Taş Atan Çocuklar Yasası

Adana'da, okul çıkışı arkadaşları ile birlikte futbol maçı yapmaya giderken sokak gösterisinin ortasında kalan ve polisin attığı göz yaşartıcı bomba yüzünden gözleri yaşardığı için eylemci sanılarak gözaltına alınıp tutuklanan ve 7 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılan 15 yaşındaki Ahmet A

Adana'da, okul çıkışı arkadaşları ile birlikte futbol maçı yapmaya giderken sokak gösterisinin ortasında kalan ve polisin attığı göz yaşartıcı bomba yüzünden gözleri yaşardığı için eylemci sanılarak gözaltına alınıp tutuklanan ve 7 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılan 15 yaşındaki Ahmet A.'nın cezaevine girme korkusu, "Taş Atan Çocuklar" yasasının yürürlüğe girmesiyle sona erdi. Bugüne kadar yeniden cezaevine gireceği korkusuyla yaşadığını söyleyen Ahmet A., "Bu yasa çıkmadan önce tekrar
cezaevine gireceğim diye korkuyordum. Ama bu yasanın çıkmasıyla birlikte cezam affedildi. Şimdi okuluma kaldığım yerden devam edip elektrik mühendisi olacağım" dedi.
Kamuoyunda "Taş atan çocuklarla ilgili düzenleme" olarak bilinen Terörle Mücadele Kanunu (TMK) mağduru çocukların mağduriyetlerinin giderilmesi amacıyla ilgili TMK ve bazı kanunlarda değişiklik öngören yasanın yürürlüğe girmesi mağdur olan çocukları ve ailelerini sevindirdi.
14 Aralık 2009 da DTP'nin kapatılmasını protesto eden çoğu çocuk onlarca gösterici Dağlıoğlu Mahallesi'nde eylem yaparak polise taş ve molotof kokteyli attı. Eylem saatinde okuldan çıktıktan sonra nenesinin evine giden Ahmet A., futbol topunu alarak arkadaşlarıyla birlikte maç yapacakları yere doğru yürüyüşe geçti. Polisin göstericileri dağıtmak için attığı gaz bombasının ortasında kalan Ahmet A. ve arkadaşlarının gözleri yanarak yaşarmaya başladı. 5 kişilik çocuk grubunu gören polis eylemci
olduklarını düşünerek durmalarını istedi. Arkadaşları korkuyla kaçarken Ahmet A., elindeki futbol topuyla durdu ve polis tarafından yakalandı. Suçsuz olduğunu anlatmaya çalışan Ahmet A., akrep adı verilen aracın içine konularak gözaltına alındı. Çıkarıldığı mahkeme tarafından da tutuklanan Ahmet A., bir anda kendini cezaevinde buldu. 4 ay 5 gün cezaevinde kalan Ahmet A., tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilip özgürlüğüne kavuştu. Ahmet A., bu arada süren yargılamanın ardından 7 yıl 1 ay hapis
cezasına çarptırıldı.
Cezaevinde kaldığı süre boyunca derslerine çalışan Ahmet A., devamsızlığına rağmen büyük bir başarı göstererek sınıfını geçmeyi başardı. Liseye gitmeye hazırlanan ve elektrik mühendisi olmak için çalışan Ahmet A.'nın her gün yaşadığı yeniden cezaevine girme korkusu, yeni çıkan yasa ile sona erdi. Suçsuz yere tutuklanıp ceza aldığını söyleyen Ahmet A., "Arkadaşlarımla maç oynamaya gidiyordum dememe rağmen gözlerim yaşardığı için gözaltına alındım. Cezaevinde 4 ay 5 gün yattıktan sonra tutuksuz
yargılanmak üzere serbest kaldım. Mahkeme sonunda 7 yıl bir ay hüküm giydim. Polise ben taş atmadım hiç suçum yoktu gözlerim yaşardığı için biber gazından etkilendiğim için polis beni almıştı" dedi.
"Taş atan çocuklar" yasasının çıkmasından dolayı çok mutlu olduğunu söyleyen Ahmet A., şunları söyledi: "Bu yasa sayesinde, herkes ailesine kavuştu. Bu yasa çıkmadan önce tekrar cezaevine gireceğim diye korkuyordum. Ama bu yasanın çıkmasıyla birlikte cezam affedildi. Şimdi okuluma kaldığım yerden devam edip elektrik mühendisi olacağım."
Yasanın çıkarılmasından dolayı yaşadığı duyguyu kelimelerle ifade etmenin mümkün olmadığını anlatan baba Hayrettin A. (39) da, "Bu çocukların affedilmesi çok sevindirici bir olay. İnşallah bu yasayla Türkiye'nin önü daha aydınlık olur. Bu yasayı çıkaran Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve yasayı onaylayan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e teşekkür ediyorum. Çok güzel bir şey anlatamıyorum çok mutluyuz" diye konuştu.
Çocukların cezaevine girmesinden en fazla annelerin etkilendiğini, oğlunun yeniden cezaevine gireceği korkusuyla ruh sağlığının bozulduğunu ve psikolojik destek aldığını belirten dört çocuk annesi Gülseren A. (32), şunları söyledi: "Yasanın çıkması bizi çok sevindirdi. Çocuklar 15 yaşında cezaevine girdi annelerin babaların yürekleri yandı. Bu olay hem anneleri hem babaları hem de çocukları sevindirdi. Umarım bir daha böyle bir olay yaşanmaz. Çocuklar okullarına devam eder, anneleri de gözyaşı dökmez.
Çocuklar okur ve meslek sahibi olur. Bir annenin en çok istediği de bu. Bu yasayı çıkarandan Allah razı olsun. Yüreğimize su serpildi çok sevindik. Artık mutluluk gözyaşları döküyoruz. Önceleri acıyla evlat hasretiyle yanıyorduk. O hasret gitti artık içimizden çok şükür. Hiçbir evladın başına gelmesin. Hiçbir annenin yüreği yanmasın."
(FK-HO-Y)