Prof. Akın: Diyarbakır’A Güneş Tarlaları Kurulmalı
Dicle Üniversitesi Mühendislik Fakültesi eski Dekanı Prof. Dr. Mehmet Akın, Türkiye’de güneş enerjisinden en fazla yararlanması gereken şehrin Diyarbakır olduğunu söyledi.
Dicle Üniversitesi Mühendislik Fakültesi eski Dekanı Prof. Dr. Mehmet Akın, Türkiye’de güneş enerjisinden en fazla yararlanması gereken şehrin Diyarbakır olduğunu söyledi.
Akın, “Diyarbakır’da yıl boyunca etkili bir güneş var. Türkiye’de güneşten en fazla yararlanması gereken il de bu yüzden Diyarbakır‘dır. Günümüzde güneşten elektrik elde ediliyor. Diyarbakır’a yap yapabildiğin kadar uçsuz bucaksız güneş tarlaları. Bunu yapmamak için hiçbir gerekçe yok.” dedi.
Tarihi Hasanpaşı Hanı’ndaki Hankapısı Kahvaltı Salonu’nda, yerel ve ulusal medya temsilci ve muhabirleriyle bir araya gelen Prof. Dr. Mehmet Akın, Diyarbakır’ın geçmişte olduğu gibi sanayisi gelişmiş ilk 5 şehir arasına girmesinin çok zor olmadığını dile getirdi. Dünyanın kurulduğu günden bugüne kadar şehir içinden akmaya devam eden Dicle Nehri’nden en az faydalanan insanların Diyarbakırlılar olduğunu belirten Akın, “Diyarbakır’da Dicle gibi müthiş potansiyeller var. Ama değerlendirmiyoruz. Tıpkı güneş enerjisi gibi. Güneşten artık elektrik elde ediliyor. Yap yapabildiğin kadar uçsuz bucaksız güneş tarlaları. Diyarbakır’da bunu yapmamak için hiçbir gerekçe yok. Niye yapılmıyor diye sorabilirsiniz? İşte bu bir ekip, bir grup işidir. Proje çok, yapılacak iş de çok. Yeter ki çözülmek istensin.” şeklinde konuştu.
“DİYARBAKIR’DA ÖĞRENCİ SAYISI 100 BİNE ÇIKARILABİLİR”
Diyarbakır’ın, sorunlarıyla boğuşan bir şehir olmaktan kurtulmasının mümkün olduğunu belirten Akın, “Diyarbakır’da yapılacak proje gerçekten çok. İnsanlar proje üretir, çünkü hayat devam ettikçe ihtiyaçlar kendiliğinden ortaya çıkıyor. Bu projelerin yapılabilirliği çok önemli. Mesela Diyarbakır’ın bütün ilçelerine meslek yüksek okulu açılsa, buradaki dersler bölgenin ihtiyacına göre tespit edilse. Her ilçede 200-300 öğrenci eğitim görse, ilçenin çehresi kısa sürede değişebileceğine inanıyorum.” dedi.
Diyarbakır’daki işsizliğin de çözülemeyecek kadar zor olmadığını anlatan Akın, şöyle devam etti: “Diyarbakır, 40 yıllık üniversitesi, 4 bine yakın akademik kadrosu, esnaf ve iş adamıyla yapılamayacak, çözülemeyecek sorun yoktur. Diyarbakır’da öğrenci sayısı 20 binden 100 bine çıkarılabilir. Yanı başımızda Erzurum var. Diyarbakır’dan çok mu büyük, hayır. Ama öğrenci sayısı çok daha fazla Diyarbakır’dan. Öğrenci sayısını artırabiliriz. Bu mümkün.”
“DİYARBAKIR FAKİRLİĞİ ÜZERİNDEN ATMALI”
Prof. Akın, Diyarbakır’ın bazı olaylarla anılmasının artık şehre zarar vermeye başladığını anlattı. Akın, şehrin olaylarla değil, sanayi ve teknoloji yatırımlarıyla gündeme gelmesi gerektiğini kaydetti. Akın, şunları söyledi:
“Diyarbakır’ın artık bazı olaylarla anılmasını istemiyoruz. Diyarbakır‘da Ebul İz El Cezeri Teknik Üniversitesi kurulmalı. Dün haberlerde yer aldı, Adana’ya ikinci devlet üniversitesi kuruldu. Diyarbakır’ın teknik üniversiteye ihtiyacı var. Diyarbakır’da öğrenci sayısı 20 binden 100 bine çıktığı zaman, bu, bölgeye büyük katkı sağlayacak. El Cezeri‘nin, 1200’lü yıllarda Diyarbakır İçkale’de yaptığı robotlar şu an dünyanın çeşitli üniversitelerinde model olarak sunuluyor. Bu, bizi aslında motive ediyor. Bu ismin üzerinde kalmamızın nedeni, elektrik bile yokken yaptığı çalışmalarla ürettiği ürünler, bugün robot biliminin kurucusu olarak geçiyor. Bu, bizi tek başına motive etmeye yetiyor. Diyarbakır Ebul İzleri, Süleyman Nazifleri, Amidleri şimdi sayamayacağımız nice insanlar yetiştirmiş. Diyarbakır böyle değerli insanlar yetiştirmeye hazır. İnsanlık tarihi boyunca burada olan bilgi ve birikim insanların yetişmesinde bir temel olacak. Diyarbakır’ın ve bölgenin problemleri çok. Artık Diyarbakır’ın problemleri arasında sanayileşmeyi de görmemiz lazım. Bu fakirliği üzerimizden atmanın zamanı geldi.”
Akın, “Diyarbakır’da yıl boyunca etkili bir güneş var. Türkiye’de güneşten en fazla yararlanması gereken il de bu yüzden Diyarbakır‘dır. Günümüzde güneşten elektrik elde ediliyor. Diyarbakır’a yap yapabildiğin kadar uçsuz bucaksız güneş tarlaları. Bunu yapmamak için hiçbir gerekçe yok.” dedi.
Tarihi Hasanpaşı Hanı’ndaki Hankapısı Kahvaltı Salonu’nda, yerel ve ulusal medya temsilci ve muhabirleriyle bir araya gelen Prof. Dr. Mehmet Akın, Diyarbakır’ın geçmişte olduğu gibi sanayisi gelişmiş ilk 5 şehir arasına girmesinin çok zor olmadığını dile getirdi. Dünyanın kurulduğu günden bugüne kadar şehir içinden akmaya devam eden Dicle Nehri’nden en az faydalanan insanların Diyarbakırlılar olduğunu belirten Akın, “Diyarbakır’da Dicle gibi müthiş potansiyeller var. Ama değerlendirmiyoruz. Tıpkı güneş enerjisi gibi. Güneşten artık elektrik elde ediliyor. Yap yapabildiğin kadar uçsuz bucaksız güneş tarlaları. Diyarbakır’da bunu yapmamak için hiçbir gerekçe yok. Niye yapılmıyor diye sorabilirsiniz? İşte bu bir ekip, bir grup işidir. Proje çok, yapılacak iş de çok. Yeter ki çözülmek istensin.” şeklinde konuştu.
“DİYARBAKIR’DA ÖĞRENCİ SAYISI 100 BİNE ÇIKARILABİLİR”
Diyarbakır’ın, sorunlarıyla boğuşan bir şehir olmaktan kurtulmasının mümkün olduğunu belirten Akın, “Diyarbakır’da yapılacak proje gerçekten çok. İnsanlar proje üretir, çünkü hayat devam ettikçe ihtiyaçlar kendiliğinden ortaya çıkıyor. Bu projelerin yapılabilirliği çok önemli. Mesela Diyarbakır’ın bütün ilçelerine meslek yüksek okulu açılsa, buradaki dersler bölgenin ihtiyacına göre tespit edilse. Her ilçede 200-300 öğrenci eğitim görse, ilçenin çehresi kısa sürede değişebileceğine inanıyorum.” dedi.
Diyarbakır’daki işsizliğin de çözülemeyecek kadar zor olmadığını anlatan Akın, şöyle devam etti: “Diyarbakır, 40 yıllık üniversitesi, 4 bine yakın akademik kadrosu, esnaf ve iş adamıyla yapılamayacak, çözülemeyecek sorun yoktur. Diyarbakır’da öğrenci sayısı 20 binden 100 bine çıkarılabilir. Yanı başımızda Erzurum var. Diyarbakır’dan çok mu büyük, hayır. Ama öğrenci sayısı çok daha fazla Diyarbakır’dan. Öğrenci sayısını artırabiliriz. Bu mümkün.”
“DİYARBAKIR FAKİRLİĞİ ÜZERİNDEN ATMALI”
Prof. Akın, Diyarbakır’ın bazı olaylarla anılmasının artık şehre zarar vermeye başladığını anlattı. Akın, şehrin olaylarla değil, sanayi ve teknoloji yatırımlarıyla gündeme gelmesi gerektiğini kaydetti. Akın, şunları söyledi:
“Diyarbakır’ın artık bazı olaylarla anılmasını istemiyoruz. Diyarbakır‘da Ebul İz El Cezeri Teknik Üniversitesi kurulmalı. Dün haberlerde yer aldı, Adana’ya ikinci devlet üniversitesi kuruldu. Diyarbakır’ın teknik üniversiteye ihtiyacı var. Diyarbakır’da öğrenci sayısı 20 binden 100 bine çıktığı zaman, bu, bölgeye büyük katkı sağlayacak. El Cezeri‘nin, 1200’lü yıllarda Diyarbakır İçkale’de yaptığı robotlar şu an dünyanın çeşitli üniversitelerinde model olarak sunuluyor. Bu, bizi aslında motive ediyor. Bu ismin üzerinde kalmamızın nedeni, elektrik bile yokken yaptığı çalışmalarla ürettiği ürünler, bugün robot biliminin kurucusu olarak geçiyor. Bu, bizi tek başına motive etmeye yetiyor. Diyarbakır Ebul İzleri, Süleyman Nazifleri, Amidleri şimdi sayamayacağımız nice insanlar yetiştirmiş. Diyarbakır böyle değerli insanlar yetiştirmeye hazır. İnsanlık tarihi boyunca burada olan bilgi ve birikim insanların yetişmesinde bir temel olacak. Diyarbakır’ın ve bölgenin problemleri çok. Artık Diyarbakır’ın problemleri arasında sanayileşmeyi de görmemiz lazım. Bu fakirliği üzerimizden atmanın zamanı geldi.”