'20 yaşında kadroya aldılar, sonra da kovdular'

"Öyle Bir Geçer Zaman Ki" dizisinin Balıkçısı olarak tanınan Şair-Oyuncu-Yönetmen Orhan Alkaya, oyunculuk serüvenini ve yaşamını anlattı. Alkaya canlı yayında bir de şiir okudu.

CNN Türk ekranlarında yayınlanan Cüneyt Özdemir'in sunduğu beşNbirK programının dünkü bölümüne "Öyle Bir Geçer Zaman Ki" dizisinin Balıkçısı olarak tanınan Şair-Oyuncu-Yönetmen Orhan Alkaya konuk oldu. Alkaya, oyunculuk serüvenini ve diziden sonra hayatındaki değişiklikleri anlattı. Alkaya canlı yayında bir de şiir okudu.

"Kadrajın belli bir yerinde tanınırken bütün kadrajın içine giriyorsunuz" diye içindeki durumu tanımlayan Aklaya, "Biz mesela hiç bir zaman 40 milyon kişinin kitabımızı aynı anda okumasını tercih etmeyiz. Ama 40 milyon kişi sizi seyrediyor" ifadesini kullandı.

Herkesin "Öyle Bir Geçer Zaman Ki" dizisinin Balıkçısı olarak tanıdığı Alkaya aslında ilk mesleğinin oyuncu olduğunu söyledi. 1976 senesinde Şehir Tiyatrolarında profesyonel olduğunu belirten Alkaya, "İki sene sonra çok genç bir yaşta beni kadroya aldılar. Beklemediğim bir şeydi açıkçası, 20 yaşında kadroya girmiş nadir insanlardanım. Sonra da attılar. 12 Eylül'den sonra çalışmasında sakınca görülen kişiler sınıfına alıp tiyatrodan attılar" şeklinde konuştu.

Ondan sonraki dönemde diğer hikayelerin geliştiğini ifade eden Alkaya, "Tekleşme arayışı yalnızlaşma ve tek başıma yapacağım işlere doğru yöneldim. Ve yazma serüvenim asıl o zaman önemini kazandı. Onun dışında bir sürü iş yaptım. Gazetecilik, reklamcılık, danışmanlıklar, editörlük yaptım, ansliklopediler yazdım. 12 Eylül bize çok meslek kazandırdı" diye konuştu.


Özdemir'in, "Teklif nasıl geldi?" sorusu üzerine Aklaya, "Her sene belli bir miktarda teklif gelir bana. Burada 16 bölüm senaryo okudum ve çok sağlam bir işdi. Tanıştık, görüştük. Ben hayata zaman zaman teslim olabiliyorum, bunu yapayım dedim çünkü uzun zamandır yapmayan herkeste olduğu gibi bende de oyunculuk fobisi vardı. Çok sevdim işi, ekibi sevdim, görüştüğüm insanları sevdim ve tamam dedim" ifadelerini kullandı.

Alkaya, şöhrtin gündelik hayatını nasıl etkilediğini ise şöyle anlattı:

"Kızımla bazı keyiflerimiz vardı, sinemaya gitmek vs. artık onları yapamıyoruz. Ama güzel yanları da var. Tercihlerinizi söylediğiniz zaman daha çok insan dikkat ediyor size. En son bu seçimde tercihimi beyan ettim inanılmaz tıklanmış. Böyle hoş yanları da olabiliyor."

Alkaya, yeni kitabından bir şiirini de okudu.