'Ay Tutulması Doğal Olay, Astroloji Batıl'

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi ve OMÜ Gözlemevi Danışmanı Prof

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi ve OMÜ Gözlemevi Danışmanı Prof. Dr. Hüseyin Kalkan, "Ay tutulmasının astrolojiyle, insan psikolojisiyle bağlantısı da bilim dışıdır" dedi.
Kuzey Amerika'da 456 yıl sonra ilk kez 21 Aralık gündönümü ile tam ay tutulması aynı güne denk geldi. Ay, Dünya'nın gölgesine girmesi ile Güneş'ten aldığı parlaklığı kaybederek, bakır kırmızısı rengini aldı. Yaşanan bu doğal olayın astroloji için büyük önem taşıdığı konusu gündeme gelirken bilim adamları, olayın bir doğa olayı olduğunu, bu tür inançların bilimsel olmadığı, dünyaya etkisinin ise yok denecek kadar az olduğuna vurgu yaptı.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi ve OMÜ Gözlemevi Danışmanı Prof. Dr. Hüseyin Kalkan, uzun zaman sonra yaşanan bir doğa olayının yeniden 21 Aralık'ta tekrarlandığını söyledi. Uzun yıllardır fizik, atomonoküler, astronomi alanında çeşitli çalışmalar yaptığı dile getiren Prof. Dr. Hüseyin Kalkan, ay tutulması sonrası astrolojiyle, insan psikolojisiyle bağlantı yapıldığı, olumsuz veya olumlu etkiler olacağı yönündeki açıklamaların bilim dışı bulduklarını kaydetti.
Yaşanan bu doğal olayın en ufak etkisinin olduğunu söylemenin mümkün olmadığını dile getiren Kalkan, "Astroloji toplumların kültürleriyle kendi oluşturdukları, dünya kültürüyle birleşmesiyle ortaya çıkan bir inanış. Çok popüler bir olduğu için zaman zamanda abartılıyor. Bilimsel olarak baktığımızda bu zamana kadar böyle doğal olaylar sonrası astrolojide herhangi bir etkisi olduğuna dair hiçbir makale bilimsel yazı yok. Son zamanlarda dünyada Nobel ödülü almış bilim adamları tarafından da dünya
insanlığının bu tarafa doğru, yani astrolojiye inanç noktasında aşırıya kaçtığını görünce ortak bir açıklama yaptılar. Bu açıklamada insanlar aslında karmaşıklaştıkça düşünceyi kayyuma devretmeye başladılar. Kendi düşünmeyip başkası onun yerine düşünsün. Bunun da dünya geleceği için çok tehlikeli olduğunu söylüyorlar. Astroloji de bunlardan en önemli tetikleyenlerinden bir tanesidir" diye konuştu.
Astroloji inancının insan hayatını önemli ölçüde etkilediğini dile getiren Prof. Dr. Hüseyin Kalkan, "Astroloji temelindeki olay insan ana rahmine düştüğü zamanı veya doğum esnasını referans alıyorlar. O anda doğarken gökyüzündeki gezegenlerin ve yıldızların konumu o kişi üzerinde onun geleceği üzerinde etkili olduğunu söylüyorlar. Bu şu şekilde imkansız geliyor. Dünyanın sadece çekim gücü yani fiziksel olarak F= G N1 N2/R kare, bu newton çekim kuvvetiyle ölçülüyor. İnsan üzerinde, dünyanın çekimi
yanında diğer gezegenlerin güneşin, yıldızların yok denecek kadar az etkisi var. İnsanlar bilimsel düşünceden uzaklaştıkça bu tip olaylara daha çok değer veriyorlar. Eğitimler yükseldikçe orantılı bir şekilde bu düşünceler azalıyor. Tarihte bu daha çok vardı. Bilim geliştikçe azaldı" ifadelerini kullandı.
Ay tutulmasının yeryüzüne etkisi konusu kapsamında depremlerin olacağı şeklindeki yaklaşımları da yanlış bulduğunu ifade eden Prof. Dr. Hüseyin Kalkan, bu tür olaylarda az oranda deniz suyunun kabardığını, büyük afetlerin olacağı yönündeki açıklamaları doğru bulmadığını, yaşanan bu doğal olayın dünya üzerinde hissedilmeyecek kadar az etkisinin olabileceğini ifade etti.