Devlet Bakanı Bağış'ın 'Avrupa Günü' Mesajı

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, bazı Avrupa Birliği üyesi ülkeler tarafından Türkiye'nin motivasyonunu kıracak haksız ve mesnetsiz birtakım yaklaşımlarla karşılaştıklarını belirterek, "Ancak bu yaklaşımların bizim daha zengin, daha demokratik ve müreffeh bir Türkiye'de yaşamamızı engellemesine izin vermemeliyiz, veremeyiz

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, bazı Avrupa Birliği üyesi ülkeler tarafından Türkiye'nin motivasyonunu kıracak haksız ve mesnetsiz birtakım yaklaşımlarla karşılaştıklarını belirterek, "Ancak bu yaklaşımların bizim daha zengin, daha demokratik ve müreffeh bir Türkiye'de yaşamamızı engellemesine izin vermemeliyiz, veremeyiz. Görülüyor ki yolun sonu aydınlıktır. Türkiye, geniş Avrupa ailesinin tabii bir üyesidir ve Türkiyesiz bir Avrupa Birliği eksik kalacaktır" dedi.
Bağış, Avrupa Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Bağış mesajında, Avrupa Birliği'nin temel değerleri ile cumhuriyetin felsefesi ve uygulamalarının tam bir uyum içerisinde olduğunu belirterek, Avrupa Birliği fikrinin temelleri ortaya atıldığından bu yana Türkiye'nin de bu sürecin içerisinde olduğunu ve olmaya da devam edeceğini kaydetti. Avrupa Birliği üyeliğinin Türkiye için stratejik ve vazgeçilmez bir hedef olduğunu vurgulayan Bağış, şunları kaydetti:
"Türkiye'nin tarihsel yolculuğu ve bugün temsil ettiği değerler bize Avrupa Birliği'nin adresini göstermektedir. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, gelecek nesillerimize Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarma hedefini miras bırakırken, açıkça bugünkü Avrupa Birliği'ni işaret etmiştir. 50 yıl önce Avrupa Birliği'ne ilk başvurumuzu yapan demokrasi kahramanı Başbakan Adnan Menderes, o gün Türkiye'nin Avrupa'ya ilk adımını attığını söylemiştir. Türkiye ile Avrupa
Birliği ilişkilerinin hukuk temeli olan Ankara Anlaşmasına 1963 yılında imza atan İsmet İnönü, Avrupa Birliği'ni, 'Beşeriyet tarihi boyunca insan zekasının vücuda getirdiği en cesur eser' olarak tanımlamıştır. Türkiye'nin çağdaş dünyayla bütünleşmesi için en cesur adımları atan rahmetli Turgut Özal, Avrupa Birliği üyeliğimizi 'Uzun ince bir yol' şeklinde ifade etmiştir. Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği üyeliğini 'Cumhuriyetimizin ilanından sonraki en önemli çağdaşlaşma projesi'
olarak ilan ederken, Türkiye'nin bu yoldan geri dönüşü olmadığını belirtmiştir."
AK Parti Hükümeti olarak bu ilkeyle yola çıktıklarını ve tarihi adımlar atarak yarım asırlık Avrupa Birliği sürecini Türkiye ve Türk milleti için gerçek bir kazanıma dönüştürdüklerini ifade eden Bağış, 17 Aralık 2004 Brüksel Zirvesi'nde Türkiye'nin katılım müzakereleri için tarih almasının da, 3 Ekim 2005 tarihinde üyelik müzakerelerine başlaması ve bugün itibariyle 12 fasılda müzakerelerin açılmasının da AK Parti iktidarına nasip olduğunun unutulmaması gerektiğini kaydetti. Bağış, aynı şekilde
Türkiye'nin AK Parti iktidarı döneminde Avrupa Birliği üyesi olacağına inancının da tam olduğuna vurgu yaparak, "Bizim bu kararlılığımızın ardında, Türkiye'nin dünyanın en çağdaş ülkeleri arasında yerini alması, milletimizin hak ettiği bu evrensel standartlara bir an önce kavuşabilmesi yatmaktadır. Avrupa Birliği daha ileri bir demokrasi demektir. Avrupa Birliği yüksek standartlarda bir refah ve kalkınma düzeyi anlamına gelmektedir" dedi.
Avrupa Birliği müzakerelerini yürüten Türkiye'nin müzakerelere başlamadan önceki Türkiye'den çok daha demokratik, zengin ve özgür bir ülke olmasının tesadüf olarak nitelendirilemeyeceğini belirten Bağış, şunları kaydetti:
"Elbette bazı Avrupa Birliği üyesi ülkeler tarafından motivasyonumuzu kıracak haksız ve mesnetsiz birtakım yaklaşımlarla karşılaştığımız doğrudur. Ancak bu yaklaşımların bizim daha zengin, daha demokratik ve müreffeh bir Türkiye'de yaşamamızı engellemesine izin vermemeliyiz, veremeyiz. Bizim için aslolan Türkiye'nin, Avrupa Birliği üyesi ülkeler gibi çağdaş hukuk normlarını temsil eden, bağımsız ve tarafsız bir yargıya sahip olan, aynı zamanda milletimizin hak ve hukukunu teminat altına bir Anayasa'sı
olan ülke konumuna yükselmesidir. Kararlılığımız ve irademiz tamdır. Bu sürecin arkasında Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve onun liderliğindeki AK Parti hükümeti vardır."

YOLUN SONU AYNDINLIK
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de sürece olan desteğini her fırsatta ve yoğun AB gündemiyle ortaya koyduğunu, Avrupa Birliği Genel Sekreterliği'nin sürecin koordinasyonu ve ilerlemesi noktasındaki kararlı çabalarını devam ettirdiğini belirten Bağış, "Görülüyor ki yolun sonu aydınlıktır. Türkiye, geniş Avrupa ailesinin tabii bir üyesidir ve Türkiyesiz bir Avrupa Birliği eksik kalacaktır. Bu günün yurdumuzun her köşesinde bir coşku ve heyecan atmosferi içerisinde kutlanmasını milletimizden özellikle rica
ediyorum. Türkiye'nin Avrupalılığını sorgulayan çevrelere en güzel cevap esasen Avrupa Günü'nün ülkemiz ve milletimiz nezdinde uyandırdığı heyecandır. Bu bağlamda Avrupa Birliği Genel Sekreterliğimiz ve Ankara Büyükşehir Belediyemiz tarafından düzenlenecek etkinler yurdumuzun dört bir yanındaki Avrupa Günü coşkusunun da bir yansıması olacaktır. İnanıyorum ki Avrupa Birliği üyeliği yolunda Türkiye'nin ayak sesleri bir kez daha Ankara'dan bütün Avrupa'ya ulaşacaktır. 9 Mayıs Avrupa Günü'nü bir kez daha tebrik
ediyor, ülkemiz, milletimiz ve Avrupa Birliği sürecimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum" dedi.
Bağış, ayrıca Anneler Günü'nü de kutladığını kaydetti.
(MÜG-CC-Y)