Umut Kitapevi‘nde Ağır Yaralanan Korkmaz: Adalete Olan Güvenimiz Arttı
Hakkâri’nin Şemdinli ilçesinde 9 Kasım 2005 tarihinde Umut Kitapevi‘nin bombalanması olayında adaletin tecelli etmesi mağdurları sevindirdi. Sanıklar astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile PKK itirafçısı Veysel Ateş‘in tutuklanarak cezaevine götürüldüğü öğrenen mağdurlar adeta bayram ilan etti.
Hakkâri’nin Şemdinli ilçesinde 9 Kasım 2005 tarihinde Umut Kitapevi‘nin bombalanması olayında adaletin tecelli etmesi mağdurları sevindirdi. Sanıklar astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile PKK itirafçısı Veysel Ateş‘in tutuklanarak cezaevine götürüldüğü öğrenen mağdurlar adeta bayram ilan etti.
Umut Kitapevi‘nin bombalanmasında ağır yaralanan Metin Korkmaz, sanıkların yakalanmalarını sevinçle karşıladıklarını söyledi.Korkmaz, 9 Kasım 2005’te yaşanan olayda kendisinin ağır yaralandığını, 4 ay yataktan kalkamadığını ve halen vücudunda şarapnel parçalarından dolayı zarar gören kısımların iyileşmediğini söyledi. Korkmaz, “Olayda amcamın oğlu Zahir Korkmaz‘ı kaybettik. Ben de ciddi yaralar aldım. Davanın lehimize sonuçlanması bizlerin bir nebze mağduriyetini giderdi. Yaşanan o olayda Ergenekon yapısının halen güçlü olduğunu görmüş olduk ama geçen süre zarfında yargının düzelmesi, davaların seyrinin değişmesi adalete olan güvenimizi artırdı." dedi.
CAMİYİ DE BOMBALAYACAKLARDI
Umut Kitapevi‘nin sahibi Seferi Yılmaz ise yaşanan yargı sürecinden sonra davanın tekrar sivil mahkemeye gönderilmesi ve tutuklanma ile sonuçlanmasının kendilerini sevindirdiğini belirtti. Yılmaz, şöyle konuştu: "Yaşanan olayda bir katliam planlanıyordu. Özellikle olayı gerçekleştiren subayların kullandıkları arabanın bagajında silahların yanı sıra Şemdinli Merkez Camii‘nin krokisi bulundu ve oraya bir eylem hazırlığı içinde oldukları da kesinleşmişti. Yakalanan subayların arabalarının bagajlarında bulunan el bombaları, uzun namlulu silahlar ve çok sayıda şarjörün yanında umut kitapevinin krokisi, merkez caminin krokisi ve birkaç yetkilinin ev krokileri vardı. Yapılacak eylemlerden sonra hangi kaçış yollarının kullanılacağı kalem kelam işaretlenmişti. Bu bilgilerin hepsi o dönemin savcısında mevcuttu."
Hakkâri‘nin Şemdinli ilçesinde 9 Kasım 2005‘te eski PKK‘lı Seferi Yıldız‘a ait Umut Kitapevi bombalanmış ve bir kişi ölmüştü. Olay yerinde bulunan halk, suçüstü yakaladıkları jandarma personeli astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile terör örgütü PKK itirafçısı Veysel Ateş‘i polise teslim etmişti. Askeri mahkeme ise zanlıları serbest bırakmıştı. Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, sanıklardan Ali Kaya için ‘Tanırım, iyi çocuktur.‘ demişti. Saldırıyla ilgili iddianame hazırlayan Van Savcısı Ferhat Sarıkaya ise meslekten ihraç edilmişti. 12 Eylül 2010‘da gerçekleştirilen anayasa değişikliğiyle askeri yargının kapsamı daraltılınca Şemdinli davası sivil mahkemeye devredildi. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi, Ali Kaya, Özcan İldeniz ve Veysel Ateş hakkında tutuklama kararı verdi. Özcan İldeniz Aydın‘da, PKK itirafçısı Veysel Ateş de Sakarya‘da gözaltına alınarak Van‘a götürülüp cezaevin konuldu.
Umut Kitapevi‘nin bombalanmasında ağır yaralanan Metin Korkmaz, sanıkların yakalanmalarını sevinçle karşıladıklarını söyledi.Korkmaz, 9 Kasım 2005’te yaşanan olayda kendisinin ağır yaralandığını, 4 ay yataktan kalkamadığını ve halen vücudunda şarapnel parçalarından dolayı zarar gören kısımların iyileşmediğini söyledi. Korkmaz, “Olayda amcamın oğlu Zahir Korkmaz‘ı kaybettik. Ben de ciddi yaralar aldım. Davanın lehimize sonuçlanması bizlerin bir nebze mağduriyetini giderdi. Yaşanan o olayda Ergenekon yapısının halen güçlü olduğunu görmüş olduk ama geçen süre zarfında yargının düzelmesi, davaların seyrinin değişmesi adalete olan güvenimizi artırdı." dedi.
CAMİYİ DE BOMBALAYACAKLARDI
Umut Kitapevi‘nin sahibi Seferi Yılmaz ise yaşanan yargı sürecinden sonra davanın tekrar sivil mahkemeye gönderilmesi ve tutuklanma ile sonuçlanmasının kendilerini sevindirdiğini belirtti. Yılmaz, şöyle konuştu: "Yaşanan olayda bir katliam planlanıyordu. Özellikle olayı gerçekleştiren subayların kullandıkları arabanın bagajında silahların yanı sıra Şemdinli Merkez Camii‘nin krokisi bulundu ve oraya bir eylem hazırlığı içinde oldukları da kesinleşmişti. Yakalanan subayların arabalarının bagajlarında bulunan el bombaları, uzun namlulu silahlar ve çok sayıda şarjörün yanında umut kitapevinin krokisi, merkez caminin krokisi ve birkaç yetkilinin ev krokileri vardı. Yapılacak eylemlerden sonra hangi kaçış yollarının kullanılacağı kalem kelam işaretlenmişti. Bu bilgilerin hepsi o dönemin savcısında mevcuttu."
Hakkâri‘nin Şemdinli ilçesinde 9 Kasım 2005‘te eski PKK‘lı Seferi Yıldız‘a ait Umut Kitapevi bombalanmış ve bir kişi ölmüştü. Olay yerinde bulunan halk, suçüstü yakaladıkları jandarma personeli astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile terör örgütü PKK itirafçısı Veysel Ateş‘i polise teslim etmişti. Askeri mahkeme ise zanlıları serbest bırakmıştı. Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, sanıklardan Ali Kaya için ‘Tanırım, iyi çocuktur.‘ demişti. Saldırıyla ilgili iddianame hazırlayan Van Savcısı Ferhat Sarıkaya ise meslekten ihraç edilmişti. 12 Eylül 2010‘da gerçekleştirilen anayasa değişikliğiyle askeri yargının kapsamı daraltılınca Şemdinli davası sivil mahkemeye devredildi. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi, Ali Kaya, Özcan İldeniz ve Veysel Ateş hakkında tutuklama kararı verdi. Özcan İldeniz Aydın‘da, PKK itirafçısı Veysel Ateş de Sakarya‘da gözaltına alınarak Van‘a götürülüp cezaevin konuldu.