Yahnici: Kasetlerden Mhp’Nin Zarar Görmeyeceğini Söylemek Manasız (Özel)
Eski MHP Genel Başkan Yardımcısı Şevket Bülent Yahnici, kaset skandalından MHP’nin zarar görmeyeceğini söyleminin manasız olduğunu söyledi.
Eski MHP Genel Başkan Yardımcısı Şevket Bülent Yahnici, kaset skandalından MHP’nin zarar görmeyeceğini söyleminin manasız olduğunu söyledi. Yahnici, MHP’nin barajı geçip geçmeyeceği tartışmasının da talihsizlik olduğunu belirterek, “Bu talihsizlik durumuna neden olan yönetim, kaset talihsizliği nedeniyle yönetimden uzaklaştırılan arkadaşlarımızdır.” dedi.
Yahnici, Cihan Haber Ajansı’na MHP’li parti yöneticilerinin bir internet sitesinde yer alan uygunsuz görüntülerini değerlendirdi. Kaset skandalını iğrenç bulduğunu ve nefretle kınadığını ifade eden Yahnici, kaset skandalından netice umanların ise bulunmayacağını söyledi. Kaset skandalını “Namluya mermi sürülmüş ve birisi tetiği çekmiştir” ifadesiyle değerlendiren Yahnici, “Yapanlar açısından bu bir şerefsizliktir. Kasetlerin bu şekilde deşifre oluyor olması MHP’ye zarar verecektir. Bu kasetle ilgili öne sürülenlerin MHP ile ilgili taban açısından veya Türkiye’de herhangi bir siyasi partiye oy vermeyi düşünen ve her siyasi parti tabanı açısından hoş karşılanmayacağı açıktır. Yaşanan olaylar bu kasete yansımıştır. Şekil dışında işin anlamı itibariyle değerlendirecek olursak bu yanlıştır ve olmaması gerekir. MHP, ‘biz bu işten mağdur olduk, bu mağduriyet bizim işimize yarar‘ şeklinde düşünüyorsa yanlış. MHP’nin bu işten zarar görmeyeceğini söylemek manasızdır.” şeklinde konuştu.
Kaset olayının MHP’yi barajın altında bırakıp bırakmayacağını bilmediğini kaydeden Yahnici, şunları söyledi: “Bu zarar görme MHP’yi baraj altında bırakır mı, bırakmaz mı? Bilemem. Ama keşke MHP yüzde 9,5 ile 10,5 aralığına sıkıştırılmış barajı geçip geçmeyeceği tartışılan bir siyasi parti değil de 1999‘daki yüzde 18 taban oyunun üstüne ne kadar oy alabilirdi bu tartışılmalıydı. MHP’nin bu tabandan uzak oluşu bir talihsizliktir. Bu talihsizlik durumuna neden olan yönetim, kaset talihsizliği nedeniyle yönetimden uzaklaştırılan arkadaşlarımızdır. Keşke bu arkadaşlar siyasette ki başarısızlıklar nedeniyle yargılanıp bu netice ortaya çıksaydı. “
“DEVLET BEYİN YOL ARKADAŞLARI”
İnternet sitesinde görüntüleri yayınlanan kişilerin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yol arkadaşları olduğunu vurgulayan Yahnici, “Ben Türk milliyetçisiyim, ben dava arkadaşıyım. Biz Devlet Bey ve bu arkadaşlarla yol arkadaşlığını beceremediğimiz için yönetimde değiliz. Kimse bize yönetimden yürü git demedi. Bir siyasi hareket, kadrosuyla yürür. Adına ister dava ister yol arkadaşı deyin. 1997 yılında yönetime geldiğimiz bazı arkadaşlar bambaşka sebeplerle MHP içinde değil. Yol arkadaşları dediğimiz kişilerin bu yolla tasfiye olması talihsizliktir. Bütün bunlar ‘MHP’de yönetim zafiyeti mi?‘ var sorularını akla getirir. MHP yüzde 9,5 ile 10,5 aralığında siyasetini dizayn etmek zorunda kalıyorsa, bu dizayn neticesinde 13 Haziran sabahı MHP‘nin Parlamento‘da olup olmayacağı tartışılıyorsa, yönetim kendini tabanda gözden geçirecek.” ifadelerini kullandı.
“ÜLKE BAŞBAKANSIZ YÖNETİLDİ”
Bülent Ecevit’in sağlık raporuyla başbakanlıktan indirilmesi yönündeki girişimlerle ilgili bir soruya ise Yahnici, şu şekilde cevap verdi: “Ecevit’in çürüğe çıkarılması 4 Kasım tarihli liderler toplantısında dile getirilmiştir. O toplantıda 3 lider, Kemal Derviş ve sanırım 1 -2 kişi daha olabilir ve şu an MHP’den aday olan Sümer Oral. Böyle bir toplantıda Mesut Yılmaz ve Kemal Derviş, Ecevit’in bir rapor ihtiyacı olduğunu dile getirdi. Ama tarih baya ilerlemiş bir tarihti. 7 Temmuz’da Bahçeli, Koca Yayla‘da erken seçimin 3 Kasım’da yapılması gerektiğini söylemiştir. İlk defa bu konu 4 Temmuz’da bir liderler zirvesinde dile getirildi. Bu konudan daha önce, fiilen Türkiye’nin bir buçuk yıl başbakansız olduğu açıktır. Hem başbakan yoktu hem de vekalet eden yoktu. Ne DSP içinden bir şahıs başbakanlığa vekalet etmekteydi ne de Ecevit dışındaki başbakan yardımcılarından herhangi birisi resmen Ecevit’in vekili idi. Ülkeyi biz 1,5-2 sene başbakansızlığa mahkum ettik. Ülke başbakansız yönetilmiştir. Hükümette aylarca başbakan toplantılarının, planlama toplantılarının, ekonomi toplantılarının, MGK toplantılarının yapılmadığı günler oldu. Ecevit’in sağlığı nedeniyle toplantılara gidemediği, gelemediği günleri ayları geçirdi Türkiye. Türkiye yönetim, başbakanlık zafiyeti yaşadı. Bunun ceremesi ve neticesini halkımız 3 Kasım’da bizi meclis dışında bırakarak çektirdi. Biz haksızlık ettik bu ülkeye, 1,5-2 sene başbakansız ve başbakan yönetiminden ayrı düşünerek yönetmeye kalktık, bu yanlıştı.”
Yahnici, üçlü koalisyon hükümeti döneminde TSK’da da yönetim kademesinde yönetim zafiyeti olduğunu belirtti. Yahnici, “(Kırmızı Çizgi) meselesinde askeri ve sivil kadrolar dik duramadı. Türkiye maalesef Güneydoğu ve Orta Doğu’da kaybedişe geçti.” dedi.
Yahnici, Cihan Haber Ajansı’na MHP’li parti yöneticilerinin bir internet sitesinde yer alan uygunsuz görüntülerini değerlendirdi. Kaset skandalını iğrenç bulduğunu ve nefretle kınadığını ifade eden Yahnici, kaset skandalından netice umanların ise bulunmayacağını söyledi. Kaset skandalını “Namluya mermi sürülmüş ve birisi tetiği çekmiştir” ifadesiyle değerlendiren Yahnici, “Yapanlar açısından bu bir şerefsizliktir. Kasetlerin bu şekilde deşifre oluyor olması MHP’ye zarar verecektir. Bu kasetle ilgili öne sürülenlerin MHP ile ilgili taban açısından veya Türkiye’de herhangi bir siyasi partiye oy vermeyi düşünen ve her siyasi parti tabanı açısından hoş karşılanmayacağı açıktır. Yaşanan olaylar bu kasete yansımıştır. Şekil dışında işin anlamı itibariyle değerlendirecek olursak bu yanlıştır ve olmaması gerekir. MHP, ‘biz bu işten mağdur olduk, bu mağduriyet bizim işimize yarar‘ şeklinde düşünüyorsa yanlış. MHP’nin bu işten zarar görmeyeceğini söylemek manasızdır.” şeklinde konuştu.
Kaset olayının MHP’yi barajın altında bırakıp bırakmayacağını bilmediğini kaydeden Yahnici, şunları söyledi: “Bu zarar görme MHP’yi baraj altında bırakır mı, bırakmaz mı? Bilemem. Ama keşke MHP yüzde 9,5 ile 10,5 aralığına sıkıştırılmış barajı geçip geçmeyeceği tartışılan bir siyasi parti değil de 1999‘daki yüzde 18 taban oyunun üstüne ne kadar oy alabilirdi bu tartışılmalıydı. MHP’nin bu tabandan uzak oluşu bir talihsizliktir. Bu talihsizlik durumuna neden olan yönetim, kaset talihsizliği nedeniyle yönetimden uzaklaştırılan arkadaşlarımızdır. Keşke bu arkadaşlar siyasette ki başarısızlıklar nedeniyle yargılanıp bu netice ortaya çıksaydı. “
“DEVLET BEYİN YOL ARKADAŞLARI”
İnternet sitesinde görüntüleri yayınlanan kişilerin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yol arkadaşları olduğunu vurgulayan Yahnici, “Ben Türk milliyetçisiyim, ben dava arkadaşıyım. Biz Devlet Bey ve bu arkadaşlarla yol arkadaşlığını beceremediğimiz için yönetimde değiliz. Kimse bize yönetimden yürü git demedi. Bir siyasi hareket, kadrosuyla yürür. Adına ister dava ister yol arkadaşı deyin. 1997 yılında yönetime geldiğimiz bazı arkadaşlar bambaşka sebeplerle MHP içinde değil. Yol arkadaşları dediğimiz kişilerin bu yolla tasfiye olması talihsizliktir. Bütün bunlar ‘MHP’de yönetim zafiyeti mi?‘ var sorularını akla getirir. MHP yüzde 9,5 ile 10,5 aralığında siyasetini dizayn etmek zorunda kalıyorsa, bu dizayn neticesinde 13 Haziran sabahı MHP‘nin Parlamento‘da olup olmayacağı tartışılıyorsa, yönetim kendini tabanda gözden geçirecek.” ifadelerini kullandı.
“ÜLKE BAŞBAKANSIZ YÖNETİLDİ”
Bülent Ecevit’in sağlık raporuyla başbakanlıktan indirilmesi yönündeki girişimlerle ilgili bir soruya ise Yahnici, şu şekilde cevap verdi: “Ecevit’in çürüğe çıkarılması 4 Kasım tarihli liderler toplantısında dile getirilmiştir. O toplantıda 3 lider, Kemal Derviş ve sanırım 1 -2 kişi daha olabilir ve şu an MHP’den aday olan Sümer Oral. Böyle bir toplantıda Mesut Yılmaz ve Kemal Derviş, Ecevit’in bir rapor ihtiyacı olduğunu dile getirdi. Ama tarih baya ilerlemiş bir tarihti. 7 Temmuz’da Bahçeli, Koca Yayla‘da erken seçimin 3 Kasım’da yapılması gerektiğini söylemiştir. İlk defa bu konu 4 Temmuz’da bir liderler zirvesinde dile getirildi. Bu konudan daha önce, fiilen Türkiye’nin bir buçuk yıl başbakansız olduğu açıktır. Hem başbakan yoktu hem de vekalet eden yoktu. Ne DSP içinden bir şahıs başbakanlığa vekalet etmekteydi ne de Ecevit dışındaki başbakan yardımcılarından herhangi birisi resmen Ecevit’in vekili idi. Ülkeyi biz 1,5-2 sene başbakansızlığa mahkum ettik. Ülke başbakansız yönetilmiştir. Hükümette aylarca başbakan toplantılarının, planlama toplantılarının, ekonomi toplantılarının, MGK toplantılarının yapılmadığı günler oldu. Ecevit’in sağlığı nedeniyle toplantılara gidemediği, gelemediği günleri ayları geçirdi Türkiye. Türkiye yönetim, başbakanlık zafiyeti yaşadı. Bunun ceremesi ve neticesini halkımız 3 Kasım’da bizi meclis dışında bırakarak çektirdi. Biz haksızlık ettik bu ülkeye, 1,5-2 sene başbakansız ve başbakan yönetiminden ayrı düşünerek yönetmeye kalktık, bu yanlıştı.”
Yahnici, üçlü koalisyon hükümeti döneminde TSK’da da yönetim kademesinde yönetim zafiyeti olduğunu belirtti. Yahnici, “(Kırmızı Çizgi) meselesinde askeri ve sivil kadrolar dik duramadı. Türkiye maalesef Güneydoğu ve Orta Doğu’da kaybedişe geçti.” dedi.