Ak Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin:
TBMM eski Başkanı ve AK Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, Dersim olayları nedeniyle Tuncelili olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu`nun oralı olduğunu ancak özür konusunda oralı olmadığını söyledi.
Mehmet Ali Şahin partisinin Karabük Merkez İlçe Başkanlığı kongresinde yaptığı konuşmada, devletin gerektiğinde geçmişi ile hesaplaşması gerektiğini ifade ederek, "AK Parti 9 yıllık iktidar döneminde geçmişle kıyaslandığında Türkiye`yi çok farklı noktaya getirmiştir. Geçen hafta dünyanın en saygın dergisi olan `TIME` Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan`ı kapak yaptı. Bu dergiye kapak olmak öyle kolay değil. Aslında bu Türkiye`nin dışarıdan nasıl görüldüğünü göstermesi ilginçtir" dedi
Türkiye`nin artık demokratik ve ekonomik alanda yükselen ve uluslararası alanda gıpta ile bakılan bir ülke konumuna geldiğini anlatan Şahin, şöyle konuştu: "Bunu biz söylemiyoruz. Bu ABD`de yayın yapan dünyanın saygın dergisi söylüyor. 9 yıllık iktidardan sonra Türkiye`nin dünyadan görünümü budur. Türkiye buralara kolay ulaşmamıştır. Avrupa Birliği ülkelerinin bazıları iflas noktasına gelirken, demokratik yolla seçilmiş hükümetlerin bir bir giderek, yerine parlamento dışından teknokrat yönetimleringeldiği süreçte Türkiye, demokrasisi ve güçlü ekonomisiyle dünyada ilgi ile takip edilen ülke haline gelmiştir. Bu başarıyı Türkiye nasıl göstermiştir? Bu başarıda neler etken olmuştur?" AK Parti`nin devlet adına millet üzerinden siyaset yapmak için yola çıkmış bir parti olmadığını anlatan Şahin, şunları söyledi: "Bilakis millet adına devlet nezdinde siyaset yapmak için yola çıkmış ve milletin partisi olmaya özen göstermiştir. Milletimiz AK Partinin aynasında kendisini görmüştür." Kutsal olanın devlet değil kutsal olanın insan ve insan hakları olduğunu da savunan Mehmet Ali Şahin, konuşmasını şöyle sürdürdü: "İnsan devlet için değil, devlet vatandaş için vardır. Devlet gerektiğinde geçmişi ile hesaplaşması gerekir. Demokratik devlet geçmişiyle hesaplaşabilen devlettir. Herkesin takip ettiği gibi geçen hafta Başbakan 73 yıl önce Dersim`de yaşanan olaylar nedeni ile hem şahsı hem de devlet adına özür diledi. Bu bizim devlet anlayışımızı göstermesi adına çok çarpıcıdır. Başbakanayrıca bir davette de bulunarak, o tarihte tek parti olan ve iktidarda olan CHP de özür dilesin. Ama oralı olan Kılıçdaroğlu, oralı olmamaktadır." İstanbul Milletvekili Sebahat Akkiraz`ın sözlerini hatırlatan Şahin, şöyle dedi: "Dün İstanbul Milletvekili Sebahat Akkiraz ki Türk Halk Müziği sanatçısıdır, bir basın toplantısı yapmış. Toplantısında başbakanımıza çağrıda bulunuyor. Diyor ki Sayın Akkiraz, `Kahramanmaraş ve Sivas içinde özür dileyecek misiniz?` Özür dilenmesi gerekirse dilenir ancak, Kahramanmaraş`ta 1978`de vatandaşlar birbirleriyle kavga etmişler resmi kayıtlara göre 105, gayri resmi kayıtlara göre ise 500`e yakın vatandaş hayatınıkaybetmiştir. Siyasi yorumcular o olayın bir mezhep çatışması olduğunu söyler. O zaman iktidarda kim vardı? Sayın Akkiraz`a soruyorum. Kim Başbakandı?, kim hükümetti? 1978 CHP İktidar, rahmetli Bülent Ecevit başbakan. Sayın Başbakan o olayları değerlendirirken şöyle demiştir, `Bu bir kontrgerilla hareketidir. Bu insanları kışkırtanlar perde arkasındaki bir takım güçlerdir.` O zaman kontrgerilla diyorduk, şimdi adına başka bir şey söylüyorlar sizler biliyorsunuz. Dönemin İçişleri Bakanı İrfan Özaydınlıaçıklama yaptı. `Kahramanmaraş olaylarını sol örgütler çıkarttı` dedi. Bu CHP`li bakanı ertesi günü istifa ettirdiler yerine Hasan Fehmi Güneş geldi. 1978`de iktidar biz değiliz ki, başbakan Erdoğan değil ki, AK Parti yok ki o zaman. Sayın Akkiraz`a sesleniyorum, eğer özür dilemesi gereken birileri varsa yine sizsiniz.`` OTELİ KÜLTÜR MERKEZİ YAPTIK 1993 yılında Sivas olaylarında da son derece acı olaylar meydana geldiğini anlatan Şahin, şunları söyledi: "Kendilerini Alevi olarak tanımlayan bizim vatandaşlarımız, ben kendilerini Alevi olarak tanımlayan vatandaşlarımızı bu şekilde tanımlayan müslüman kardeşlerimiz olarak gördüm hep. Sivas`ta bir dernek marifeti ile etkinlik yaparken Madımak Oteli`nde bilinen hadiseler olmuş ve maalesef sanıyorum 30`dan fazla kişi orada hayatını kaybetmiştir. 1993 yılında olan bu olaydan sonra o otel hep öyle kaldı,AK Parti geldi o oteli satın aldı ve orayı kültür merkezi haline getirdi. Sırf orada hayatını kaybedenlerin hatırasına saygı olsun diye. Diğerlerinin hiçbiri yapamadı. 1993`te Sivas olaylarının olduğunda iktidarda kim vardı? İki siyasi parti iktidardı, DYP ve SHP. Başbakan yardımcısı kimdi, rahmetli Erdal İnönü yani yine sol. Bize özür dileyecek misiniz diyenlere söylüyorum, özür dileyecek birisi varsa sol iktidarlardır." ATATÜRK`E SAYGISIZLIK YAPIP KÜÇÜLTMEYE HAKKINIZ YOK Milletvekili Mehmet Ali Şahin, CHP`nin sürekli bir hata yaptığını da iddia ederek şunları söyledi: "TBMM, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce`nin dün bir sendikanın genel kurulunda özür dilemiş. Bu olaylar nedeni ile değil. `Atatürk`ten ve İsmet İnönü`den özür diliyorum` demiş ve devam etmiş `9 yıldır bu AK Pati iktidarını deviremediğimizden ve iktidar olamadığımızdan dolayı Atatürk`ten ve İnönü`den özür diliyorum.` Sayın İnce sizi iktidar yapacak, rahmetli Atatürk ve İnönü değil bu millet iktidaryapacak sizi. Siz bu millete kendinizi kabul ettirememişseniz bu milletle sürekli kavga ediyorsanız, bu millette sizi beğenmiyor ve iktidara getirmiyorsa, kabahati niye başkalarında arıyorsunuz da kendinizde aramıyorsunuz. Atatürk de İnönü de tarihe malolmuş kişilerdir. CHP sürekli bir hata yapıyor, biz Atatürk`ün partisiyiz diye. CHP kuruluşunda Atatürk yer almış olabilir ama Atatürk bu millete mal olmuştur. Siz onu sadece kendi parti kalıplarınız içine hapsederseniz Atatürk`ü küçültmüş olursunuz.Atatürk`ün bu ülkede dayandığı sevgi tabanı yüzde 25-26 değildir, yüzde 100`dür onu küçdfd yapmış. Toplantısındültemezsiniz ona saygısızlık yapamazsınız" TÜRKİYE DAHA DEMOKRATİK BİR ÜLKE Türkiye`nin düne göre daha demokratik bir ülke olduğunu ve bunları da Genel Kurmay açıklamalarına dayanarak örnek veren Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yanımda bir bildiri var, 27 Nisan 2007 Genel Kurmay Başkanlığı bildirisi. Bir kaç ay öncesine kadar Genel Kurmayın sitesinde hep duruyordu şimdi kaldırıldı. Ne zaman niçin verilmişti bu bildiri, Ahmet Necdet Sezer`in Cumhurbaşkanlığı süresi dolmak üzereydi ve yeni Cumhurbaşkanı seçilecekti. AK Parti Abdullah Gül beyi aday gösterdi. 27 Nisan 2007`debirici tur oylama yapıldı. O günün akşamına Genel Kurmay Başkanlığından bu bildiri geldi. Bu bildirinin özeti şudur, hanımı başörtülü olan ve bu niteliği bu hali ile laikliğe aykırı kıyafet içerisinde olan bir kişiyi Cumhurbaşkanı seçemezsiniz demekti. Başka hiç bir izahı yoktu. Biz bu konuda tarafız ve CHP hemen Anayasa Mahkemesine gitti. Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanı seçiminde Parlamentoda 367 milletvekilinin bulunması gerektiğine dair bir karar verdi. Bana göre Anayasa Mahkemesinin böyle bir kararvermesinde bu bildirinin büyük bir payı vardır. Elimde birde şimdi ki Genel Kurmay Başkanı Necdet Özel`in açıklaması var. Kendisine bir televizyon kanalı yazılı olarak soruyor. Özel de yazılı olarak cevap veriyor. Özel`e sorulan soru şu, bedelli askerlik konusunda meclise bir kanun tasarısı sevk edildi, siz Genel Kurmay olarak ne düşünüyorsunuz?" Özel de, `demokratik parlamenter sitemde karar merci yürütme ve yasama organınındır, bedelli askerlik uygulaması konusundaki esaslar Sayın Başbakan tarafındanaçıklanmıştır, başka diyeceğimiz yoktur` diye cevap veriyor
İşte Türkiye`nin geldiği noktanın bu olduğunu anlatan Şahin, "İki bildiride Genel Kurmay başkanlarına aittir. Onun için diyorum ki düne göre daha demokratik bir ülkeyiz. Her kurum anayasanın kendisine çizdiği sınırlar içinde hareket etmelidir" ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
Türkiye`nin artık demokratik ve ekonomik alanda yükselen ve uluslararası alanda gıpta ile bakılan bir ülke konumuna geldiğini anlatan Şahin, şöyle konuştu: "Bunu biz söylemiyoruz. Bu ABD`de yayın yapan dünyanın saygın dergisi söylüyor. 9 yıllık iktidardan sonra Türkiye`nin dünyadan görünümü budur. Türkiye buralara kolay ulaşmamıştır. Avrupa Birliği ülkelerinin bazıları iflas noktasına gelirken, demokratik yolla seçilmiş hükümetlerin bir bir giderek, yerine parlamento dışından teknokrat yönetimleringeldiği süreçte Türkiye, demokrasisi ve güçlü ekonomisiyle dünyada ilgi ile takip edilen ülke haline gelmiştir. Bu başarıyı Türkiye nasıl göstermiştir? Bu başarıda neler etken olmuştur?" AK Parti`nin devlet adına millet üzerinden siyaset yapmak için yola çıkmış bir parti olmadığını anlatan Şahin, şunları söyledi: "Bilakis millet adına devlet nezdinde siyaset yapmak için yola çıkmış ve milletin partisi olmaya özen göstermiştir. Milletimiz AK Partinin aynasında kendisini görmüştür." Kutsal olanın devlet değil kutsal olanın insan ve insan hakları olduğunu da savunan Mehmet Ali Şahin, konuşmasını şöyle sürdürdü: "İnsan devlet için değil, devlet vatandaş için vardır. Devlet gerektiğinde geçmişi ile hesaplaşması gerekir. Demokratik devlet geçmişiyle hesaplaşabilen devlettir. Herkesin takip ettiği gibi geçen hafta Başbakan 73 yıl önce Dersim`de yaşanan olaylar nedeni ile hem şahsı hem de devlet adına özür diledi. Bu bizim devlet anlayışımızı göstermesi adına çok çarpıcıdır. Başbakanayrıca bir davette de bulunarak, o tarihte tek parti olan ve iktidarda olan CHP de özür dilesin. Ama oralı olan Kılıçdaroğlu, oralı olmamaktadır." İstanbul Milletvekili Sebahat Akkiraz`ın sözlerini hatırlatan Şahin, şöyle dedi: "Dün İstanbul Milletvekili Sebahat Akkiraz ki Türk Halk Müziği sanatçısıdır, bir basın toplantısı yapmış. Toplantısında başbakanımıza çağrıda bulunuyor. Diyor ki Sayın Akkiraz, `Kahramanmaraş ve Sivas içinde özür dileyecek misiniz?` Özür dilenmesi gerekirse dilenir ancak, Kahramanmaraş`ta 1978`de vatandaşlar birbirleriyle kavga etmişler resmi kayıtlara göre 105, gayri resmi kayıtlara göre ise 500`e yakın vatandaş hayatınıkaybetmiştir. Siyasi yorumcular o olayın bir mezhep çatışması olduğunu söyler. O zaman iktidarda kim vardı? Sayın Akkiraz`a soruyorum. Kim Başbakandı?, kim hükümetti? 1978 CHP İktidar, rahmetli Bülent Ecevit başbakan. Sayın Başbakan o olayları değerlendirirken şöyle demiştir, `Bu bir kontrgerilla hareketidir. Bu insanları kışkırtanlar perde arkasındaki bir takım güçlerdir.` O zaman kontrgerilla diyorduk, şimdi adına başka bir şey söylüyorlar sizler biliyorsunuz. Dönemin İçişleri Bakanı İrfan Özaydınlıaçıklama yaptı. `Kahramanmaraş olaylarını sol örgütler çıkarttı` dedi. Bu CHP`li bakanı ertesi günü istifa ettirdiler yerine Hasan Fehmi Güneş geldi. 1978`de iktidar biz değiliz ki, başbakan Erdoğan değil ki, AK Parti yok ki o zaman. Sayın Akkiraz`a sesleniyorum, eğer özür dilemesi gereken birileri varsa yine sizsiniz.`` OTELİ KÜLTÜR MERKEZİ YAPTIK 1993 yılında Sivas olaylarında da son derece acı olaylar meydana geldiğini anlatan Şahin, şunları söyledi: "Kendilerini Alevi olarak tanımlayan bizim vatandaşlarımız, ben kendilerini Alevi olarak tanımlayan vatandaşlarımızı bu şekilde tanımlayan müslüman kardeşlerimiz olarak gördüm hep. Sivas`ta bir dernek marifeti ile etkinlik yaparken Madımak Oteli`nde bilinen hadiseler olmuş ve maalesef sanıyorum 30`dan fazla kişi orada hayatını kaybetmiştir. 1993 yılında olan bu olaydan sonra o otel hep öyle kaldı,AK Parti geldi o oteli satın aldı ve orayı kültür merkezi haline getirdi. Sırf orada hayatını kaybedenlerin hatırasına saygı olsun diye. Diğerlerinin hiçbiri yapamadı. 1993`te Sivas olaylarının olduğunda iktidarda kim vardı? İki siyasi parti iktidardı, DYP ve SHP. Başbakan yardımcısı kimdi, rahmetli Erdal İnönü yani yine sol. Bize özür dileyecek misiniz diyenlere söylüyorum, özür dileyecek birisi varsa sol iktidarlardır." ATATÜRK`E SAYGISIZLIK YAPIP KÜÇÜLTMEYE HAKKINIZ YOK Milletvekili Mehmet Ali Şahin, CHP`nin sürekli bir hata yaptığını da iddia ederek şunları söyledi: "TBMM, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce`nin dün bir sendikanın genel kurulunda özür dilemiş. Bu olaylar nedeni ile değil. `Atatürk`ten ve İsmet İnönü`den özür diliyorum` demiş ve devam etmiş `9 yıldır bu AK Pati iktidarını deviremediğimizden ve iktidar olamadığımızdan dolayı Atatürk`ten ve İnönü`den özür diliyorum.` Sayın İnce sizi iktidar yapacak, rahmetli Atatürk ve İnönü değil bu millet iktidaryapacak sizi. Siz bu millete kendinizi kabul ettirememişseniz bu milletle sürekli kavga ediyorsanız, bu millette sizi beğenmiyor ve iktidara getirmiyorsa, kabahati niye başkalarında arıyorsunuz da kendinizde aramıyorsunuz. Atatürk de İnönü de tarihe malolmuş kişilerdir. CHP sürekli bir hata yapıyor, biz Atatürk`ün partisiyiz diye. CHP kuruluşunda Atatürk yer almış olabilir ama Atatürk bu millete mal olmuştur. Siz onu sadece kendi parti kalıplarınız içine hapsederseniz Atatürk`ü küçültmüş olursunuz.Atatürk`ün bu ülkede dayandığı sevgi tabanı yüzde 25-26 değildir, yüzde 100`dür onu küçdfd yapmış. Toplantısındültemezsiniz ona saygısızlık yapamazsınız" TÜRKİYE DAHA DEMOKRATİK BİR ÜLKE Türkiye`nin düne göre daha demokratik bir ülke olduğunu ve bunları da Genel Kurmay açıklamalarına dayanarak örnek veren Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yanımda bir bildiri var, 27 Nisan 2007 Genel Kurmay Başkanlığı bildirisi. Bir kaç ay öncesine kadar Genel Kurmayın sitesinde hep duruyordu şimdi kaldırıldı. Ne zaman niçin verilmişti bu bildiri, Ahmet Necdet Sezer`in Cumhurbaşkanlığı süresi dolmak üzereydi ve yeni Cumhurbaşkanı seçilecekti. AK Parti Abdullah Gül beyi aday gösterdi. 27 Nisan 2007`debirici tur oylama yapıldı. O günün akşamına Genel Kurmay Başkanlığından bu bildiri geldi. Bu bildirinin özeti şudur, hanımı başörtülü olan ve bu niteliği bu hali ile laikliğe aykırı kıyafet içerisinde olan bir kişiyi Cumhurbaşkanı seçemezsiniz demekti. Başka hiç bir izahı yoktu. Biz bu konuda tarafız ve CHP hemen Anayasa Mahkemesine gitti. Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanı seçiminde Parlamentoda 367 milletvekilinin bulunması gerektiğine dair bir karar verdi. Bana göre Anayasa Mahkemesinin böyle bir kararvermesinde bu bildirinin büyük bir payı vardır. Elimde birde şimdi ki Genel Kurmay Başkanı Necdet Özel`in açıklaması var. Kendisine bir televizyon kanalı yazılı olarak soruyor. Özel de yazılı olarak cevap veriyor. Özel`e sorulan soru şu, bedelli askerlik konusunda meclise bir kanun tasarısı sevk edildi, siz Genel Kurmay olarak ne düşünüyorsunuz?" Özel de, `demokratik parlamenter sitemde karar merci yürütme ve yasama organınındır, bedelli askerlik uygulaması konusundaki esaslar Sayın Başbakan tarafındanaçıklanmıştır, başka diyeceğimiz yoktur` diye cevap veriyor
İşte Türkiye`nin geldiği noktanın bu olduğunu anlatan Şahin, "İki bildiride Genel Kurmay başkanlarına aittir. Onun için diyorum ki düne göre daha demokratik bir ülkeyiz. Her kurum anayasanın kendisine çizdiği sınırlar içinde hareket etmelidir" ifadelerini kullandı.