Tıp Bayramı'nı neden 2 gün erken kutlandı?
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi, Sağlık İl Müdürlüğü ve Tabipler Odası tarafından düzenlenen ortak organizasyon ile 14 Mart Tıp Bayramı iki gün erken olarak kutlanmış oldu.
İnönü Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi`nde düzenlenen 14 Mart Tıp Bayramı kutlama etkinliğine AKP Malatya Milletvekili Öznur Çalık, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemil Çelik, İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Özdemir, Malatya İl Sağlık Müdür Vekili Kemal Şener, Malatya Tabip Odası Başkanı Mustafa Eroğlu ile birlikte çok az sayıda doktor ve tıp fakültesi öğrencileri katıldılar.
"100–150 HASTA MUAYENE EDİLMİYOR, BAKILIYOR"
Malatya Tabipler Odası Başkanı Mustafa Eroğlu, "Her ne kadar adı bayram ise de bugünü bayram havası ve heyecanı içinde değerlendirmek pek mümkün görünmüyor. Her geçen gün hekimin ve sağlık çalışanlarının aleyhine işlemektedir. Dünya Sağlık Örgütü bir hekimin bir günde muayene edeceği hasta sayısını 20–25 civarında planlarken, başka konularda Batı`yı örnek almaya çalışan yöneticilerimiz her nedense bu konuya gelince 100–150 arası hasta bakmayı marifet gibi değerlendirmektedirler. Bu muayene değil, bakmaktır. Zavallı halkım da kendisinin tedavi edildiğini varsaymaktadır. Temmuz ayında Malatya Aile Hekimliğine geçecektir. Aile Hekimliği`nin olmazsa olmazı olan sevk zinciri hala 6 yıldır uygulama alanı olan Düzce`de gerçekleştirilemedi. 6 yıldır Düzce pilot olup, artık pilotluktan emekli olmak üzeredir" dedi.
"MALATYA 12 TEMMUZ`DA AİLE HEKİMLİĞİNE GEÇİYOR"
Malatya İl Sağlık Müdür Vekili Kemal Şener ise, "Sağlıkta dönüşüm sürecinde ilimizin Aile Hekimliği sistemine geçmesi için Sağlık Müdürlüğü olarak tüm hazırlıklarımızı bitirmiş olup, 12 Temmuz 2010 tarihinde aile hekimliği uygulamasına geçmeyi planlamaktadır. İlimizde toplam 208 aile hekimliği planlanmış olup, her bir aile hekimine ortalama 3 bin ile 3 bin 300 nüfus düşmektedir" diye konuştu.
"TIP MERKEZİNE YENİ BİRİMLER KURULUYOR"
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Özdemir ise, etkinliğe doktorların ilgisiz kalışını eleştirerek başladığı konuşmasında Tıp Fakültesi hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Özdemir, "Yanık Ünitesini yakında hizmete açıyoruz. Böbrek nakli uygulaması yakında başlayacaktır. Kalp Nakli uygulaması için alt yapı çalışmaları sürüyor. Tüp Bebek Merkezi için çalışmalarımız devam ediyor" dedi.
"ASLINDA ÇOK KÖTÜ DURUMDA DEĞİLİZ"
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemil Çelik de, "İşin güzellik tarafını ön plana çıkartmalıyız. Tıp Bayramı modern tıbbın başlangıcı olarak kabul edilir. Her kesimin problemi var. Ülkemiz hiçte geriye gitmemektedir. Tıp ve sağlık alanında geldiğimiz yeri ve boyutu o kadarda göz ardı etmemiz mümkün değil. Bir ülkenin sağlık alanında Sağlık Bakanlığı`nın ayrı politikası, üniversitelerin ayrı politikası olmaz. Bir ülkenin milli bir ulusal sağlık politikası olur. Her kurum bu politika içindeki fonksiyonunu yerine getirir" ifadelerini kaydetti.
"ELİMİZDE SİHİRLİ BİR DEĞNEK YOKTUR"
AK Parti Malatya Milletvekili Öznur Çalık ise konuşmasında doktorluk mesleğinin çok önemli bir meslek olduğunu ifade ederek, "Gönül arzu ediyor ki, toz-pembe bir dünya çizelim. Ama siz de biliyorsunuz ki elimizde sihirli değnek yok. Biz hastaneleri birleştirirken, Yeşil Kart ve SSK`lı hastaların serbest eczanelerde ilaç almalarını sağlarken, mutlaka bütün kesimleri düşünmek zorundaydık. Doktorlarımızı sonuna kadar yaşatmak zorundayız. Çünkü sizler var iseniz, bizler de varız" dedi.
Konuşmaların ardından müzik dinletisine geçildi.
"100–150 HASTA MUAYENE EDİLMİYOR, BAKILIYOR"
Malatya Tabipler Odası Başkanı Mustafa Eroğlu, "Her ne kadar adı bayram ise de bugünü bayram havası ve heyecanı içinde değerlendirmek pek mümkün görünmüyor. Her geçen gün hekimin ve sağlık çalışanlarının aleyhine işlemektedir. Dünya Sağlık Örgütü bir hekimin bir günde muayene edeceği hasta sayısını 20–25 civarında planlarken, başka konularda Batı`yı örnek almaya çalışan yöneticilerimiz her nedense bu konuya gelince 100–150 arası hasta bakmayı marifet gibi değerlendirmektedirler. Bu muayene değil, bakmaktır. Zavallı halkım da kendisinin tedavi edildiğini varsaymaktadır. Temmuz ayında Malatya Aile Hekimliğine geçecektir. Aile Hekimliği`nin olmazsa olmazı olan sevk zinciri hala 6 yıldır uygulama alanı olan Düzce`de gerçekleştirilemedi. 6 yıldır Düzce pilot olup, artık pilotluktan emekli olmak üzeredir" dedi.
"MALATYA 12 TEMMUZ`DA AİLE HEKİMLİĞİNE GEÇİYOR"
Malatya İl Sağlık Müdür Vekili Kemal Şener ise, "Sağlıkta dönüşüm sürecinde ilimizin Aile Hekimliği sistemine geçmesi için Sağlık Müdürlüğü olarak tüm hazırlıklarımızı bitirmiş olup, 12 Temmuz 2010 tarihinde aile hekimliği uygulamasına geçmeyi planlamaktadır. İlimizde toplam 208 aile hekimliği planlanmış olup, her bir aile hekimine ortalama 3 bin ile 3 bin 300 nüfus düşmektedir" diye konuştu.
"TIP MERKEZİNE YENİ BİRİMLER KURULUYOR"
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Özdemir ise, etkinliğe doktorların ilgisiz kalışını eleştirerek başladığı konuşmasında Tıp Fakültesi hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Özdemir, "Yanık Ünitesini yakında hizmete açıyoruz. Böbrek nakli uygulaması yakında başlayacaktır. Kalp Nakli uygulaması için alt yapı çalışmaları sürüyor. Tüp Bebek Merkezi için çalışmalarımız devam ediyor" dedi.
"ASLINDA ÇOK KÖTÜ DURUMDA DEĞİLİZ"
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemil Çelik de, "İşin güzellik tarafını ön plana çıkartmalıyız. Tıp Bayramı modern tıbbın başlangıcı olarak kabul edilir. Her kesimin problemi var. Ülkemiz hiçte geriye gitmemektedir. Tıp ve sağlık alanında geldiğimiz yeri ve boyutu o kadarda göz ardı etmemiz mümkün değil. Bir ülkenin sağlık alanında Sağlık Bakanlığı`nın ayrı politikası, üniversitelerin ayrı politikası olmaz. Bir ülkenin milli bir ulusal sağlık politikası olur. Her kurum bu politika içindeki fonksiyonunu yerine getirir" ifadelerini kaydetti.
"ELİMİZDE SİHİRLİ BİR DEĞNEK YOKTUR"
AK Parti Malatya Milletvekili Öznur Çalık ise konuşmasında doktorluk mesleğinin çok önemli bir meslek olduğunu ifade ederek, "Gönül arzu ediyor ki, toz-pembe bir dünya çizelim. Ama siz de biliyorsunuz ki elimizde sihirli değnek yok. Biz hastaneleri birleştirirken, Yeşil Kart ve SSK`lı hastaların serbest eczanelerde ilaç almalarını sağlarken, mutlaka bütün kesimleri düşünmek zorundaydık. Doktorlarımızı sonuna kadar yaşatmak zorundayız. Çünkü sizler var iseniz, bizler de varız" dedi.
Konuşmaların ardından müzik dinletisine geçildi.