Başbakan Yardımcısı Atalay’ın Açıklaması
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay Kırıkkale’de yaptığı açıklamada, Türkiye’nin savaş meraklısı olmayan ve savaş isteyen bir ülke olmadığını söyledi.
Atalay, “Türkiye savaş meraklısı, savaş isteyen bir ülke değildir. Biz daima barıştan yanayız. Bu bir savaş teskeresi olarak algılanmasın. Bunu önemli görüyoruz ama Türkiye aynı zamanda kendi hak ve hukukunu, vatandaşlarının hak ve hukukunu, sınırlarınız en etkili en iyi şekilde korumaya muktedir bir ülkedir. Büyük bir ülkedir, bunun daima hassasiyeti içindedir” dedi.
Bakan Atalay tezkerenin muhtemel gelişmeler açısında Türkiye’nin elinde bir enstrüman olduğunu söyledi.
Atalay, “Bu teskere hem caydırcılık açısından hem de muhtemel gelişmelerde hazırlıklı olmak açısından hükumetin elinde bir enstrümandır, bir imkandır, şimdi o da sağlanmış oldu. Kendi sınırımız içerisinde bulunan Akçakale’ye gelen top mermisi en şiddetli şekilde cevabını buldu, misilleme yapıldı. Zaten angajman şartlarını kısa süre önce değiştirmiştik, o çerçevede misillemesi yapıldı. Ama Türkiye şu hassasiyetini de sürdürüyor, biz bu konularda her zaman uluslar arası camia ile ortak hareket ediyoruz. Uluslar arası kuruluşları hemen bilgilendirdik. Başbakanımız başkanlığında saatler süren değerlendirmemiz oldu, birleşmiş milletler ve NATO başta olmak üzere uluslar arası bütün girişimler yapıldı. NATO toplantısını ertesi gün yapacaktı ama hükumetimizin uyarısı ile ‘gece yapıp karar yapacaksınız’ denildi ve o gece Avrupa saati ile 23.00’te toplanarak kararını çıkardı. Bu alışık olunmayan bir etkili bir karardır. Bu uluslar arası bir sorundur” dedi.
Akçatepe’ye düşen top mermisi ve sınırdaki güvenlik konuları ile ilgili olarak Atalay, “Türkiye ile aramızda 910 kilometrelik bir sınırımız var ve Suriye’nin içinde büyük bir karışıklık var. Otoritenin sağlanamadığı bir ortam yaşanıyor orada. O sınır boyunda da zaman zaman istenmeyen şeyler olabiliyor. Zaten Türkiye’de sığınmacı sayısı 100 bini buldu diyebiliriz. Böyle bir ortamı yaşıyoruz. Güvenlik birimlerimiz her hassasiyeti koruyorlar, gerekli tedbirleri aldılar. Yani orada hem vatandaşlarımız için hem de sınırımızla ilgili Türkiye büyük devlete yakışır şekilde tedbiri alıyor. Bir endişe, bir problem yok”.
Daha önce de tezkerelerin yapıldığını, kullanılması şart olmadığını ifade eden Atalay, “Türkiye her zaman cesaretli. O Marmara gemisi hatırlanırsa, bizim üç kırmızı çizgimiz var ve onları koruyoruz. Özür dilenmedikçe o tazminatlar verilmedikçe, şartlar yerine getirilmedikçe, biz biliyorsunuz ilişkilerimizi bitirdik İsrail’le. Biz bu konularda en makul uluslar arası toplumun da onayladığı en ileri kararları alırız. Tezkereler illa kullanılması şart değil, yürütülen dış politika ve güvenlik çalışmaları içinde ihtiyaç duyulduğunda hükumete bir zemin hazırlar, imkan verir, hükumette o izni silahlı kuvvetlere istediğinde verir tezkereyle. Kuzey ırak’a tezkere ile birçok operasyon yapılmıştır, yapılmaya da devam edilmekte. Kuzey Irak’la ilgili olarak tezkerenin bir yıl daha uzatılması için teklifi bakanlar kurulu olarak gönderdik” dedi.