Kanser'de Erken Teşhis Hayat Kurtarıyor

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Metin Özkan, kanserde erken teşhisin hayat kurtardığını belirtti.

Doç. Dr. Özkan, Kanser Haftası sebebiyle yaptığı açıklamada, Dünya genelinde her yıl yaklaşık 12 milyon kanser vakasının görüldüğünü ve 7,6 milyon kişinin de kansere bağlı nedenlerden öldüğünü hatırlattı. Doç. Dr. Özkan, "Bu sayıları azaltmak için özellikle önleme çalışmalarına ağırlık vermek gerekmektedir. Ayrıca tarama ve erken tanı ile hastalığın erken tespiti bir o kadar değerlidir. Tüm kanserler değerlendirildiğinde yaklaşık 3'de 1'nin önlenebilir ve 3 de 1'inin ise erken tesit edilebilir olduğu görülmektedir. Sigara, alkol ve uyuşturucudan uzak durarak, beraberinde uygun beslenme ve düzenli egzersizle gelişebilecek kanserlerin yaklaşık yüzde 30'unu engellemiş oluruz" dedi.
Bazı kanser türlerinde tarama ile erken teşhisin mümkün olduğunu ve bu tür hastalara kesinlikle tarama önerildiğini söyleyen Doç. Dr. Özkan, "Özellikle meme kanseri için kadınların kendi kendine muayenelerinin yanı sıra mamografi ile taramalar yapılmaktadır. Yine kadınlarda rahim ağzı kanseri açısından tarama önerilmektedir. Ailesinde bağırsak kanseri olan veya bağırsaklarda polip hikâyesi bulunan kişilerde belli dönemlerde tarama yapılmalıdır. Cilt kanseri içinde özellikle güneşe fazla maruziyet olan bölgelerde yetişkinlere tarama önerilmektedir. Erkeklerde prostat kanserinin erken tespiti ile etkin tedavi elde edildiği için 50 yaş üzerinde tarama önerilmektedir" diye konuştu.
"SİGARA EN ÖNDE GELEN KANSEROJEN"
ERÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Metin Özkan, açıklamalarında, zararlı alışkanlıklardan olan sigaranın tüm kanserlerin yüzde 30'u ile ilişkili olduğuna dikkat çekti. Doç. Dr. Özkan, "Son yıllarda yapılan çalışmalar göstermiştir ki; özellikle akciğer kanserinde sigara içiminin miktarı ve süresi ile kansere yakalanma riski arasında doğru orantı mevcuttur. Sigara başta akciğer kanseri olmak üzere baş-boyun kanserlerinde birincil olarak, yemek borusu, mide, pankreas, mesane ve böbrek kanserlerinde ise katkı sağlayıcı olarak önemli rol almaktadır. Özellikle alkol ile birlikte kullanıldığında baş-boyun kanserleri riski daha da artmaktadır. Sigara dumanına pasif maruziyet bile akciğer kanseri riskini artırmaktadır. Yine son yıllarda kadınlarda görülen kanserlerin sigara ile olan ilişkisinin arttığı tespit edilmiştir" şeklinde konuştu.
Doç. Dr. Metin Özkan, Kayseri ve çevresinden hastanemize başvuran kanser hastalarının 2006 yılında yüzde 26'sı, 2008 yılında ise yüzde 35'nin sigara tiryakisi olduğunun saptandığını belirterek, "Sigaradaki yanmamış tütünde 2 bin 500 kimyasal maddeye rastlanmış ve bu maddelerin kanser yapıcı oldukları belirlenmiştir. Başta en iyi bilinen kanserojen maddeler olan arsenik, krom, nikel olmak üzere birçok kimyasal sigara içerisinde bulunmaktadır. Tütünün yanması sonucu tütün içerisindeki maddeler hızla başka bileşiklere dönüşmekte ve bu bileşikler içerisinde insanlar için doğrudan kanserojen özelliğe sahip maddeler mevcuttur" diyerek sözlerine son verdi.