Kürt aydınlar BDP'ye sert çıktı
Kürt Demokratlar Arayış grubu üyeleri BDP'yi aklını ve vicdanını askıya almakla suçladı.
BDP'NİN KARŞI ÇIKMASINA ANLAM VEREMİYORUZ
Anayasa değişiklik paketine boykot çağrısı yapan Barış ve Demokrasi Partisi'ne (BDP) Kürt aydınlar sert tepki gösterdi. Diyarbakır'da akademisyen ve yazarlardan oluşan Lêgerîna Kurdên Demokrat (Kürt Demokratlar Arayış) grubu adına açıklama yapan eski Hak-Par Genel Başkanı Sertaç Bucak, statükodan yana tavır alan CHP ve MHP'nin tavrına şaşırmadıklarını ancak darbe anayasasında önemli değişiklikler yapan düzenlemelere BDP'nin karşı çıkmasına bir anlam veremediklerini söyledi.
ÇOK ÖNEMLİ DEĞİŞİKLİKLER
Anayasa Değişiklik Paketi’ nin Kürtlerin temel taleplerini karşılamamakla birlikte ileri bir adım olduğunu ve TBMM’den geçmesi gerektiğini ifade eden Bucak şöyle konuştu;
"Doğru olan sivil ve demokratik bir anayasa yapmaktı. Buna rağmen mevcut paket, askeri yargı alanın daraltılması ve artık sivilleri yargılayamaması, darbeci girişimlerin her halukarda sivil mahkemelerde yargılanmasının yolunu açıyor. Denetim dışı bırakılan bazı İdari kararlar yargı denetimine açılıyor. Memurlara toplu Sözleşme hakkı getiriliyor. Grev hakkının genişletiliyor. Siyasi Parti Kapatma davalarında milletvekilliğinin düşmesi kalkıyor. Kadınlar, yaşlılar , engelliler ve çocuklar açısından pozitif ayırımcılık kabul ediliyor. Anayasa Mahkemesinin ve HSYK’nun yapısının değiştirilmesi ve üye kompozisyonunun daha meşru ve demokratik yöntemle tespit edilmesi mümkün hale geliyor. AB İlerleme Raporlarında da talep edilen “Ombdusman”lık sistemi getiriliyor. Geçici 15.madde kaldırılarak 12 Eylül darbecilerinin yargılanma muafiyetinin kaldırılması gibi çok önemli değişiklikler öngörülüyor" dedi.
SİSTEMİN CÜBBELİ ASKERLERİ
Yargının siyasallaşması eleştrilerine katılmadıklarını söyleyen Bucak, askeri - sivil elitlerin büyük bir telaş ve korku içinde olduklarını, bundan dolayı bu değişikliklere karşı çıktıklarını söyledi. En çok karşı çıktıkılan maddelerin Yargı İdaresinin ve Anayasa Mahkemesinin kompozisyonunu değiştiren düzenlemeler olduğuna dikkat çeken Bucak, "Hak, hukuk, özgürlük kavramlarını görmezden gelen , vatandaşı değil devleti korumayı esas alan , Siyasi Parti Kapatma davalarında , Cumhurbaşkanlığı seçimi davasında , Başörtüsü davasında , Savcı Ferhat Sarıkaya meselesinde , savcı Cihaner davasında ve benzeri bir çok davada görüldüğü gibi hukuk yerine resmi ideolojiyi esas alan sistemin cüppeli askerlerine dönüşmüş yargıdır. Türkiye mevcut yargı sistemiyle asla demokratik değişimleri gerçekleştiremez. Daha ileri demokratik düzenlemelerin önünde bariyere dönüşmüş mevcut yargı sisteminin, muhakkak değişmesi gerekir" şeklinde konuştu.
BDP AKLINI VE VİCDANINI ASKIYA ALMIŞ
Vesayetin ve statükonun savunuculuğunu yapan CHP ve MHP'nin “hayır” cephesinde yer almasının şaşırtmadığını ancak aklını ve vicdanını askıya alan Barış ve Demokrasi Partisi'nin boykot çağrısının anlaşılmaz olduğunu belirten Bucak, "BDP, tabanının sesine kulak vermiyor. Siyasetten kaçıyor. Kürt Sorununun sivilleşme , İnsan Hakları ve Demokrasi ile doğrudan ilgilidir. Türkiye’nin demokrasi sorunu sadece Türkiye Kürtlerini değil dünyadaki tüm Kürtleri ve dünyadaki tüm demokrasi güçlerini ilgilendirmektedir' şeklinde konuştu.
"TÜM KÜRTLERİ EVET OYU VERMEYE ÇAĞIRIYORUZ"
Bucak Tüm demokratik güçleri, statükonun mağduru olan herkesi ve tüm Kürt halkını referandumda "Evet" demeye çağıran Bucak, gerekçelerini şöyle sıraladı:
"12 Eylül askeri darbe anayasasının tümden kaldırılması yönünde önemli bir adım olduğu için, vesayetçi rejimde önemli gedikler açacağı için, demokratikleşmeye dair her girişimi önemsediğimiz ve desteklemek gerektiğine inandığımız için, 86 yıllık devlet politikasının birinci derecede mağduru Kürt halkı olduğu için başta halkımız olmak üzere tüm demokrasi güçlerini , statükonun mağduru herkesi 12 Eylül 2010 günü yapılacak Referandumunda Anayasa Paketine Evet oyu vermeye çağırıyoruz"
ensonhaber
Anayasa değişiklik paketine boykot çağrısı yapan Barış ve Demokrasi Partisi'ne (BDP) Kürt aydınlar sert tepki gösterdi. Diyarbakır'da akademisyen ve yazarlardan oluşan Lêgerîna Kurdên Demokrat (Kürt Demokratlar Arayış) grubu adına açıklama yapan eski Hak-Par Genel Başkanı Sertaç Bucak, statükodan yana tavır alan CHP ve MHP'nin tavrına şaşırmadıklarını ancak darbe anayasasında önemli değişiklikler yapan düzenlemelere BDP'nin karşı çıkmasına bir anlam veremediklerini söyledi.
ÇOK ÖNEMLİ DEĞİŞİKLİKLER
Anayasa Değişiklik Paketi’ nin Kürtlerin temel taleplerini karşılamamakla birlikte ileri bir adım olduğunu ve TBMM’den geçmesi gerektiğini ifade eden Bucak şöyle konuştu;
"Doğru olan sivil ve demokratik bir anayasa yapmaktı. Buna rağmen mevcut paket, askeri yargı alanın daraltılması ve artık sivilleri yargılayamaması, darbeci girişimlerin her halukarda sivil mahkemelerde yargılanmasının yolunu açıyor. Denetim dışı bırakılan bazı İdari kararlar yargı denetimine açılıyor. Memurlara toplu Sözleşme hakkı getiriliyor. Grev hakkının genişletiliyor. Siyasi Parti Kapatma davalarında milletvekilliğinin düşmesi kalkıyor. Kadınlar, yaşlılar , engelliler ve çocuklar açısından pozitif ayırımcılık kabul ediliyor. Anayasa Mahkemesinin ve HSYK’nun yapısının değiştirilmesi ve üye kompozisyonunun daha meşru ve demokratik yöntemle tespit edilmesi mümkün hale geliyor. AB İlerleme Raporlarında da talep edilen “Ombdusman”lık sistemi getiriliyor. Geçici 15.madde kaldırılarak 12 Eylül darbecilerinin yargılanma muafiyetinin kaldırılması gibi çok önemli değişiklikler öngörülüyor" dedi.
SİSTEMİN CÜBBELİ ASKERLERİ
Yargının siyasallaşması eleştrilerine katılmadıklarını söyleyen Bucak, askeri - sivil elitlerin büyük bir telaş ve korku içinde olduklarını, bundan dolayı bu değişikliklere karşı çıktıklarını söyledi. En çok karşı çıktıkılan maddelerin Yargı İdaresinin ve Anayasa Mahkemesinin kompozisyonunu değiştiren düzenlemeler olduğuna dikkat çeken Bucak, "Hak, hukuk, özgürlük kavramlarını görmezden gelen , vatandaşı değil devleti korumayı esas alan , Siyasi Parti Kapatma davalarında , Cumhurbaşkanlığı seçimi davasında , Başörtüsü davasında , Savcı Ferhat Sarıkaya meselesinde , savcı Cihaner davasında ve benzeri bir çok davada görüldüğü gibi hukuk yerine resmi ideolojiyi esas alan sistemin cüppeli askerlerine dönüşmüş yargıdır. Türkiye mevcut yargı sistemiyle asla demokratik değişimleri gerçekleştiremez. Daha ileri demokratik düzenlemelerin önünde bariyere dönüşmüş mevcut yargı sisteminin, muhakkak değişmesi gerekir" şeklinde konuştu.
BDP AKLINI VE VİCDANINI ASKIYA ALMIŞ
Vesayetin ve statükonun savunuculuğunu yapan CHP ve MHP'nin “hayır” cephesinde yer almasının şaşırtmadığını ancak aklını ve vicdanını askıya alan Barış ve Demokrasi Partisi'nin boykot çağrısının anlaşılmaz olduğunu belirten Bucak, "BDP, tabanının sesine kulak vermiyor. Siyasetten kaçıyor. Kürt Sorununun sivilleşme , İnsan Hakları ve Demokrasi ile doğrudan ilgilidir. Türkiye’nin demokrasi sorunu sadece Türkiye Kürtlerini değil dünyadaki tüm Kürtleri ve dünyadaki tüm demokrasi güçlerini ilgilendirmektedir' şeklinde konuştu.
"TÜM KÜRTLERİ EVET OYU VERMEYE ÇAĞIRIYORUZ"
Bucak Tüm demokratik güçleri, statükonun mağduru olan herkesi ve tüm Kürt halkını referandumda "Evet" demeye çağıran Bucak, gerekçelerini şöyle sıraladı:
"12 Eylül askeri darbe anayasasının tümden kaldırılması yönünde önemli bir adım olduğu için, vesayetçi rejimde önemli gedikler açacağı için, demokratikleşmeye dair her girişimi önemsediğimiz ve desteklemek gerektiğine inandığımız için, 86 yıllık devlet politikasının birinci derecede mağduru Kürt halkı olduğu için başta halkımız olmak üzere tüm demokrasi güçlerini , statükonun mağduru herkesi 12 Eylül 2010 günü yapılacak Referandumunda Anayasa Paketine Evet oyu vermeye çağırıyoruz"
ensonhaber