Saadet Partisi'nde 'kayyum krizi'nde sona doğru

Saadet Partisi(SP)'nde kongrenin yapıldığı temmuz ayından beri devam eden sıkıntılı süreçte sona doğru geliniyor. Saadet Partisi'nde gelinen yol ayrım

Saadet Partisi(SP)'nde kongrenin yapıldığı temmuz ayından beri devam eden sıkıntılı süreçte sona doğru geliniyor. Saadet Partisi'nde gelinen yol ayrımında Milli Görüş geleneğinden gelen MNP, MSP ve Refah Partisi'ni kuran bunların kapatılmasıyla da sırasıyla Fazilet Partisi ve Saadet Partisi'nin kurulmasını sağlayan eski Başbakan Necmettin Erbakan'ın tutumu etkili olacak.

Erbakan ve yakınlarının Kurtulmuş'u partide istenmeyen adam ilan etmesi, Kurtulmuş'u partiden ayrılmanın eşiğine getirdi. Mahkemeden alınan kayyum kararıyla birlikte Saadet'te derinleşen krizde Kurtulmuş, istişare sürecini tamamladı. Kurtulmuş'un, cuma günü yapacağı basın toplantısı ile Saadet Partisi'nin hem genel başkanlığını bıraktığını hem de partiden ayrıldığını açıklayabileceği belirtiliyor. Kurtulmuş'un her hamlesini yakından takip eden ve ona göre adım atan Erbakan cephesi ise SP lideri Kurtulmuş'un cuma günü vereceği kararının ardından hem kongre takvimini açıklayacak hem de 3 Ekim'de Erbakan'ın yapacağı geniş katılımlı kurultay toplantısı ile yol haritasını kamuoyuyla paylaşacak.

Temmuz ayındaki olaylı kongrede genel başkanlığa tekrar seçilmesine rağmen yola Erbakan cephesinin ''bırakması ya da kongreye tekrar gitmesi'' baskısı altında devam eden Kurtulmuş'un ''içeride mücadeleye devam'' kararı üzerine Erbakan cephesi Önder Sav'dan aldığı öne sürülen taktikler eşliğinde mahkemeden kayyum kararı aldırmıştı. Tüm bunlar üzerine ''partiyi bırakma ve yeni parti kurma'' şeklinde toplantılarını yoğunlaştıran Kurtulmuş'un her şeye rağmen parti içinde kalması ve kongreye gitmesi halinde ise Milli Görüş lideri Erbakan tarafının Kurtulmuş'un devam kararına karşı yeni bir hamleyle karşılık verebileceği iddia ediliyor.

Kongrede Kurtulmuş'un tekrar aday olması halinde Erbakan cephesinin ne Fatih Erbakan ile ne de emanetçi bir isimle Kurtulmuş'un karşısına çıkmayacağı, Erbakan'ın son noktayı koymak için kendisinin bizzat aday olacağı Ankara'da konuşuluyor. Şayet bunlar olmaz ve Kurtulmuş partiyi bırakırsa Ankara'da 3 Ekim'de Milli Görüş mensuplarıyla geniş katılımlı toplantı yapacak olan Erbakan'ın ''partinin sahipsiz olmadığını, iktidar hedefinin devam ettiğini, (Kurtulmuş ile yakalanan havanın dağılacağı iddialarına karşı) her şeye rağmen yükselişini sürdüreceğine yönelik motivasyon sağlayıcı konuşma yapması bekleniyor.

Kamuoyunun ''Kurtulmuş sonrası Saadet Partisi marjinalleşir'' yaklaşımına karşı Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener'in sürpriz bir şekilde partinin başına geçebileceği yada seçimlerde iki parti arasında kurulacak ittifakta doğal parti lideri gibi hareket edebileceği öne sürülüyor. Erbakan cephesinin bu hamle ile parti içinde her hangi bir tartışmayı sonlandırmak isteyeceği ve dışarıdan yapılacak eleştirilerinde önüne geçerek; ''küçülmek için değil iktidar için bunu yaptık'' demeyi hedefleyeceği iddia ediliyor. Şener'in Saadet Partisi yakınlaşması ve liderlik konusunun TP Genel Başkanı Şener'in Erbakan'ı bu tartışmalı ortamda evinde ziyaret etmiş olmasıyla daha da perçinleştiği belirtiliyor. Kurtulmuş sonrası Saadet'te Erbakan çizgisinin, partinin başına Şener gibi bir ismi getirmeyi, yada kendisiyle ittifaka giderek genel seçimlerde ''bende varım'' diyecek kadar oy almayı hedeflediği ileri sürülüyor.