Chp'den Hükümete 'Protokol' Uyarısı
CHP İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ, Dağlık Karabaz sorununun ancak balık kavağa çıkınca çözülebileceğini belirterek, Kafkaslardaki son kalesi olan Ermenistan'ı kaybetmek istemeyen Rusya'nın buna izin vermeyeceğini belirtti
CHP İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ, Dağlık Karabaz sorununun ancak balık kavağa çıkınca çözülebileceğini belirterek, Kafkaslardaki son kalesi olan Ermenistan'ı kaybetmek istemeyen Rusya'nın buna izin vermeyeceğini belirtti. Elekdağ, "Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun proaktif politikası prokomik oldu. Hatta biraz da trajikomik oldu" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen ve İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ, Meclis'te düzenledikleri basın toplantısında Türkiye-Ermenistan ilişkileri ve ABD Büyükelçisi James Jeffrey'in dün Meclis Dışişleri Komisyonu'na yaptığı ziyaretle ilgili değerlendirmelerde bulundular. Elekdağ, Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin, Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan protokollerle ilgili çok iki yüzlü bir karar verdiğini vurguladı. Bu karardan sonra TBMM'de protokollerin onaylanmasının, Ermenistan Anayasa
Mahkemesi'nin yaptığı yorumların kabul edilmesi anlamına geleceğini kaydeden Elekdağ, CHP olarak protokollerin çok muğlak ve her türlü yoruma açık olduğunu daha önce söylediklerini hatırlattı.
Elekdağ, dün Dışişleri Komisyonu'na ABD Büyükelçisi'ne, 'Sizin hukukçularınız Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin gerekçelerini nasıl yorumluyor' diye sorduklarını kaydederek, Jeffrey'in, ABD Dışişleri Bakanlığı hukukçularının, Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin yorumlarını doğru bulduklarını ve bir yanlışlık görmediklerini açıkladığını söyledi. Elekdağ, ABD Büyükelçisinin, 'Biz bu protokollerin yanlış bir yoruma tabi tutulmadığını düşünüyoruz ve TBMM Genel Kurulu'na sunulmasını bekliyoruz' dediğini anlattı.
Elekdağ, Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin 102. maddesinin, 'Ermenistan Anayasa Mahkemesi tarafından karara bağlanan hususlar bağlayıcıdır, değiştirilemez' dediğini hatırlatarak, Ermenistan'ın bu kararla kendisini bağladığını, bundan sonra bütün baskının Türkiye üzerinde yoğunlaşacağını belirtti. Ermenistan'ın Türkiye'yi bir yere sıkıştırmak istediğini kaydeden Elekdağ, Ermenistan Anayasa'sında belirtilen ulusal hedeflerden birinin de sözde soykırımın uluslararası alanda tanıtılması olduğuna işaret etti.
"Dağlık Karabağ sorunu ancak balık kavağa çıkınca çözülebilir" diyen Elekdağ, Rusya'nın Kafkaslar'daki son kalesi olan Ermenistan'ı kaybetmek istemediğini, bu nedenle bu sorunun çözümüne yanaşmayacağını dile getirdi. Elekdağ, "Türkiye ne İsa'ya, ne Musa'ya yaranabiliyor. Ermenistan'la ilişkiler daha iyiye değil daha kötüye gidiyor. Azerbaycan'ın Türkiye'ye bakışındaki güven duygusu da sarsılmıştır. Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun proaktif politikası prokomik oldu. Hatta biraz da trajikomik oldu. Ziya
Paşa'nın bir dizesi var. Sayın Bakan gökte yıldız ararken acemi müneccim gibi önündeki çukura düştü" şeklinde konuştu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen ise bu protokollerle Türkiye'nin 17 yıldır uyguladığı politikadan sapıldığını öne sürdü. İmzalanan protokollerdeki bazı hususların ne olduğunun anlaşılamadığının ortaya çıktığını belirten Öymen, diplomaside bunun adının 'kasıtlı muğlaklık' olduğunu söyledi. Bilinçli bir muğlaklıkla yola çıkıldığını ve üzüntü verici bir noktaya ulaşıldığını ifade eden Öymen, sıfır ihtilaf politikasında sıfırın da altına düşüldüğünü öne sürdü. ABD Büyükelçisi'nin, protokollerin
onaylanmaması halinde ABD Kongresi'nde sözde soykırım tasarısının büyük ihtimalle kabul edileceği mesajını verdiğini anlatan Öymen, Türkiye'nin kendi yaptığı hatanın bedelini ödediğini kaydetti.
Öymen, Başbakan Erdoğan'ın, Kıbrıs'tan Türk askerinin çekilmesini isteyen AP raporuna gösterdiği tepkiyi de değerlendirerek, daha önceki yıllarda da aynı ifadelerin yer almasına karşın Başbakan'ın bu raporlara aynı tepkiyi göstermediğini hatırlattı. Öymen, "Bu tepki geçmişte yapılan hataları örtmeye yetmiyor" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen ve İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ, Meclis'te düzenledikleri basın toplantısında Türkiye-Ermenistan ilişkileri ve ABD Büyükelçisi James Jeffrey'in dün Meclis Dışişleri Komisyonu'na yaptığı ziyaretle ilgili değerlendirmelerde bulundular. Elekdağ, Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin, Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan protokollerle ilgili çok iki yüzlü bir karar verdiğini vurguladı. Bu karardan sonra TBMM'de protokollerin onaylanmasının, Ermenistan Anayasa
Mahkemesi'nin yaptığı yorumların kabul edilmesi anlamına geleceğini kaydeden Elekdağ, CHP olarak protokollerin çok muğlak ve her türlü yoruma açık olduğunu daha önce söylediklerini hatırlattı.
Elekdağ, dün Dışişleri Komisyonu'na ABD Büyükelçisi'ne, 'Sizin hukukçularınız Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin gerekçelerini nasıl yorumluyor' diye sorduklarını kaydederek, Jeffrey'in, ABD Dışişleri Bakanlığı hukukçularının, Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin yorumlarını doğru bulduklarını ve bir yanlışlık görmediklerini açıkladığını söyledi. Elekdağ, ABD Büyükelçisinin, 'Biz bu protokollerin yanlış bir yoruma tabi tutulmadığını düşünüyoruz ve TBMM Genel Kurulu'na sunulmasını bekliyoruz' dediğini anlattı.
Elekdağ, Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin 102. maddesinin, 'Ermenistan Anayasa Mahkemesi tarafından karara bağlanan hususlar bağlayıcıdır, değiştirilemez' dediğini hatırlatarak, Ermenistan'ın bu kararla kendisini bağladığını, bundan sonra bütün baskının Türkiye üzerinde yoğunlaşacağını belirtti. Ermenistan'ın Türkiye'yi bir yere sıkıştırmak istediğini kaydeden Elekdağ, Ermenistan Anayasa'sında belirtilen ulusal hedeflerden birinin de sözde soykırımın uluslararası alanda tanıtılması olduğuna işaret etti.
"Dağlık Karabağ sorunu ancak balık kavağa çıkınca çözülebilir" diyen Elekdağ, Rusya'nın Kafkaslar'daki son kalesi olan Ermenistan'ı kaybetmek istemediğini, bu nedenle bu sorunun çözümüne yanaşmayacağını dile getirdi. Elekdağ, "Türkiye ne İsa'ya, ne Musa'ya yaranabiliyor. Ermenistan'la ilişkiler daha iyiye değil daha kötüye gidiyor. Azerbaycan'ın Türkiye'ye bakışındaki güven duygusu da sarsılmıştır. Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun proaktif politikası prokomik oldu. Hatta biraz da trajikomik oldu. Ziya
Paşa'nın bir dizesi var. Sayın Bakan gökte yıldız ararken acemi müneccim gibi önündeki çukura düştü" şeklinde konuştu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen ise bu protokollerle Türkiye'nin 17 yıldır uyguladığı politikadan sapıldığını öne sürdü. İmzalanan protokollerdeki bazı hususların ne olduğunun anlaşılamadığının ortaya çıktığını belirten Öymen, diplomaside bunun adının 'kasıtlı muğlaklık' olduğunu söyledi. Bilinçli bir muğlaklıkla yola çıkıldığını ve üzüntü verici bir noktaya ulaşıldığını ifade eden Öymen, sıfır ihtilaf politikasında sıfırın da altına düşüldüğünü öne sürdü. ABD Büyükelçisi'nin, protokollerin
onaylanmaması halinde ABD Kongresi'nde sözde soykırım tasarısının büyük ihtimalle kabul edileceği mesajını verdiğini anlatan Öymen, Türkiye'nin kendi yaptığı hatanın bedelini ödediğini kaydetti.
Öymen, Başbakan Erdoğan'ın, Kıbrıs'tan Türk askerinin çekilmesini isteyen AP raporuna gösterdiği tepkiyi de değerlendirerek, daha önceki yıllarda da aynı ifadelerin yer almasına karşın Başbakan'ın bu raporlara aynı tepkiyi göstermediğini hatırlattı. Öymen, "Bu tepki geçmişte yapılan hataları örtmeye yetmiyor" dedi.