İKT üyesi ülkeler, 2010'da yüzde 6 büyüyecek
İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) üyesi ülkelerin 2010 yılından itibaren ortalama yüzde 5-6 oranında büyüme trendini yakalanması bekleniyor. İKT üyesi
İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) İzleme Komitesi'nin 26. toplantısı, Antalya'da başladı. Toplantının açılışında konuşan Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, uluslararası örgütler tarafından son dönemde açıklanan verilerin, krizin dip noktasının geride kaldığını ve küresel ekonominin toparlanma eğilimine girdiğini gösterdiğini belirtti. Küresel ekonominin krizin etkisiyle 2009 yılında yüzde 0,6 oranında küçüldüğüne işaret eden Yılmaz, "2010 yılında yüzde 4,2 ve 2011 yılında ise yüzde 4,3 büyüyeceği tahmin edilmektedir. Büyümenin gelişmekte olan Asya ülkelerinden Çin ve Hindistan başta olmak üzere diğer Asya ekonomilerinin öncülüğünde ivmesini artırması beklenmektedir." dedi.
Yılmaz, 2009 yılında yüzde 10,7 azalan küresel mal ve hizmet ticaret hacminin de, 2010 yılında yüzde 7 düzeyinde artacağının tahmin edildiğini aktararak şöyle devam etti: "Gerek gelişmiş ülkelerin talep yapısı, gerekse gelişmekte olan ülkelerin ticaret kapasitelerindeki artışlar, dünyadaki ekonomik faaliyetlerin ivme kazanmasına önemli etki etmektedir. Bir diğer deyişle, ülkeler arasındaki ticaretin geliştirilmesinin, istikrarlı büyümenin önemli bir bileşeni olduğu açıkça görülmektedir. İKT Üyesi Ülkeler için ise, 2010 yılından itibaren ortalama yüzde 5-6 büyüme trendinin yakalanması, ticarette atacağımız hamlelerle mümkün olabilecektir." Bununla birlikte kredi piyasalarındaki sorunların kısmen devam etmesi ve işsizlik oranlarının yüksek seviyelerini korumasının geleceğe dönük belirsizlikleri de arttırdığına dikkat çeken Bakan Yılmaz, "Uluslararası Çalışma Örgütü'nün Ocak 2010 değerlendirmelerine göre, 2009 yılında ortalama yüzde 6,6 düzeyinde seyreden küresel işsizlik oranı, 2010 tahminlerine de yansımaktadır." ifadelerini kullandı.
İKT İÇİ TİCARET PAZAR ÇEŞİTLİLİĞİYLE SÜRDÜRÜLEBİLİR HALE GELECEK
İKT içi ticaret hacmine de değinen Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, 2008 yılı itibariyle 275 milyar dolar ile yüzde 16,6 düzeyine ulaşan İKT içi ticaretin, ihracat yapısında sağlanacak ürün ve pazar çeşitliliği ile sürdürülebilir hale geleceğini ifade etti. İKT içi ticaretin yüzde 29'unu petrol, yüzde 27'sini imalat sanayi ürünleri ve yüzde 17'sini de tarım ürünlerinin oluşturduğunu kaydeden Yılmaz, "Bu çerçevede, tamamlayıcılık ilkesinin ticaretimizin geliştirilmesinde önemli bir fırsat oluşturabileceğini düşünüyorum. Bunun için üye ülkelerin ürün kalitesini artırmaları, uluslararası rekabete hazır hale gelebilmeleri ve bu suretle üye ülkelerin ticarette tercihlerini birbirleri lehine kullanmaları önem arz etmektedir." diye konuştu.
İslam ülkeleri arasındaki ticareti serbestleştirmeye yönelik olarak hazırlanan Tercihli Tarife Protokolü (PRETAS)'nün yürürlüğe girdiğini hatırlatan Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü: "PRETAS'ı tamamlayıcı nitelikteki Menşe Kuralları Anlaşması'nın da bir an önce yürürlüğe girmesini, İKT içi ticaretin artmasında çok önemli görüyorum. Bu iki anlaşma, İslam Ülkeleri Tercihli Ticaret Sisteminin kurulmasını ve ülkelerimiz arasında ticaretin serbestleşmesi çabalarını kalıcı hale getirecektir."
TÜRKİYE, İKT İÇİ TİCARETİN ARTMASINA ÖNEMLİ KATKI SAĞLIYOR
Bakan Yılmaz, son yıllarda Türkiye'nin, gerek bölgesinde, gerekse diğer İKT üyesi ülkelerdeki ticaret hamleleriyle İKT içi ticaretin artmasına önemli katkılar sağlamaya devam ettiğini vurguladı. 2008 yılında Türkiye'nin İKT Üyesi Ülkelerle toplam ticaret hacmi 62 milyar dolar iken, 2009 yılında krizin etkisiyle 46,4 milyar dolar düzeyinde gerçekleştiği bilgisini veren Yılmaz, buna rağmen, Türkiye'nin toplam ticareti içinde İKT ülkelerinin payının, yüzde 18,5'ten yüzde 19'a çıktığını bildirdi. "Bu yükseliş trendinin kriz sonrası dönemde kalıcı olarak süreceğini ümit ediyor." diyen Yılmaz, ticari ilişkilerin gelişmesi noktasında önemli çalışmalar yaptıklarını dile getirdi.
Bakan Yılmaz, konuşmasında İKT üyesi ülkeler arasında ticaret altyapısının güçlendirilmesi için 'İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü Tüzüğü'nün hayata geçirilmesinin önemini vurgularken "Bu konuda Türkiye, onay işlemlerinde artık son aşamaya gelmiş durumdadır. Enstitünün kuruluş işlemlerini yerine getirecek olan Türk Standartları Enstitüsünün gerekli hazırlıklara başladığını buradan tüm kardeş ülkelere bildirmek istiyorum." diyerek tüm üye ülkeleri söz konusu tüzüğü en kısa zamanda imzalamaya ve onaylamaya davet etti. Bu çerçevede gıda standartlarının geliştirilmesi konusunun biran önce ele alınmasını isteyen Bakan Yılmaz, şöyle konuştu: "Bu önemli konuda üye ülkelerin inisiyatif alması, dünyanın her yerindeki Müslüman insanların ihtiyaçlarına cevap verecek bir sistemi geliştirmeleri gerekmektedir."