Davutoğlu Kabil Konferansını Değerlendirdi Kabil

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin Afganistan'a çok çeşitli alanlarda destek olduğunu ve olmaya devam edeceğini söyleyerek, ulusal uzlaşı faaliyetlerine de katkıda bulunduklarını kaydetti.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin Afganistan'a çok çeşitli alanlarda destek olduğunu ve olmaya devam edeceğini söyleyerek, ulusal uzlaşı faaliyetlerine de katkıda bulunduklarını kaydetti.
Kabil konferansı için Afganistan'da bulunan Davutoğlu, Türk basın mensuplarına konferansı, Türkiye'nin Afganistan sorununa bakışını ve gündemdeki diğer konuları değerlendirdi.
Türkiye'nin Afganistan'da NATO ve ISAF'ın parçası olarak bulunduğunu, ancak Türkiye'nin mevcudiyetinin herhangi bir NATO üyesininkinden farklı özelliği olduğunu söyleyen Davutoğlu, Türkiye'nin Afganistan'ın güvenlik ve istikrarını kendi güvenlik ve istikrarı olarak gördüğünü kaydetti.
Bakan Davutoğlu, iki ülke arasında bir kader birliği bulunduğunu, Afgan halkının en sıcak baktığı ülkenin Türkiye olduğunu hatırlatarak, Türkiye'nin 2005'ten bu yana Afganistan için 250 milyon dolar harcadığını ve bu miktarın cumhuriyet tarihinde tek bir konuda yapılan en büyük maddi destek olduğunu belirtti.
Davutoğlu, Afganistan'a gerek siyasi gerekse askeri ve ekonomik alanlarda çok çeşitli açılardan destek verildiğini söyleyerek, siyasi destek çerçevesinde bu ülkedeki ulusal uzlaşı faaliyetlerine ciddi katkı sağladıklarını, bölgesel olarak da Afganistan'ın bölgesel entegrasyonuna katkıda bulunduklarını anlattı. 2007 yılında başlatılan Türkiye-Afganistan-Pakistan üçlü zirvesini bölgesel katkıya örnek olarak veren Davutoğlu, eskiden birbirine düşman olan iki ülkenin devlet başkanlarının ilk el sıkışmasının bu üçlü zirve çerçevesinde Ankara'da gerçekleştiğine işaret etti.
Bölgesel ekonomik işbirliği toplantısı RECCA'nın Kasım ayında Türkiye'de yapılacağını söyleyen Davutoğlu, Aralık ayında da üçlü zirvenin ve komşu ülkelerin de katılacağı bölgesel toplantının yine Türkiye'de gerçekleştirileceğini bildirdi.
Davutoğlu, uluslararası Kabil konferansının sembolik önemde olduğunu ifade ederek, 70'e yakın devlet ve uluslararası örgüt temsilcisinin, 47 dışişleri bakanının konferansa katılmasının uluslararası toplumun bu ülkeye ilgisini gösterdiğini kaydetti.
Afganistan'daki ulusal uzlaşı faaliyetlerine yaptıkları katkının hatırlatılması üzerine Davutoğlu, herhangi bir çözümde o ülkenin bütün insanlarını kuşatıcı faaliyetlerde bulunulması gerektiğini söyleyerek, şiddet yanlıları ve El Kaide hariç Afgan halkının tümünün siyasi sürece katılımını sağlamak gerektiğini bildirdi. "Öyle yollar ve yöntemler bulmak lazım ki o insanlar bu sorumluluğun bir parçası haline gelsin" diye konuşan Davutoğlu, aksi takdirde çatışma ortamı içinden çıkılamayacağını kaydetti. Davutoğlu, geçtiğimiz aylarda Afganistan'da toplanan Jirga'da ulusal uzlaşı konusunda yardımcı olabilecek ülkeler olarak Türkiye ve Suudi Arabistan'ın adının geçtiğini hatırlatarak, Afganistan'ı bir başarı hikayesine çevirmek gerektiğini kaydetti.

-İKİLİ GÖRÜŞMELER-

Davutoğlu, Kabil konferansı çerçevesinde bazı ikili görüşmeler de yaptı.
Bu çerçevede, İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki ve P5 1'in (BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya) temsilcisi durumundaki AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ile biraraya geldiğini açıklayan Davutoğlu, bugün bu iki yetkiliyle birbirleriyle görüşmeleri sürecinde görüş alış verişinde bulunduğunu anlattı.
Ashton en son İran Ulusal Yüksek Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri ve Nükleer Başmüzakereci Said Celili'ye gönderdiği mektupta, Celili'nin diyaloğu yeniden başlatma isteğinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, görüşmenin yeri ve zamanının karşılıklı belirlenmesi önerisinde bulunmuştu.
Davutoğlu, Ashton-Celili görüşmesinin bir an önce yapılmasını arzu ettiklerini söyleyerek, bundan sonraki sürecin İran için kararlaştırılan yaptırım kararlarının AB tarafından uygulanmasına ilişkin çok fazla olumsuzluk olmaz ise iki kulvarda yürümesini istediklerini, bunun birincisinin Ashton-Celili görüşmesinin olması, ikincisinin de Tahran anlaşması temelinde müzakerelerin sürmesi olduğunu kaydetti.
NATO Genel Sekreteri Rasmussen ile görüşmesinde yardımcılığı için Büyükelçi Hüseyin Diriöz'ün seçilmesinden dolayı teşekkür ettiğini belirten Davutoğlu, Rasmussen ile AB Savunma ve Güvenlik Politikası konusunda NATO-AB işbirliği alanında atılması gereken adımları ele aldıklarını kaydetti.
Davutoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile de kısa bir süre görüştüğünü söyleyerek, birkaç gece önce yapılan kızının düğünü nedeniyle Clinton'ın tebrik mesajı gönderdiğini, kendisinin de Chelsea Clinton'a düğün hediyesi getirdiğini anlattı.

20.07.2010 22:49:05