``harput Çanak Çömlek ve Seramik Okulu`` Projesi
İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Bilginoğlu: ``Asıl hedef toprak, kil ve çamurdan yapılmış saklama kapları üretmek.
En basitinden, yerel anlamda bizim tulum peynirimizi koyabileceğimiz, bu şekilde pazarlamasını yapabileceğimiz saklama kapları oluşturmak vardı`` (fotoğraflı-görüntülü) ELAZIĞ - 19.11.2011 - Emrah Gökmen - Elazığ`da hayata geçirilen ``Harput Çanak Çömlek ve Seramik Okulu Projesi`` kapsamında 152 kadına, bölgede unutulmaya yüz tutmuş çanak ve çömlek yapımı öğretildi
Elazığ İl Özel İdaresi tarafından hazırlanan ``Harput Çanak Çömlek ve Seramik Okulu Projesi``, Sosyal Destek Programı (SODES) çerçevesinde kabul edilerek uygulamaya konuldu
Elazığ İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Nazif Bilginoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, projedeki ilk hedeflerinin Elazığ`da önemli bir rezervi bulunan ve birçok ürünün malzemesi olan toprağın önemini yeniden kamuoyuna hatırlatmak olduğunu söyledi
Kentte özellikle Sivrice ve Baskil ilçelerinde bulunan toprakla ilk etaptaki amaçlarının, eskimeye yüz tutan el sanatlarını canlandırmak olduğunu anlatan Bilginoğlu, ortaya çıkan ürünlerin birçok yerde kullanılabileceğini insanlara göstermeyi hedeflediklerini ve bunu başardıklarını kaydetti
Projenin sadece el sanatlarına yönelik olmadığını, asıl hedefin toprak, kil ve çamurdan yapılmış saklama kapları üretmek olduğunu bildiren Bilginoğlu, ``Projemizin başlangıç amacında organik bir ürün ortaya koymak vardı. Organik ürün en basitinden, yerel anlamda bizim tulum peynirimizi içerisine koyabileceğimiz, bu şekilde pazarlamasını yapabileceğimiz, seri üretim yapabileceğimiz, kil toprağından oluşmuş saklama kapları oluşturmak vardı`` dedi
Yörenin yoğurdunun, tulum peynirinin bu organik kaplarda satışa sunulabileceğini aktaran Bilginoğlu, ``Yoğurt üreticilerimize, tulum peyniri üreticilerimize sesleniyoruz, artık bu ürünleri talep ederler, bu kaplarda muhafaza ederler ve pazarlarlar`` ifadelerini kullandı
Öğreticilerinden Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi mezunu Sakine Ertut ise kurs süresince kadınlara çini, seramik ve boyama tekniklerini öğrettiğini belirterek, ``Elleri daha önce fırça tutmamış kadınlarla çalıştık. Biz aynı zamanda üretim de yapıyoruz. Bu üretimi yaparken kendi modellerimizi, Elazığ`a ait dekorları, desenleri seramiğin üzerine geçirdik. Küpler, testiler, testi kebabı kapları ürettik`` dedi
-Kursiyerlerin görüşleri- Kursiyerlerden Tülin Dere de projeye sayesinde evde kapalı kalmaktan kurtulduklarını ve çalışarak manevi bir huzura ulaştıklarını söyledi. İnsanın evde kalınca `strese` girebildiğini anlatan Dere, ``Çünkü insan bir işe yaramadığını düşünüyor. Ev hali hep aynı şeyler, değişiklik yok ama bunlar bambaşka bir dünya. Boyalar ve renkler, gerçekten insanların psikolojisini düzeltiyor. Renkler olduğu zaman ne yapacaksın, uçacaksın, yani başka bir şey yok. Gerçekten çok güzel`` diye konuştu
Kursa katılanlardan Fethiye Artut ise bu proje sayesinde yaşantısında güzel değişiklikler olduğunu belirterek, ``Benim çocuklarım var, yetimler. Evde durup o stresi, o sıkıntıyı çekmektense, bir an evvel bunlara yönelip kendimi geliştirdim. El becerimi geliştirdim, çok güzel şeyler yaptım. Mutfağıma güzel bir katkıda bulunuyorum, çocuk okutuyorum. Oğlum asker, ona yardımcı oluyorum. Kadınlarımız, ev hanımlarımız gelsinler, böyle işlere girsinler, çalışsınlar, yapsınlar`` diye konuştu
(EMH-FNS-AHM-DEL)
Kaynak: AA
Elazığ İl Özel İdaresi tarafından hazırlanan ``Harput Çanak Çömlek ve Seramik Okulu Projesi``, Sosyal Destek Programı (SODES) çerçevesinde kabul edilerek uygulamaya konuldu
Elazığ İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Nazif Bilginoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, projedeki ilk hedeflerinin Elazığ`da önemli bir rezervi bulunan ve birçok ürünün malzemesi olan toprağın önemini yeniden kamuoyuna hatırlatmak olduğunu söyledi
Kentte özellikle Sivrice ve Baskil ilçelerinde bulunan toprakla ilk etaptaki amaçlarının, eskimeye yüz tutan el sanatlarını canlandırmak olduğunu anlatan Bilginoğlu, ortaya çıkan ürünlerin birçok yerde kullanılabileceğini insanlara göstermeyi hedeflediklerini ve bunu başardıklarını kaydetti
Projenin sadece el sanatlarına yönelik olmadığını, asıl hedefin toprak, kil ve çamurdan yapılmış saklama kapları üretmek olduğunu bildiren Bilginoğlu, ``Projemizin başlangıç amacında organik bir ürün ortaya koymak vardı. Organik ürün en basitinden, yerel anlamda bizim tulum peynirimizi içerisine koyabileceğimiz, bu şekilde pazarlamasını yapabileceğimiz, seri üretim yapabileceğimiz, kil toprağından oluşmuş saklama kapları oluşturmak vardı`` dedi
Yörenin yoğurdunun, tulum peynirinin bu organik kaplarda satışa sunulabileceğini aktaran Bilginoğlu, ``Yoğurt üreticilerimize, tulum peyniri üreticilerimize sesleniyoruz, artık bu ürünleri talep ederler, bu kaplarda muhafaza ederler ve pazarlarlar`` ifadelerini kullandı
Öğreticilerinden Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi mezunu Sakine Ertut ise kurs süresince kadınlara çini, seramik ve boyama tekniklerini öğrettiğini belirterek, ``Elleri daha önce fırça tutmamış kadınlarla çalıştık. Biz aynı zamanda üretim de yapıyoruz. Bu üretimi yaparken kendi modellerimizi, Elazığ`a ait dekorları, desenleri seramiğin üzerine geçirdik. Küpler, testiler, testi kebabı kapları ürettik`` dedi
-Kursiyerlerin görüşleri- Kursiyerlerden Tülin Dere de projeye sayesinde evde kapalı kalmaktan kurtulduklarını ve çalışarak manevi bir huzura ulaştıklarını söyledi. İnsanın evde kalınca `strese` girebildiğini anlatan Dere, ``Çünkü insan bir işe yaramadığını düşünüyor. Ev hali hep aynı şeyler, değişiklik yok ama bunlar bambaşka bir dünya. Boyalar ve renkler, gerçekten insanların psikolojisini düzeltiyor. Renkler olduğu zaman ne yapacaksın, uçacaksın, yani başka bir şey yok. Gerçekten çok güzel`` diye konuştu
Kursa katılanlardan Fethiye Artut ise bu proje sayesinde yaşantısında güzel değişiklikler olduğunu belirterek, ``Benim çocuklarım var, yetimler. Evde durup o stresi, o sıkıntıyı çekmektense, bir an evvel bunlara yönelip kendimi geliştirdim. El becerimi geliştirdim, çok güzel şeyler yaptım. Mutfağıma güzel bir katkıda bulunuyorum, çocuk okutuyorum. Oğlum asker, ona yardımcı oluyorum. Kadınlarımız, ev hanımlarımız gelsinler, böyle işlere girsinler, çalışsınlar, yapsınlar`` diye konuştu
(EMH-FNS-AHM-DEL)