Marmara Denizi Dibine Deprem İzleme İstasyonu Yerleştirildi
Marmara Denizi içinden geçen Kuzey Anadolu fayının etkinliğini çok yakından ve hassas olarak takip edebilecek Marmara‘nın Kalbini Dinliyoruz Projesi kapsamında Marmara Denizi dibine 5, karaya 10 deprem izleme istasyonu yerleştirildi.
Türk Telekom‘un desteğiyle hayata geçirilen Marmara‘nın Kalbini Dinliyoruz Projesinin tanıtımı amacıyla Rasathane‘de basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya KRDAE Müdürü Prof.Dr. Mustafa Erdik, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi (UDİM) Müdürü Dr. Doğan Kalafat, Boğaziçi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Gülay Barbarosoğlu ve Türk Telekom Üst Yöneticisi (CEO) Gökhan Bozkurt katıldı. Toplantıda konuşan Prof.Dr. Erdik, projenin
enstitünün gerek deprem gerek tsunami konusunda altyapısını geliştirdiğini ifade ederek, proje kapsamında Marmara Denizi‘ne 5 adet deniz dibi deprem izleme sistemi kurulduğunu belirtti. Deniz dibindeki istasyonlardan elde edilen bilgilerin fiberoptik kablolarla karadaki istasyonlarına, oradan da Rasathane‘ye geldiğini kaydeden Erdik, deniz dibindeki bazı istasyonların fay hattına sıfır konumlandırıldığını da söyledi.
Prof.Dr. Mustafa Erdik, hassas ve güvenli bilgiler sağlayan bu istasyonların gerek tsunami gerek erken uyarı sistemlerinde önem arz ettiğini de belirterek, bu sistemin, erken uyarı sinyalini kullanma aşamasında olan İGDAŞ ve Avrasya Tüp Tünel Sistemi için de çok önemli olduğunu dile getirdi. Bir soru üzerine "İstanbul için öngörülen deprem erken uyarı sistemi bilgisayardan bilgisayara bir sistemdir‘‘ diyen Erdik, ortalama bildirim süresinin de depremden 4-14 saniye önce olduğunu söyledi. Deniz dibine
yerleştirilen istasyonların karada kullanılanlardan farklı olmadığını belirten Erdik, titanyum bir kutu içinde yerleştirildiğini belirtti.
Marmara‘da bir tsunaminin fay kaynaklı olması durumunda 3-4 dakika öncesinde bildirilmesinin mümkün olabileceğini belirten Prof. Dr. Erdik, denizde bir heyelandan kaynaklanması durumunda ise 45 dakika öncesine kadar bunun bildirilebileceğini söyledi. Dünyada açık denizlerde bu tür istasyonların olduğunu, ancak bu istasyonlardan sürekli bir sinyal alımının var olmadığını dile getiren Erdik, ‘‘Marmara Denizi‘nde kurulan bu istasyonlar kendi kategorisinde dünyada bir ilktir‘‘ dedi.
Erken uyarı sistemleri konusunda bir soru üzerine de Erdik, tüm Japonya‘da 3 bine yakın istasyonun var olduğunu belirterek şöyle konuştu: ‘‘Türkiye‘de de istasyon sayısını 5-6 bine ulaştırınca Japonya gibi erken uyarı sistemi kurmak mümkün.‘‘ Erdik, erken uyarı sistemlerinin saniyelerle sınırlı olduğunu söyledi.
Boğaziçi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu da, bu projenin dünyada çok büyük bir tsunami afetinin ardından gündeme geldiğini anımsatarak, 2004 yılında Sumatra adasında meydana gelen tsunami afetinden sonra deniz dibine yönelik çalışmaların Türkiye‘de de başladığını söyledi. Barbarosoğlu, "Bugün itibariyle gerçekten Marmara Denizi bir iç deniz olarak avucumuzun içindedir" dedi.
Türk Telekom Üst Yöneticisi (CEO) Gökhan Bozkurt da, projede 57 kilometre fiberoptik kablo kullanıldığını, deniz dibine 5, karaya da 10 deprem izleme istasyonu kurulduğunu belirterek, projenin iç denizde olması bakımından da dünyada bir ilk olma özelliği taşıdığını söyledi. Bozkurt, bir soru üzerine projenin maliyetinin 2 milyon dolar olduğunu söyledi.
Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi (UDİM) Müdürü Dr. Doğan Kalafat ise toplantıda, deprem izleme sistemlerinin canlı kayıtları hakkında bilgi verdi.
(HÖ-ÇK-HO-Y)
Kaynak: İHA
enstitünün gerek deprem gerek tsunami konusunda altyapısını geliştirdiğini ifade ederek, proje kapsamında Marmara Denizi‘ne 5 adet deniz dibi deprem izleme sistemi kurulduğunu belirtti. Deniz dibindeki istasyonlardan elde edilen bilgilerin fiberoptik kablolarla karadaki istasyonlarına, oradan da Rasathane‘ye geldiğini kaydeden Erdik, deniz dibindeki bazı istasyonların fay hattına sıfır konumlandırıldığını da söyledi.
Prof.Dr. Mustafa Erdik, hassas ve güvenli bilgiler sağlayan bu istasyonların gerek tsunami gerek erken uyarı sistemlerinde önem arz ettiğini de belirterek, bu sistemin, erken uyarı sinyalini kullanma aşamasında olan İGDAŞ ve Avrasya Tüp Tünel Sistemi için de çok önemli olduğunu dile getirdi. Bir soru üzerine "İstanbul için öngörülen deprem erken uyarı sistemi bilgisayardan bilgisayara bir sistemdir‘‘ diyen Erdik, ortalama bildirim süresinin de depremden 4-14 saniye önce olduğunu söyledi. Deniz dibine
yerleştirilen istasyonların karada kullanılanlardan farklı olmadığını belirten Erdik, titanyum bir kutu içinde yerleştirildiğini belirtti.
Marmara‘da bir tsunaminin fay kaynaklı olması durumunda 3-4 dakika öncesinde bildirilmesinin mümkün olabileceğini belirten Prof. Dr. Erdik, denizde bir heyelandan kaynaklanması durumunda ise 45 dakika öncesine kadar bunun bildirilebileceğini söyledi. Dünyada açık denizlerde bu tür istasyonların olduğunu, ancak bu istasyonlardan sürekli bir sinyal alımının var olmadığını dile getiren Erdik, ‘‘Marmara Denizi‘nde kurulan bu istasyonlar kendi kategorisinde dünyada bir ilktir‘‘ dedi.
Erken uyarı sistemleri konusunda bir soru üzerine de Erdik, tüm Japonya‘da 3 bine yakın istasyonun var olduğunu belirterek şöyle konuştu: ‘‘Türkiye‘de de istasyon sayısını 5-6 bine ulaştırınca Japonya gibi erken uyarı sistemi kurmak mümkün.‘‘ Erdik, erken uyarı sistemlerinin saniyelerle sınırlı olduğunu söyledi.
Boğaziçi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu da, bu projenin dünyada çok büyük bir tsunami afetinin ardından gündeme geldiğini anımsatarak, 2004 yılında Sumatra adasında meydana gelen tsunami afetinden sonra deniz dibine yönelik çalışmaların Türkiye‘de de başladığını söyledi. Barbarosoğlu, "Bugün itibariyle gerçekten Marmara Denizi bir iç deniz olarak avucumuzun içindedir" dedi.
Türk Telekom Üst Yöneticisi (CEO) Gökhan Bozkurt da, projede 57 kilometre fiberoptik kablo kullanıldığını, deniz dibine 5, karaya da 10 deprem izleme istasyonu kurulduğunu belirterek, projenin iç denizde olması bakımından da dünyada bir ilk olma özelliği taşıdığını söyledi. Bozkurt, bir soru üzerine projenin maliyetinin 2 milyon dolar olduğunu söyledi.
Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi (UDİM) Müdürü Dr. Doğan Kalafat ise toplantıda, deprem izleme sistemlerinin canlı kayıtları hakkında bilgi verdi.
(HÖ-ÇK-HO-Y)