Kktc Cumhurbaşkanı Eroğlu Barış Müzakereleri Hakkında İyimser Konuştu
KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs Türk halkının, Kıbrıs‘ta kalıcı çözüme yönelik göstermiş olduğu desteğe rağmen, ülkede uygulanmakta olan haksız izolasyonların gün geçtikçe Kıbrıs Türk halkının Avrupa Birliği‘ne olan güvenini sarstığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı, Rum tarafının da Türk tarafının istek ve kararlılığını göstermesi halinde yılsonuna kadar adada kalıcı bir barışın tesis edilmesinin önünde hiç bir engel kalmayacağını açıkladı.
Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO), "Avrupa Günü" dolayısıyla dün akşam oda binasındaki Mustafa Çağatay Konferans Salonu‘nda etkinlik düzenledi.
Başında müzik dinletisinin yanı sıra kokteyl de düzenlenen ve konuşmaların da yapıldığı etkinliğe Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, AB Dönem Başkanı Macaristan‘ın Güney Kıbrıs Büyükelçiliği Müşaviri ve Büyükelçi Birinci Yardımcısı Endre Szabo, ABD Büyükelçisi Frank Urbancic, AB Komisyonu‘nun Kıbrıs Temsilcisi Andrulla Kaminara, Slovakya Büyükelçisi Anna Turenicova, bazı milletvekilleri, diğer yetkililer, yabancı misyon temsilcileri, işadamları ve diğer davetliler katıldı.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, konuşmasında, bugün, Avrupa kıtasına kalıcı barışı getiren ve farklı Avrupa halklarının demokrasi ve insan hakları gibi evrensel değerler etrafında bir araya gelmelerini sağlayan Avrupa Birliği‘nin kuruluşunun 51‘inci yıldönümünün kutlandığını kaydetti.
Başbakanlığını yürüttüğü tüm geçmiş hükümetlerin, Kıbrıslı Türklerin Avrupa Birliği‘nin bir parçası olmaları gerektiği ilkesini benimsediğini söyleyen Eroğlu, bu sebepten dolayı, AB ile olan temaslarımın geliştirilebilmesine ve ülkenin yasal ve idari yapılarının AB standartları ile uyumlaştırılabilmesi için gösterilen çabaların artırılmasına hep öncü olduklarını vurguladı.
Tüm bunların gerçekleştirilebilmesi için 2003 yılında ilk kez Başbakanlığa bağlı Avrupa Birliği Koordinasyon Merkezini kurarak çalışmaların etkin gelişmesini sağladıklarını belirten Eroğlu, ayrıca, 2011 yılı içerisinde Avrupa Birliği‘nin Kuzey Kıbrıs‘ta yürüttüğü büyük altyapı projelerinin uygulamalarında bilinen sebeplerden ötürü gecikmeler yaşanmasına rağmen, bir kısmının sonlandırılarak Kıbrıs Türk tarafına devir tesliminin yapılmasını beklediklerini kaydetti.
Buna ek olarak, 2011 yılı için 28 milyon, 2012 için ise 25 milyon Euro‘luk ek mali kaynakların verilecek olmasını da memnuniyetle karşıladıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı, özellikle büyük ve kalıcı alt yapı yatırımlarının somut şekilde hayata geçirilmesi konusunda bir takım gecikmeler yaşanmasının önemli bir sıkıntı olarak hala önlerinde durduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı, AB‘nin Kıbrıslı Türklerin kalkınmasına sağladığı destek ve ülkeye aktarması beklenen "know - how" ve alt yapı yatırımlarının ilerleyen
yıllarda daha somut şekilde hayata geçirilebileceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Eroğlu şöyle konuştu:
"Avrupa Birliği‘nin ülkemize yapmakta olduğu mali katkılar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti‘nin hala daha izolasyonlar altında olduğu gerçeğini ne yazık ki ortadan kaldırmamaktadır. Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs‘ta kalıcı çözüme yönelik göstermiş olduğu desteğe rağmen ülkemize uygulanmakta olan haksız izolasyonlar, gün geçtikçe Kıbrıs Türk halkının Avrupa Birliği‘ne olan güvenini sarsmaktadır. Avrupa Birliği‘nin verdiği sözleri yerine getirememesindeki en büyük neden, kuşkusuz Kıbrıslı Rumların 1 Mayıs 2004
tarihinde birliğe tek taraflı üye olmalarıdır.
Yapılan bu yanlış neticesinde, AB‘nin Kıbrıslı Türkler‘e uygulanmakta olan haksız izolasyonların kaldırılması için vermiş olduğu taahhütleri, Kıbrıslı Rumların her alanda başlattıkları girişimler neticesinde henüz uygulamaya koyamaması büyük üzüntü vericidir. 21. yüzyılda Avrupa kıtasında yaşayan bir halkın ekonomik, siyasi, eğitim ve sosyokültürel alanlarda diğer halklarla temas kurma hakkından yoksun bırakılmasının artık son bulması gerekmektedir."
Eroğlu, birçok ortamda bu haksızlıkların dile getirilmesine rağmen, AB üyesi ülke temsilcilerinin Kuzey Kıbrıs‘a geçerek Kıbrıslı Türk yetkililerle görüşmelerinin dahi bariz bir şekilde Rum tarafınca engellenmesinde yatan mantığı anlamanın mümkün olmadığını belirterek, son olarak, Doğrudan Ticaret Tüzüğü‘nün, Kıbrıslı Rumların yoğun baskıları neticesinde Avrupa Parlamentosu‘nda rafa kaldırılmaya çalışılmasının, Kıbrıslı Türkler arasında büyük hayal kırıklığına sebep olduğunu, son Eurobarometre
sonuçlarına göre, Kıbrıslı Türklerin AB‘ye olan desteğinin yüzde 30‘lara kadar gerilemiş olmasının da, yapılan tüm haksızlıkların ortadan kaldırılması için Avrupa Birliği‘nin üzerine düşeni yapması gerektiğinin bir kanıtı olduğunu vurguladı.
Eroğlu, konuşmasının devamında şunları söyledi:
"Biz yine de Kıbrıs Türk halkı olarak üzerimize düşeni yerine getirmeye devam ediyoruz. Halkım tarafımdan Cumhurbaşkanı görevine getirildiğim andan itibaren, Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Sayın Dimitris Hristofyas ile masaya oturarak Kıbrıs sorununun çözülmesi ve adanın bir bütün olarak AB içerisinde yer alması için müzakere sürecini hızlandırdım. Ancak henüz müzakerelerde istediğimiz noktaya gelemedik.
Kıbrıslı Rumların tek taraflı AB üyelikleri de, müzakere sürecinde rahat tavır takınmalarına ve gerekli özveriyi göstermemelerine neden olmaktadır. Bölünmüş bir adanın Avrupa Birliği üyesi olması, dünyada etkin bir politik aktör olma arzusu içerisindeki Birlik için ciddi bir prestij kaybıdır. 2012 yılında bölünmüş bir ada tarafından dönem başkanlığının yürütüleceği Avrupa Birliği‘nin uluslarÿ eden Cumhurbaşkanı, özellikle büyük ve kalıcarası toplum nezdinde itibarının sarsılmaması için, Kıbrıs Rum
tarafının müzakere sürecinde daha yapıcı olmaları yönünde gerekli girişimleri yapmaları ve Kıbrıslı Türklere verilen izolasyonların kaldırılması sözünün tutulması en büyük temennimizdir."
Eroğlu, Kıbrıs Türk halkının, bugüne kadar yapılan müzakerelerde ortaya konulan önerilere ilişkin tutumuyla, adada kapsamlı ve kalıcı çözüme olan desteğini kanıtladığını vurgulayarak, Kıbrıs Türk tarafının ayrıca halihazırda devam eden müzakerelerin sonuçlandırılarak, Kıbrıs‘ta Türkiye‘nin etkin ve fiili garantisine sahip, siyasi eşitliğin ve iki eşit kurucu devletin olduğu, adadaki gerçekleri göz ardı etmeyecek, kalıcı ve yaşayabilir yeni bir ortaklık kurulması için gerekli adımları atmaya devam
edeceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı, aynı isteğin ve kararlılığın Kıbrıs Rum tarafınca gösterilmesi durumunda yılsonuna kadar adada kalıcı bir barışın tesis edilmesinin önünde hiç bir engel kalamayacağını vurguladı.
Eroğlu, "Avrupa Günü dolayısıyla ümit ediyorum ki AB ülkelerinin tesis ettiği güven ortamı ve uzlaşı kültürü Kıbrıs‘taki taraflar arasındaki ilişkilerde de hakim olur ve AB ülkelerinin başardığı gibi adamızda da kalıcı barışı tesis edebiliriz" diyerek, Avrupa Günü‘nüz kutladı.
Kaynak: İHA
Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO), "Avrupa Günü" dolayısıyla dün akşam oda binasındaki Mustafa Çağatay Konferans Salonu‘nda etkinlik düzenledi.
Başında müzik dinletisinin yanı sıra kokteyl de düzenlenen ve konuşmaların da yapıldığı etkinliğe Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, AB Dönem Başkanı Macaristan‘ın Güney Kıbrıs Büyükelçiliği Müşaviri ve Büyükelçi Birinci Yardımcısı Endre Szabo, ABD Büyükelçisi Frank Urbancic, AB Komisyonu‘nun Kıbrıs Temsilcisi Andrulla Kaminara, Slovakya Büyükelçisi Anna Turenicova, bazı milletvekilleri, diğer yetkililer, yabancı misyon temsilcileri, işadamları ve diğer davetliler katıldı.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, konuşmasında, bugün, Avrupa kıtasına kalıcı barışı getiren ve farklı Avrupa halklarının demokrasi ve insan hakları gibi evrensel değerler etrafında bir araya gelmelerini sağlayan Avrupa Birliği‘nin kuruluşunun 51‘inci yıldönümünün kutlandığını kaydetti.
Başbakanlığını yürüttüğü tüm geçmiş hükümetlerin, Kıbrıslı Türklerin Avrupa Birliği‘nin bir parçası olmaları gerektiği ilkesini benimsediğini söyleyen Eroğlu, bu sebepten dolayı, AB ile olan temaslarımın geliştirilebilmesine ve ülkenin yasal ve idari yapılarının AB standartları ile uyumlaştırılabilmesi için gösterilen çabaların artırılmasına hep öncü olduklarını vurguladı.
Tüm bunların gerçekleştirilebilmesi için 2003 yılında ilk kez Başbakanlığa bağlı Avrupa Birliği Koordinasyon Merkezini kurarak çalışmaların etkin gelişmesini sağladıklarını belirten Eroğlu, ayrıca, 2011 yılı içerisinde Avrupa Birliği‘nin Kuzey Kıbrıs‘ta yürüttüğü büyük altyapı projelerinin uygulamalarında bilinen sebeplerden ötürü gecikmeler yaşanmasına rağmen, bir kısmının sonlandırılarak Kıbrıs Türk tarafına devir tesliminin yapılmasını beklediklerini kaydetti.
Buna ek olarak, 2011 yılı için 28 milyon, 2012 için ise 25 milyon Euro‘luk ek mali kaynakların verilecek olmasını da memnuniyetle karşıladıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı, özellikle büyük ve kalıcı alt yapı yatırımlarının somut şekilde hayata geçirilmesi konusunda bir takım gecikmeler yaşanmasının önemli bir sıkıntı olarak hala önlerinde durduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı, AB‘nin Kıbrıslı Türklerin kalkınmasına sağladığı destek ve ülkeye aktarması beklenen "know - how" ve alt yapı yatırımlarının ilerleyen
yıllarda daha somut şekilde hayata geçirilebileceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Eroğlu şöyle konuştu:
"Avrupa Birliği‘nin ülkemize yapmakta olduğu mali katkılar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti‘nin hala daha izolasyonlar altında olduğu gerçeğini ne yazık ki ortadan kaldırmamaktadır. Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs‘ta kalıcı çözüme yönelik göstermiş olduğu desteğe rağmen ülkemize uygulanmakta olan haksız izolasyonlar, gün geçtikçe Kıbrıs Türk halkının Avrupa Birliği‘ne olan güvenini sarsmaktadır. Avrupa Birliği‘nin verdiği sözleri yerine getirememesindeki en büyük neden, kuşkusuz Kıbrıslı Rumların 1 Mayıs 2004
tarihinde birliğe tek taraflı üye olmalarıdır.
Yapılan bu yanlış neticesinde, AB‘nin Kıbrıslı Türkler‘e uygulanmakta olan haksız izolasyonların kaldırılması için vermiş olduğu taahhütleri, Kıbrıslı Rumların her alanda başlattıkları girişimler neticesinde henüz uygulamaya koyamaması büyük üzüntü vericidir. 21. yüzyılda Avrupa kıtasında yaşayan bir halkın ekonomik, siyasi, eğitim ve sosyokültürel alanlarda diğer halklarla temas kurma hakkından yoksun bırakılmasının artık son bulması gerekmektedir."
Eroğlu, birçok ortamda bu haksızlıkların dile getirilmesine rağmen, AB üyesi ülke temsilcilerinin Kuzey Kıbrıs‘a geçerek Kıbrıslı Türk yetkililerle görüşmelerinin dahi bariz bir şekilde Rum tarafınca engellenmesinde yatan mantığı anlamanın mümkün olmadığını belirterek, son olarak, Doğrudan Ticaret Tüzüğü‘nün, Kıbrıslı Rumların yoğun baskıları neticesinde Avrupa Parlamentosu‘nda rafa kaldırılmaya çalışılmasının, Kıbrıslı Türkler arasında büyük hayal kırıklığına sebep olduğunu, son Eurobarometre
sonuçlarına göre, Kıbrıslı Türklerin AB‘ye olan desteğinin yüzde 30‘lara kadar gerilemiş olmasının da, yapılan tüm haksızlıkların ortadan kaldırılması için Avrupa Birliği‘nin üzerine düşeni yapması gerektiğinin bir kanıtı olduğunu vurguladı.
Eroğlu, konuşmasının devamında şunları söyledi:
"Biz yine de Kıbrıs Türk halkı olarak üzerimize düşeni yerine getirmeye devam ediyoruz. Halkım tarafımdan Cumhurbaşkanı görevine getirildiğim andan itibaren, Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Sayın Dimitris Hristofyas ile masaya oturarak Kıbrıs sorununun çözülmesi ve adanın bir bütün olarak AB içerisinde yer alması için müzakere sürecini hızlandırdım. Ancak henüz müzakerelerde istediğimiz noktaya gelemedik.
Kıbrıslı Rumların tek taraflı AB üyelikleri de, müzakere sürecinde rahat tavır takınmalarına ve gerekli özveriyi göstermemelerine neden olmaktadır. Bölünmüş bir adanın Avrupa Birliği üyesi olması, dünyada etkin bir politik aktör olma arzusu içerisindeki Birlik için ciddi bir prestij kaybıdır. 2012 yılında bölünmüş bir ada tarafından dönem başkanlığının yürütüleceği Avrupa Birliği‘nin uluslarÿ eden Cumhurbaşkanı, özellikle büyük ve kalıcarası toplum nezdinde itibarının sarsılmaması için, Kıbrıs Rum
tarafının müzakere sürecinde daha yapıcı olmaları yönünde gerekli girişimleri yapmaları ve Kıbrıslı Türklere verilen izolasyonların kaldırılması sözünün tutulması en büyük temennimizdir."
Eroğlu, Kıbrıs Türk halkının, bugüne kadar yapılan müzakerelerde ortaya konulan önerilere ilişkin tutumuyla, adada kapsamlı ve kalıcı çözüme olan desteğini kanıtladığını vurgulayarak, Kıbrıs Türk tarafının ayrıca halihazırda devam eden müzakerelerin sonuçlandırılarak, Kıbrıs‘ta Türkiye‘nin etkin ve fiili garantisine sahip, siyasi eşitliğin ve iki eşit kurucu devletin olduğu, adadaki gerçekleri göz ardı etmeyecek, kalıcı ve yaşayabilir yeni bir ortaklık kurulması için gerekli adımları atmaya devam
edeceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı, aynı isteğin ve kararlılığın Kıbrıs Rum tarafınca gösterilmesi durumunda yılsonuna kadar adada kalıcı bir barışın tesis edilmesinin önünde hiç bir engel kalamayacağını vurguladı.
Eroğlu, "Avrupa Günü dolayısıyla ümit ediyorum ki AB ülkelerinin tesis ettiği güven ortamı ve uzlaşı kültürü Kıbrıs‘taki taraflar arasındaki ilişkilerde de hakim olur ve AB ülkelerinin başardığı gibi adamızda da kalıcı barışı tesis edebiliriz" diyerek, Avrupa Günü‘nüz kutladı.
