Meclis Adalet Komisyonu Başkanı İyimaya:
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, her kesimin benimseyebileceği bir yargı reformuna ihtiyaç olduğunu belirterek, 'Yasama organının Anayasa veya yasa seviyesindeki reform kapasitesini işletme dönemi sınırlandırılamaz
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, her kesimin benimseyebileceği bir yargı reformuna ihtiyaç olduğunu belirterek, "Yasama organının Anayasa veya yasa seviyesindeki reform kapasitesini işletme dönemi sınırlandırılamaz. Önemli olan uzlaşma zeminidir" dedi.
Yargıda son dönemde yaşanan tartışmalar Meclis'in gündeminde de yerini korurken, AK Parti cephesinden gelen 'acil yargı reformu' açıklamalarına muhalefetten destek gelmedi. Meclis'te gazetecilerin sorularını cevaplayan CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu'nun, HSYK'nın üye sayısının artırılması yönündeki önerisinin yeni bir öneri olmadığını ifade ederek, "Bu önerilerini 5-6 yıldır dinliyoruz. Bu AK Parti'nin zihninin dibindeki öneridir. Bütün hedef, demokratikleşme
söylemlerinin ardına sığınarak yargıyı teslim almaktır. Bu yönüyle Kuzu'nun bu önerisini ciddiye almaya değer görmüyorum" dedi.
MHP Giresun Milletvekili Murat Özkan ise yetkileri elinden alınan Erzurum Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal'ın, Ergenekon ile ilgili dosyayı İstanbul'a göndermesi konusundaki tepkisini dile getirdi. Bu davranış ile hakim yetkisinin bile aşıldığını ifade eden Özkan, "İstanbul'daki savcıların görev alanına giren bir konu varsa Erzurum'daki savcı niye işlem yaptı. Niye tutuklama talebinde bulundu ve niye mahkeme bunu tutukladı. Bir hak ihlali söz konusu. Tamamen bir hukuk garabetiyle karşı karşıyayız. Hukukun
kurullarına uymak gerekiyor" şeklinde konuştu.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı İyimaya ise yargı reformuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yaşanan olaylar karşısında Türkiye'nin bir hukuk ve adalet reformu ihtiyacıyla karşı karşıya kaldığının tartışmasız olduğunu vurgulayan İyimaya, 'bu reformun içeriği ne olmalıdır' sorusuna cevap aranırken burada mutlaka uzlaşma aranması, uzlaşma fırsatı verilmesi, birikimlerin ortaya konması, küresel standartların değerlendirilmesi ve her kesimin benimseyebileceği, adalet ve hukuk kalitesini yükseltecek bir
reform geliştirilmesi gerektiğini ifade etti. İyimaya şöyle konuştu:
"Bu konuda birden fazla öneri geliştirilebilir. İçerik önemli değil. Önemli olan reform ihtiyacının var olduğu, bu reform ihtiyacının güncelleştirilmesi ve bir kurala dönüştürülmesidir. 1961 modeli yeterli bir model değildir. AB ve diğer gelişmiş ülke standartlarında yargılama alanındaki regülasyon görevi yapan idari kurullar bakımından hayli çeşitlilik var. Burada demokratik meşruiyeti, çeşitliliği ve hukuk kalitesini geliştiren bir model benimsenmelidir. Dünya dönüyor. Tek farkla. Değişerek dönüyor.
Türkiye de bu değişimin dışında kalamaz. Zamanın gereklerini yapamayanlar, tarih denen zamana göç etmek zorunda kalırlar."
İyimaya, 'Seçimden önce olabilir mi?' sorusuna, "Yasama organının Anayasa veya yasa seviyesindeki reform kapasitesini işletme dönemi sınırlandırılamaz. Önemli olan uzlaşma zeminidir" karşılığını verdi.
Yargıda son dönemde yaşanan tartışmalar Meclis'in gündeminde de yerini korurken, AK Parti cephesinden gelen 'acil yargı reformu' açıklamalarına muhalefetten destek gelmedi. Meclis'te gazetecilerin sorularını cevaplayan CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu'nun, HSYK'nın üye sayısının artırılması yönündeki önerisinin yeni bir öneri olmadığını ifade ederek, "Bu önerilerini 5-6 yıldır dinliyoruz. Bu AK Parti'nin zihninin dibindeki öneridir. Bütün hedef, demokratikleşme
söylemlerinin ardına sığınarak yargıyı teslim almaktır. Bu yönüyle Kuzu'nun bu önerisini ciddiye almaya değer görmüyorum" dedi.
MHP Giresun Milletvekili Murat Özkan ise yetkileri elinden alınan Erzurum Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal'ın, Ergenekon ile ilgili dosyayı İstanbul'a göndermesi konusundaki tepkisini dile getirdi. Bu davranış ile hakim yetkisinin bile aşıldığını ifade eden Özkan, "İstanbul'daki savcıların görev alanına giren bir konu varsa Erzurum'daki savcı niye işlem yaptı. Niye tutuklama talebinde bulundu ve niye mahkeme bunu tutukladı. Bir hak ihlali söz konusu. Tamamen bir hukuk garabetiyle karşı karşıyayız. Hukukun
kurullarına uymak gerekiyor" şeklinde konuştu.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı İyimaya ise yargı reformuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yaşanan olaylar karşısında Türkiye'nin bir hukuk ve adalet reformu ihtiyacıyla karşı karşıya kaldığının tartışmasız olduğunu vurgulayan İyimaya, 'bu reformun içeriği ne olmalıdır' sorusuna cevap aranırken burada mutlaka uzlaşma aranması, uzlaşma fırsatı verilmesi, birikimlerin ortaya konması, küresel standartların değerlendirilmesi ve her kesimin benimseyebileceği, adalet ve hukuk kalitesini yükseltecek bir
reform geliştirilmesi gerektiğini ifade etti. İyimaya şöyle konuştu:
"Bu konuda birden fazla öneri geliştirilebilir. İçerik önemli değil. Önemli olan reform ihtiyacının var olduğu, bu reform ihtiyacının güncelleştirilmesi ve bir kurala dönüştürülmesidir. 1961 modeli yeterli bir model değildir. AB ve diğer gelişmiş ülke standartlarında yargılama alanındaki regülasyon görevi yapan idari kurullar bakımından hayli çeşitlilik var. Burada demokratik meşruiyeti, çeşitliliği ve hukuk kalitesini geliştiren bir model benimsenmelidir. Dünya dönüyor. Tek farkla. Değişerek dönüyor.
Türkiye de bu değişimin dışında kalamaz. Zamanın gereklerini yapamayanlar, tarih denen zamana göç etmek zorunda kalırlar."
İyimaya, 'Seçimden önce olabilir mi?' sorusuna, "Yasama organının Anayasa veya yasa seviyesindeki reform kapasitesini işletme dönemi sınırlandırılamaz. Önemli olan uzlaşma zeminidir" karşılığını verdi.