'İrtica İle Mücadele Eylem Planı' Davası Ertelendi İstanbul
'İrtica ile Mücadele Eylem Planı' davasının tutuklu sanığı Kurmay Albay Dursun Çiçek, çapraz sorgusunda savcılar Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın'ın sorularını yanıtladı.
' İrtica ile Mücadele Eylem Planı ' davasının tutuklu sanığı Kurmay Albay Dursun Çiçek , çapraz sorgusunda savcılar Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın ' ın sorularını yanıtladı .
İstanbul 13 . Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada , Çiçek ' in daha önce alınan ifadelerinin okunmasının ardından çapraz sorgusuna geçildi .
Savcı Pekgüzel ' in , ' Sahte olduğunu iddia ettiğiniz belgenin fotokopisi , hiç tanımadığınızı söylediğiniz sanık avukat Serdar Öztürk ' ün bürosunda bulundu . Belge ve Serdar Öztürk ile ilgili ne gibi hukuku işlemler yaptınız ' sorusuna Çiçek , ' Belgeyi hazırlayanlar hakkında askeri savcılara ve soruşturma savcısına suç duyurusunda bulundum ' yanıtını verdi .
Çiçek , belgeden haberi olmadığını ve görmediğini söylediği için sanık emekli subay Serdar Öztürk hakkında herhangi bir suç duyurusunda bulunmadığını ifade etti .
Pekgüzel ' in , imzasını neden değiştirdiği yönündeki sorusuna karşılık Çiçek , ' Sahte belge yayınlandıktan sonra imzam taklit edilebilir düşüncesiyle güvenlik derecesini geliştirmek gereği duydum . Taklidini zorlaştırmak için yaptım . Her ay farklı renkli kalemler kullandım . Aynı duruma düşmemek için yeni tedbirler aldım ' diye konuştu .
Çiçek , belgenin yayınlandığı 12 Haziran 2009 tarihi itibariyle soruşturmanın başladığını , evrak dolapları ve bilgisayarların açılmadığını , Genelkurmay Bilgi Destek Dairesinde herhangi bir imha işlemi yapılmadığını söyledi .
Savcının , ' Hasmınız var mı? ' sorusuna Çiçek , ' Ben insanları seven , bilgi ve sevginin paylaşıldıkça artacağını düşünenlerdenim . Bu nedenle hasmım yok ' yanıtını verdi .
Pekgüzel ' in , ' Erzincan ' a hiç gitmediğinizi söylediniz . Erzurum ' daki dosyadaki sanıklardan tanıdığınız var mı? ' sorusunu , ' Tanıdığım yok ' şeklinde yanıtlayan Çiçek , ' 2003 ' te bir tatil dönüşü Erzincan ' da ordu evi bahçesinde mola verdik . Ondan sonra hiç yolum düşmedi ' dedi .
Evi ve arabasının ne zaman arandığı ve özel bir bilgisayarı olup olmadığı sorulan Çiçek , ' Olaydan 5 gün sonra arama yapıldı . 5 saat sürdü . 15 gün sonra , sahte belgeyle ilgili olarak bir bulgunun , delilin olmadığına dair tutanak verildi . Kendime ait özel bir bilgisayarım yok . Ancak iş yerinde maillerime bakamadığım için , evde kızımın bilgisayarında maillerime bakıyordum ' şeklinde konuştu .
Çiçek , tutuklu sanık Ufuk Akkaya ' yı da hiç tanımadığını belirterek , Akkaya ' ya herhangi bir bilgi aktarmasının da söz konusu olmadığını söyledi .
Savcı Nihat Taşkın ' ın , ' Aydınlık Dergisi ' nde sizin lehinize yazılar yazıldı . Daha önceden içinize kapanık olduğunuz ve dincilerle ilişkide olduğunuz şeklinde bir yazı yayınlandı . Bu dergiye hiç röportaj verdiniz mi? ' sorusu üzerine Çiçek , bu yazıyı okuduğunu ve gülerek karşıladığını söyledi . Çiçek , ' Bir iftira olarak değerlendirdim . O dergiye hiç röportaj vermedim ' diye konuştu .
Savcıların Çiçek ' e sorularını yöneltmesinin ardından Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün , diğer sanıkların tahliyeye yönelik taleplerini aldı . Tutuklu sanıklar Ufuk Akkaya ve Deniz Yıldırım , tahliyelerini istedi .
Tutuklu sanık avukat Serdar Öztürk ' ün avukatı Hasan Gürbüz de müvekkilinin , ikinci ' Ergenekon ' davasının tutuklu sanığı Levent Göktaş ' ın avukatı olduğu için bu davada yargılandığını belirterek , ' Avukatlık görevini yaptığı için şu anda sanıktır . Bu soruşturma ve kovuşturma aşamasında görev yapıp soruşturma geçiren avukat sayısı 10 ' u geçti ' diye konuştu .
Mahkeme Heyeti Başkanı Şengün , talepleri değerlendirmek üzere duruşmaya ara verdi .
-BAŞKAN ŞENGÜN ' DEN KARŞI OY-
Mahkeme heyeti tarafından alınan ara karalar , üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu tarafından açıklandı .
Buna göre , Çiçek ' in taleplerinin savunması alındıktan sonra değerlendirilmesine karar veren mahkeme heyeti , sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek , duruşmayı 5 Temmuz Pazartesi gününe erteledi .
Ancak , Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün , tutuklu sanıklar Dursun Çiçek , Serdar Öztürk , Deniz Yıldırım ve Ufuk Akkaya ' nın , ' isnat olunan suçların vasıf ve mahiyeti , dosyaya yansıyan delil durumları , isnat olunan suçun vasfının değişme ihtimali , sanıkların sosyal konumları , sabit ikametgah sahibi olmaları , kaçma ve saklanma şüpheleri bulunmaması , delillerin bu aşamada saklanması ve yok edilmesi yönünde herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmamasını ' gerekçe göstererek , tahliye edilmeleri yönünde karşı oy kullandı .
Şengün , Çiçek ' in ayrıca , savunmasındaki anlatımları da dikkate alındığında tahliye edilmesi gerektiğini belirtti .
02 . 07 . 2010 18 : 17 : 02
İstanbul 13 . Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada , Çiçek ' in daha önce alınan ifadelerinin okunmasının ardından çapraz sorgusuna geçildi .
Savcı Pekgüzel ' in , ' Sahte olduğunu iddia ettiğiniz belgenin fotokopisi , hiç tanımadığınızı söylediğiniz sanık avukat Serdar Öztürk ' ün bürosunda bulundu . Belge ve Serdar Öztürk ile ilgili ne gibi hukuku işlemler yaptınız ' sorusuna Çiçek , ' Belgeyi hazırlayanlar hakkında askeri savcılara ve soruşturma savcısına suç duyurusunda bulundum ' yanıtını verdi .
Çiçek , belgeden haberi olmadığını ve görmediğini söylediği için sanık emekli subay Serdar Öztürk hakkında herhangi bir suç duyurusunda bulunmadığını ifade etti .
Pekgüzel ' in , imzasını neden değiştirdiği yönündeki sorusuna karşılık Çiçek , ' Sahte belge yayınlandıktan sonra imzam taklit edilebilir düşüncesiyle güvenlik derecesini geliştirmek gereği duydum . Taklidini zorlaştırmak için yaptım . Her ay farklı renkli kalemler kullandım . Aynı duruma düşmemek için yeni tedbirler aldım ' diye konuştu .
Çiçek , belgenin yayınlandığı 12 Haziran 2009 tarihi itibariyle soruşturmanın başladığını , evrak dolapları ve bilgisayarların açılmadığını , Genelkurmay Bilgi Destek Dairesinde herhangi bir imha işlemi yapılmadığını söyledi .
Savcının , ' Hasmınız var mı? ' sorusuna Çiçek , ' Ben insanları seven , bilgi ve sevginin paylaşıldıkça artacağını düşünenlerdenim . Bu nedenle hasmım yok ' yanıtını verdi .
Pekgüzel ' in , ' Erzincan ' a hiç gitmediğinizi söylediniz . Erzurum ' daki dosyadaki sanıklardan tanıdığınız var mı? ' sorusunu , ' Tanıdığım yok ' şeklinde yanıtlayan Çiçek , ' 2003 ' te bir tatil dönüşü Erzincan ' da ordu evi bahçesinde mola verdik . Ondan sonra hiç yolum düşmedi ' dedi .
Evi ve arabasının ne zaman arandığı ve özel bir bilgisayarı olup olmadığı sorulan Çiçek , ' Olaydan 5 gün sonra arama yapıldı . 5 saat sürdü . 15 gün sonra , sahte belgeyle ilgili olarak bir bulgunun , delilin olmadığına dair tutanak verildi . Kendime ait özel bir bilgisayarım yok . Ancak iş yerinde maillerime bakamadığım için , evde kızımın bilgisayarında maillerime bakıyordum ' şeklinde konuştu .
Çiçek , tutuklu sanık Ufuk Akkaya ' yı da hiç tanımadığını belirterek , Akkaya ' ya herhangi bir bilgi aktarmasının da söz konusu olmadığını söyledi .
Savcı Nihat Taşkın ' ın , ' Aydınlık Dergisi ' nde sizin lehinize yazılar yazıldı . Daha önceden içinize kapanık olduğunuz ve dincilerle ilişkide olduğunuz şeklinde bir yazı yayınlandı . Bu dergiye hiç röportaj verdiniz mi? ' sorusu üzerine Çiçek , bu yazıyı okuduğunu ve gülerek karşıladığını söyledi . Çiçek , ' Bir iftira olarak değerlendirdim . O dergiye hiç röportaj vermedim ' diye konuştu .
Savcıların Çiçek ' e sorularını yöneltmesinin ardından Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün , diğer sanıkların tahliyeye yönelik taleplerini aldı . Tutuklu sanıklar Ufuk Akkaya ve Deniz Yıldırım , tahliyelerini istedi .
Tutuklu sanık avukat Serdar Öztürk ' ün avukatı Hasan Gürbüz de müvekkilinin , ikinci ' Ergenekon ' davasının tutuklu sanığı Levent Göktaş ' ın avukatı olduğu için bu davada yargılandığını belirterek , ' Avukatlık görevini yaptığı için şu anda sanıktır . Bu soruşturma ve kovuşturma aşamasında görev yapıp soruşturma geçiren avukat sayısı 10 ' u geçti ' diye konuştu .
Mahkeme Heyeti Başkanı Şengün , talepleri değerlendirmek üzere duruşmaya ara verdi .
-BAŞKAN ŞENGÜN ' DEN KARŞI OY-
Mahkeme heyeti tarafından alınan ara karalar , üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu tarafından açıklandı .
Buna göre , Çiçek ' in taleplerinin savunması alındıktan sonra değerlendirilmesine karar veren mahkeme heyeti , sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek , duruşmayı 5 Temmuz Pazartesi gününe erteledi .
Ancak , Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün , tutuklu sanıklar Dursun Çiçek , Serdar Öztürk , Deniz Yıldırım ve Ufuk Akkaya ' nın , ' isnat olunan suçların vasıf ve mahiyeti , dosyaya yansıyan delil durumları , isnat olunan suçun vasfının değişme ihtimali , sanıkların sosyal konumları , sabit ikametgah sahibi olmaları , kaçma ve saklanma şüpheleri bulunmaması , delillerin bu aşamada saklanması ve yok edilmesi yönünde herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmamasını ' gerekçe göstererek , tahliye edilmeleri yönünde karşı oy kullandı .
Şengün , Çiçek ' in ayrıca , savunmasındaki anlatımları da dikkate alındığında tahliye edilmesi gerektiğini belirtti .
02 . 07 . 2010 18 : 17 : 02