, gazı, freni, vitesi ona göre ayarlamamız gerekiyor. Yalnız gazı, freni değil, vitesi de ona göre ayarlamamız gerekiyor ve olayları dikkatli bir şekilde takip etmemiz gerekiyor'' ifadelerini kullandı.
Bakan Çelik, 2023 yılında işsizliğin yüzde 5 olması için uğraştıklarını belirterek, ''Bunu laf için söylemiyoruz. Bakanlık olarak istihdam stratejisini hazırladık. 2 yıllık eylem planını da hazırladık. Kim ne yapacak 2 yıl içerisinde her kurumun görevi belli. Her kurum bunları yerine getirince işsizlik yüzde 5'e inmiş olacak'' dedi.
Muhabir: Halil İbrahim Başer / Vedat Yücebaş
Yayıncı: Erdem Gültekin