Hukukçulara Göre Başbuğ'a İsnat Edilen Suçlama Görev Suçu Değil

Hukukçular, Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliği`nce "İrtica ile Mücadele Eylem Planı" davası kapsamında yer alan iddialara ilişkin soruşturmada tutuklanmasına karar verilen eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ`un suçunun görev kapsamında olmadığını söyledi.


"Avukatlıkta demokratif inisiyatif; avukatlar yasalarını konuşuyor" konulu sempozyum öncesi Cihan Haber Ajansı muhabirinin sorularını cevaplayan Hukukçular Birliği Vakfı Başkanı Sinan Kılıçkaya, anayasaya göre Genelkurmay Başkanı ile kuvvet komutanlarının göreviyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan`da yargılanacağını söylediğini hatırlattı. Burada Başbuğ`un işlediği iddia edilen suçun görev kapsamına girip girmediğine bakılması gerektiğini dile getiren Kılıçkaya, "Andıçlamak, internet siteleri kurup hükümeti zayıflatmaya çalışmak" gibi şeylerin göreviyle ilgili olduğunun düşünülemeyeceğini vurguladı. Göreviyle ilgili suçtan kastın ise yapılan görevde bir kusur, hatanın bulunması olduğunu anlatan Kılıçkaya, "Mesela yapılan operasyonlar var, bu operasyonlarda bir yanlışlık olsa bununla ilgili yapılacak bir yargılama göreviyle ilgilidir ve Yüce Divan`da yapılması gerekir. Ama Genelkurmay Başkanı sokakta birini çekip vurduğunda, cinayet işlemiş olur. Nerede yargılanır, ağır ceza mahkemesinde. Bunun göreviyle ilgili olduğunu söyleyemeyiz. Hükümeti devirmeye çalışmak, darbe yapmak gibi suçlar göreviyle ilgili değil. Dolayısıyla görevden bağımsız değerlendirilir ve darbe suçlarında da özel yetkili mahkemeler yetkilidir. Bu çerçevede yapılan işlem hukuka uygundur." dedi.
Hukuk ve Demokrasi Kurumu Başkanı Fatih Atalay ise Başbuğ`a isnat edilen suçun görev suçuyla bir ilgisinin bulunmadığını belirtti. Şuan yürütülmekte olan soruşturmada bir terör örgütünden bahsedildiğine dikkat çeken Atalay, Ergenekon terör örgütünün faaliyetleri kapsamında bir takım faaliyetlerden bahsedildiğini ifade etti. Görev suçu olduğunu düşünmediğinin altını çizen Atalay, CMK 250 kapsamında görevlendirilen özel yetkili mahkemeler tarafından soruşturulması gereken bir suçun ortada olduğunu kaydetti.
Hukuk ve Hayat Derneği Başkanı Mehmet Kasap da yapılanın doğru olduğunu düşündüklerini söyledi. "Belki farklı isnatlar söz konusu ama Mehmet Ağar ile yapılan yargılamanın da yine adli yargıda görüldüğünü gördük." diyen Kasap, "Ama bu itirazlar yapılmamıştı. Olağanüstü bir süreç yaşıyoruz. Yaşadığımız bu süreç biraz normalleşmenin bir göstergesi. Bağımsız yargı, herkes yargı önünde hesap verecek. Yargılama bence son derece normal şekilde yürüyor. Yargının işini yapması gerektiğini düşünüyoruz.
Avukatlar Birliği Başkanı Ercan Poyraz, şuan mevcut uygulamanın doğru olduğunu söyledi. Başbuğ`un şuan emekli bir asker ve Genelkurmay Başkanı olduğunu hatırlatan Poyraz, sivil mahkemelerde yargılanmasının uygun olacağını belirtti. Bunun hala gündeme geliyor olmasının demokratik, sivil, hukuk devletinin oturduğu bir anlayışa karşı yanlış bir duruş olduğunu vurgulayan Poyraz, "Hukukçu olarak bizim görüşümüz artık normalleşmesidir. Şu gerçeği gözardı etmemek gerekiyor; bu ülkede Genelkurmay Başkanı tutukluluk halinde birçok veryansın edilen konular ön plana çıkıyor. Bu ülkede darbeler sonucu idam edilen bakanlar ve Başbakanlar oldu. Olaya hukukçu mantığıyla yaklaştığımızda da toplumsal, demokratik ve sivil gözle yaklaştığımızda da şuanki mevcut durumun umut verici olduğunu söyleyebiliriz." şeklinde konuştu.