"balyoz"da 191 Sanığın İfadesi Tamamlandı

''Balyoz planı'' davası kapsamında bugüne kadar yapılan duruşmalarda ilk dosyanın 196 sanığından 191'inin ifadeleri tamamlanarak, Orgeneral Bilgin Balanlı'nın da aralarında bulunduğu birleştirilen dosyanın 28 sanığının savunmalarının alınmasına geçildi.

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunması alınan tutuksuz sanık emekli astsubay Ertan Karagözlü, ''Çarşaf eylem planı''nda adı ve sicil numarasının bulunduğunu, Fatih Camisi'ne yönelik eylem planında yer aldığını belirtti.Karagözlü, ''Camiye bomba konulmasıyla ilgili hiç kimseye emir vermedim. Kimseden emir almadım. Emniyette neden tedirgin olduğumu sordular. Fatih Camisi'ne bomba koyacaklar arasında adın geçince tedirgin de olursun, korkarsın da... Bu insani bir davranış'' dedi.''Testere operasyonu''nda da adının bulunduğunu ifade eden Karagözlü, iddia edilen konularla ilgili hiç kimseden emir almadığını belirterek, ''Ben ekmek parası derdine düşmüş bir insanım. Eğer iddia edilen plan gerçekse bu işi planlayanların aradığı özelliklerde değilim'' diye konuştu.Duruşmada savunmalarını yapan tutuksuz sanıklar Ahmet Çetin ve Arif Bıyıklı da haklarındaki suçlamaları reddetti.Tutuklu sanıklardan eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın ''Aslında bütün sanıklara sormak isterdim. Sorgunuz sırasında size Çetin Doğan ya da semineri düzenleyenler hakkında şikayette bulunun denildi mi?'' sorusuna Bıyıklı, böyle bir durumla karşılaşmadığını belirterek, kendi iradesi dışında isminin bu plana dahil edilmesinden sorumlu olan kişilerin ortaya çıkarılmasını istediğini söyledi.Özel operasyon timinde görevli olarak isminin geçtiğini belirten tutuksuz sanık emekli astsubay Embiya Şen de şöyle devam etti: ''İlgim ve bilgim olmayan oluşumla ilgili ne diyebilirim? Ben bu olayı basından duydum. Olayda adı geçenlerin bir kısmını katıldığım kurslardan tanıyordum. Elime gazeteyi aldım 'Bu yapmıştır, bu yapmamıştır' diye kendi kendime düşündüm. Hatta büyük tepki de gösterdim. Anlatılanlara bakınca 'bu kadar da olmaz ki' dedim. Haziran ayında beni de sorguya aldılar. Şaşırdım. Beni aldılarsa herkesi alırlar dedim.'' Teşkilatında dik kafalı olarak tanındığını, onun içinde hep itilip kakıldığını ifade eden Şen, ''Oy verdiğim hükümeti neden yıkmaya çalışayım? Hatta tüm sülalem hükümet partisine oy verdi. Suçlamayla alakam yok'' diye konuştu.Şen, savunmasının ardından üye hakim Murat Üründü'nün ''Görev yaptığınız 2002-2003 yıllarında darbe teşebbüsü iddialarına yönelik bir duyum aldınız mı?'' sorusuna ''Olsaydı söylerdim. Böyle bir duyum almadım. Korkmam gereken bir durum da yok. Ben emekliyim'' yanıtını verdi

-''Herkes çalıştığı amirine karşı çekinebilir''- Üründü'nün, ''Savunmanız sırasında darbe iddialarına ilişkin listelere baktığınızı ve 'Bu kişi yapar, bu kişi yapmaz' diye düşündüğünüzü söylediniz. Bu kişilerden tanıdıklarınız mı var? Bu kanaate nasıl vardınız?'' sorusuna da Şen, tanıdığı kişiler olmadığını, listelerin gelişigüzel yazıldığını belirtti.Bunun üzerine üye hakim Ali Efendi Peksak araya girerek, ''Savunmanızda çelişkili bir durum var. 'Darbe iddialarını ilk duyduğumda ben de inanmıştım. Tepki gösterdim' dediniz. Mesela böyle bir şey hakimler arasında olsa aynı meslek grubunda kişiler olduğumuz için karar verme konusunda daha yavaş ve objektif davranırız. Şu an görevde olsaydınız korkacak bir durum var mıydı?'' diye sordu.Şen ise ''Görevde olsam söyleyemezdim. Çekinebilirdim. Astlık ve üstlük durumu var. Disiplin en üst seviyede. Şu an görevde olmadığım için her şeyi söyleyebilirim'' yanıtını verdi.Şen, Peksak'ın ''Kurallar manzumesi var. Astlık, üstlük de olsa kanun dışı emirlerin yapılmaması gerekmez miydi?'' sorusuna anlayamadığını söylemesi üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken, ''Hukuk devletinde kurallar vardır. Gerekli yaptırıma tabi olur. Astlar, üstten çekinmez'' diye konuştu.Şen de ''Herkes çalıştığı amirine karşı çekinebilir. Bu sadece TSK'da değildir'' şeklinde konuştu

-Savunmaları alınan sanıklar- Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken, 196 sanıklı davada 2 sanığın kimlik bilgilerinin yanlış yazıldığı için durumu savcılığa bildirdiklerini anımsatarak, bu kişilerin savunmalarını almayacaklarını söyledi.Hakkında yakalama kararı bulunan sanık Ergin Saygun'un ise hastanede olduğunu ifade eden Diken, bir tutuksuz sanığın avukatı hazır olmadığı, diğerinin de duruşmaya gelmediği için savunmalarının tamamlanamadığını kaydetti.Diken, ana dava kapsamında 191 sanığın savunmalarının alınmasının tamamlandığını dile getirerek, bundan sonraki aşamada Orgeneral Bilgin Balanlı'nın da aralarında bulunduğu 28 sanıklı birleşen ikinci ''Balyoz planı'' davası sanıklarının savunmalarının alınması aşamasına gelindiğini kaydetti

-Tutuklu sanık Ahmet Dikmen- Tutuklu sanık Albay Ahmet Dikmen, yazan olarak kendisinin görüldüğü ''Hukuk Koruması'' ve ''İKK Güvenlik Brifingi'' isimli dijital verileri hazırlamadığını söyledi.Dava konusu 5-7 Mart 2003 tarihlerindeki ''Plan Semineri''ne katılmadığını ifade eden Dikmen, ''31 Ocak 2003-7 Ağustos 2003 tarihlerinde Azerbaycan Deniz Harp Okulu'nda görevliydim. Suçlandığım 2 dijital veriyi yaratmam için Deniz Kuvvetlerine ait bir karargahtaki bilgisayarı kullanmak gerekir. Azerbaycan ile Deniz Kuvvetleri Komutanlığının bilgisayar ağı yoktur'' dedi.''Suga'' ile ''Oraj'' planı arasındaki koordinasyonu sağlamak üzere özel kurye olarak görevlendirildiği iddia edilen ''Personel Görevlendirme.doc'' isimli belgenin de sahte olduğunu ifade eden Dikmen, bunların çirkin bir iftira için oluşturulan dijital ve imzasız sahte veriler olduğunu ileri sürdü.Bu arada, bu hafta görülen duruşmalara katılmayan emekli Tuğgeneral Süha Tanyeri'nin, Halkalı'daki Mehmet Akif Ersoy Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ver Araştırma Hastanesinde anjiyo olduğu öğrenildi.
Kaynak: AA