Babacan, Orta Vadeli Program'a güveniyor: Türkiye'yi kriz sürecinden ayrıştırdı
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye'nin uyguladığı ekonomi politikalarıyla ekonomik kriz sürecinden ayrıştığını, ayrışmaya da de
Türk Sanayici ve İşadamları Derneği ( TÜSİAD ) ve Koç Üniversitesi ' nin organize ettiği ' İktisadi Dalgalanmalar ve Küresel Kriz ' konulu konferansa katılan Bakan Babacan , Türkiye ' nin Orta Vadeli Programı ve Mali Kuralla çok daha farklı , emniyetli ve güven veren bir ülke konumunu aldığının altını çizdi .
Avrupa ' nın ekonomik gidişatını da değerlendiren Babacan , Yunanistan ve İspanya ' nın karşı karşıya kaldığı krizlerin nedenlerinden ve yansımalarından bahsetti . Avrupa ekonomisinin Maastricht kriterleri ile kabul gören kuralların çiğnendiği sürece girdiğine dikkat çeken Babacan , şunları ifade etti :
" Avrupa ' da Yunanistan krizinin patlamasına kadar mali genişlemeye işaret ediliyordu . Bu ülkelerin yapıları göz önüne alındığında mali genişlemeyle ekonominin iyiye gidişi mümkün değildir . Böyle zamanlarda ancak ekonomik sıkılaştırmayla bir yere varılabilir . Yunanistan bakımından önemli sorunlar söz konusu . Biz , Atina ' ya ekonomik anlamda neler yapılması gerektiği hususunda görüşlerimizi sunduk . Ayrıca onlara teknik katkılar da sunacağız . Yunanistan Başbakanı Papandreu ' yla anlaşma yaptık . Bu anlamda her türlü tecrübe paylaşımına hazırız . Ekonomik krizle karşı karşıya kalan bir başka ülke de İspanya . Bu ülkenin giderleri devamlı artıyor . Yakın zamanda tek bir bankanın ülkeye maliyetinin 39 milyon Euro olduğunu gözlerimizle gördük . Sadece İspanya ve Portekiz ' de değil diğer ülkelerde de bankacılıkla ilgili riskler söz konusu . "
Başbakan Yardımcısı , Avrupa Birliği ' ni Türkiye ihracatı bağlamında önemli gördüklerini kaydetti . Bu ülkelerin kamu açığı vererek büyüdüğünü anlatan Babacan , özellikle ödemelere yansıyacak sorunların olumsuzluklarına vurgu yaptı . Asya ' nın da ABD ve Avrupa ' ya göre büyümeye açık olduğunu ancak siyasi risklere gebe kaldığını belirtti .
Birliklerin ekonomik krize karşı somut adımlar atmasını isteyen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı , " Bakın biz G-20 ülkelerinden biriyiz . Toplantılara katılıyoruz , saptamalar güzel ancak icraat yok . Somut bir adım atılmıyor . Sorunlara G-7 ' de çare ürettiklerini savunuyorlar . Bugün Türkiye , Brezilya ve Çin gibi ülkeler göz ardı edilemez . E-7 ' nin ağırlığı görmezden gelinemez . Avrupa Birliği ' ne alınması gereken somut tedbirleri anlattım . Çaresizliği ve sıkıntıları bu ülkelerin bakanlarında gördüm . Burada İspanya ve Portekiz ' in planları ilgi çekmedi . Söz konusu ülkeler tekrar plan açıklama yoluna gidecekler . İngiltere ise 6 , 5 milyarlık paket açıkladı . Bunlarla sorunun üstesinden gelmek mümkün değil . Adımlar erken atılmalı , küçük paketler ya da adımlar yerine büyük adımlar atılmalıdır . "
BOYNER : TÜRKİYE , KRİZİN YARALARINI SARMA SÜRECİNE GİRDİ
TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner de toplantıda yaptığı konuşmada , küresel ekonomik krizin 2009 ' da kendini fazlasıyla hissettirdiğinin altını çizdi . " Türkiye krizin yaralarını sarma sürecine girdi . " diyen Boyner , " Geçen sene yüzde 4 , 7 küçülen ekonomimiz bu sene yüzde 5 ' ler mertebesinde büyüyecek . Taleplerde belirgin bir artış görülüyor . Ancak enflasyon ve cari açıkla ilgili riskler devam ediyor . İstihdam istenilen seviyelerde değil . Elbette kötü olanlardan sıyrılıyoruz ama kâfi değil . " değerlendirmesini yaptı .
Ümit Boyner ayrıca " Yeni zaman ve zeminin şartlarına kendimizi bugün hazırlayamazsak yarın geç kalabiliriz . " uyarısını yaptı .