İlmek İlmek Dokunan Sanat Yok Oluyor

Hatay’da babasından öğrendiği aile mesleği aba işlemeciliği ve kilim dokuma sanatını sürdüren Abdullah Akar’ın (48) el emeği göz nuru ürünleri birçok ülkeye hediye gönderiliyor.

İlmek İlmek Dokunan Sanat Yok Oluyor

Hatay’da el işi kilim, aba ve ipek şal yapan ustaların sonuncusu olan Abdullah Akar mesleğini zor şartlar altında devam ettirmeye çalışıyor. Yünün dövülmesiyle elde edilen kalın ve kaba kumaştan yapılan yakasız, kısa kollu uzun bir üstlük olan, geçmişi oldukça eskilere dayanan “aba işlemeciliği ve kilim dokumacılığı” Hatay’da bu işi yapan son usta olan Abdullah Akar tarafından yaşatılmaya çalışılıyor.

3 nesildir ailecek devam ettirdikleri mesleğin Hatay’daki son temsilcisi olan Abdullah Akar tüm zorluklara karşın kilim dokumacılığını devam ettiriyor. Sufistokrat Kilimci adıyla ürünlerini sergilediği ve atölyesinin bulunduğu iş yerinde bu eski, yorucu ve sabır isteyen mesleği sürdüren Abdullah Akar, dokuduğu birbirinden renkli, canlı ve özel tasarımlı kilimleriyle, abalarıyla hizmet veriyor.

Motifleriyle, renkleriyle, desenleriyle her biri ayrı bir anlam taşıyan, birçok özelliği içinde barındıran aba ve kilimler daha çok turistlerin ilgisini çekiyor.


EMEK VE SABIR İSTİYOR
El işi bir abayı yapmak için öncelikle ipi özel bir işlemden geçiren Abdullah Usta, daha sonra 3 nesildir kullanılan atölyesinin başına geçiyor. Büyük bir emek ve sabır isteyen dokuma işlemine başlayan Abdullah usta, yavaş yavaş ipleri dokurken aynı zamanda çeşitli renkteki ipliklerle desenler de veriyor. Bir abayı yapabilmek için aralıksız 3 gün çalışması gerektiğini belirten Akar, ortalama bir kilim için de en az 2 gün çalıştığını söyledi.
Son zamanlarda Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz’in teşvikleri sonucunda işi bırakmaktan vazgeçtiğini söyleyen Akar “Valimiz olmasaydı şimdiye çoktan bu meslekte sona ermiş olurdu” dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’den Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a kadar birçok önemli isime de hediye olarak aba ve kilim veren Akar’ın bu isimlerle çekilmiş fotoğrafları da duvarlarını süslüyor.

3 nesildir bu mesleği devam ettirdiklerini söyleyen Akar; “Babamdan öğrendiğim aba dokumacılığı yapıyorum, bu işi benden başka şu anda yapan kimse yok, şimdi sıkma aba yapıyorum” dedi.

DESTEK OLMASAYDI BIRAKACAKTIM
Yaptığı dokumaların ve işlemelerin tamamen kendi fikri ve çalışması olduğunu belirten Akar, “Yapmış olduğum bu işlemlerin ve desenlerinin hepsi bana aittir. Şu anda aba yapıyorum, bu abanın altı ana unsuru var, bunlar; iki ön, arka, iki kol ve yakadan oluşmaktadır. Bu iş hem zevk verir hemde yorucu ve çok sabır isteyen bir iştir, dünyanın en çok sabır isteyen işi bu” diye konuştu.
İki yıl önce mesleği bırakmakla karşı karşıya kaldığını anlatan Akar, “Eğer destekler olmasaydı bu atölyeyi yakacak ve işi bırakacaktım. Ama valimizin destekleri sonucunda devam ettim” diyerek son yıllarda kendisine olan desteğin arttığını belirtti.

Yapılan ürüne göre çalışma sürelerinin değiştiğini anımsatan Akar; “Yapılan ürüne göre 2 günde, bir haftada, bir günde bitebiliyor. Bu zaman yapacağım modele göre değişiklik gösteriyor” dedi.

Yeni projeleri de olan Akar “ yakında ipek tezgahı kurup ipek üzerine kilim desenleri dokumayı planlıyorum, bu da daha önce denenmemiş bana ait olan bir fikir” diyerek yeni projelerinin de olduğunu belirtti.


İŞİ YAPACAK ÇIRAK BULAMIYORUM
Bu mesleği devam ettirebilmek için yanında çalışacak kalfa aradığını ancak bulamadığına değinen Abdullah Usta “Ben isterim ki bu meslek devam etsin, 15-20 kişi gelip öğrensin isterim elbette” diyerek bu işi yapacak çırak bulamadığını söyledi. Hak ettikleri değeri bulamamaktan yakınan Akar; “İngiliz bir turiste sattığı kilimden sonra turistin sen İngiltere’de olsan birçok üniversite gelip seni okullarında ders vermeye çağırır, seni el üstünde tutarlar dedi”, diyerek gereken değerin verilmediğini anlattı.

El işi sanatlarının artık tamamen öldüğünü söyleyen Abdullah Akar; “Sadece ben değil, taş ustalığından yemeni yapımına, nacarlıktan dokumacılığa kadar birçok sanat ölmek üzere, bunların canlandırılması gerekiyor” dedi.

8 ay boyunca siftah yapmadan çalışmak zorunda kaldığını Hatay Valisinin destekleri sayesinde bu işe devam edebildiğini söyleyen Akar; “8 ay boyunca hiç satış yapamadım ancak valimizin destekleri sayesinde bu işe devam edebildim, ona binlerce kez teşekkür ediyorum” diyerek şükranlarını iletti.

İki yıl önce deposunun yandığını anlatan Akar “En büyük darbeyi depom yanınca gördüm orada yaklaşık bin tane el işi halı kilim ve aba yandı.” ifadesini kullandı.

Yanına çırak alıp işi öğreterek bu işi devam ettirmek istediğini belirten Akar, "Eğer bulabilirsem yanıma bir iki tane çırak alıp işi öğretmek ve gelecek nesillere aktarmak istiyorum yoksa bu meslek yok olup gidecek.” diyerek yanına yardımcı aradığını söyledi.