Bazı sendikacılar (2)

Tatil başlamadan son yazımda, hükümetle kamu çalışanları sendikalarının toplugörüşmelerine ilişkindi (16 Ağustos). Boş laf kalabalığına dayanan sendikacılardan yakınmıştım.


Tatil başlamadan son yazımda, hükümetle kamu çalışanları sendikalarının toplugörüşmelerine ilişkindi (16 Ağustos). Boş laf kalabalığına dayanan sendikacılardan yakınmıştım.
Dün sabaha karşı, hükümet’le Memur-Sen ‘Toplu Görüşme Tutanağı’ (TGT)’nı imzaladılar. Anlaşmanın esaslarını haberlerde okuyacaksınız. Özetle, memur ücretleri yüzde 15’in üzerinde artacak, kamu personelinin işveren ilişkileriyle ilgili birçok husus üzerinde çalışmalar devam edecek, Meclis’e sunulmuş bulunan kanun tasarısı izlenecektir. 
Memur-Sen dışında yetkili üç sendikadan biri olan KESK son oturuma girmeden toplantıyı terk etmiştir. Toplantıya giren Kamu-Sen de, TGT’nı imzalamadan çekilmiştir. 
Dün bu üç konfederasyonun internet sayfalarında, TGT hakkında görüşleri açıklanmıştır.
Anlaşmayı sağlayan Memur-Sen’in sayfasında, Bakan’ın ve sendika başkanı Ahmet Güleryüz’ün, mutabakat metnini açıklayan sözlerine yer verilmiştir.
Kamu-Sen Başkanı Bircan Akyıldız internet sayfasında, TGT’nda yazılı hususları değiştirerek anlatmakta, düşük ücretliye diğerlerine göre daha çok oranda zam anlamına gelen, ‘seyyanen zam’ önerisini savunmaktadır.  Sonuçta Kamu-Sen için, ‘2010 yılı toplu görüşmeleri uzlaşmazlıkla sona ermiştir’. Başkan Akyıldız, kendi anlayışlarına ters gelişmeler de olsa, ‘toplu görüşmelerin son anına kadar masada’ kalması ve ‘kamu görevlilerinin haklarının geliştirilmesi noktasında kararlılığını ve iradesini’ göstermesi saygıdeğer bir davranıştır.
Diğer yetkili sendika KESK, başından beri tutarsızlığını sürdürmektedir ve son toplantıya da katılmamıştır. Dünkü açıklamasına başlarken, TGT’nı imzalayan sendikayı, Memur-Sen’i, ‘hükümetin sendikası’ olarak nitelendirmekte, kendine göre aşağılamaktadır!
KESK Başkanı Sami Evren için son toplugörüşmeler, ‘sabahlara kadar süren ricalaşma’dır. Sabahlara kadar süren ‘görüşme’ bir sendikacı için övgü değil midir? Sayın Evren, Memur-Sen Genel Başkanı’nın Başbakan’la, ‘özel bir görüşme yapmasını’ niçin ve nasıl toplu görüşmelere ‘şaibe düşürdüğünü’ söyleyebilmektedir? Sendika başkanı başbakanla görüşmüş ise, iki taraf da doğru bir iş yapmıştır, bunun neresi yanlıştır anlayamadım! 
Sayın Evren, çözüm için, ‘grevli toplu sözleşme hakkımızın hayata geçirilmesi için’ mücadeleyi önermekte ve bütün kamu personelini sendikasına davet etmektedir.
Memurların ‘toplusözleşme’ yapması için halkoylamasında anayasa değişikliği kabul edilmelidir. KESK başkanı bunu mu istemektedir? Bu sonucu beklediğini hiç sanmıyorum!
Sayın Evren’in görüşmelerin başından beri tutumu, işçileri sendikalara davet sonucunu vermez, onları sendikalardan iter! Son aylarda bunların birçok örneğini izledik.
Ben elli yıldan beri, Türk sendikacılığını yücelten ve güçlendiren birçok sendika lideri tanıdım; hiçbiri Sami Evren’e benzemiyordu!