Emel Sayın: Çağımızın insanları maneviyat eksikliğinden dolayı bocalıyor

Ünlü sanatçı Emel Sayın günümüz insanlarının teknolojinin sunduğu tüm imkanlara rağmen manevi bir boşluk içerisinde olduğunu söyledi. Emel Sayın, bunu

Ünlü sanatçı Emel Sayın günümüz insanlarının teknolojinin sunduğu tüm imkanlara rağmen manevi bir boşluk içerisinde olduğunu söyledi. Emel Sayın, bunun sebebi olarak ise her geçen gün maneviyattan uzaklaşılmasını gösterdi. Athena Grubunun solisti Gökhan Özoğuz ise çocukluğundan bu yana kim olduğunu ve nereden geldiğinin cevabını bulmaya çalıştığını açıkladı.

Selçuk Üniversitesi Mevlana Araştırmaları Enstitüsü'nün "Gönlümüzdeki Mevlana" konulu söyleşiye katılan ünlü sanatçılar Emel Sayın, Ahmet Özhan, Athena Grubunun solisti Gökhan Özoğuz, Mevlana'yı ve mesneviyi anlattı. Selçuk Üniversitesi Süleyman Demirel Konferans Salonu'nda yapılan söyleşinin açılış konuşmasını ünlü sanatçı Ahmet Özhan yaptı. Özhan, Mevlana'yı anlamak için onun hayatına, Kur'an'a ve Hz. Peygamber'in sünnetine iyi bakmanın gerektiğini dile getirdi. Özhan, bazı insanların 'Gel ne olursan ol yine gel' sözünü yanlış yorumladığının altını çizdi. Ünlü sanatçı insanların yaşayabilecekleri en iyi rejimin cumhuriyet olmasına rağmen yanlış uygulamalar nedeniyle dini ve kültürel hafızanın silindiğini ileri sürdü.

Ünlü sanatçı Emel Sayın ise birçok kez Hz. Mevlana'nın kabrini ziyaret ettiğini dile getirdi. Sayın, hayattaki en önemli yolculuğun insanın iç dünyasına yaptığı yolculuk olduğunun altını çizdi. Emel Sayın şöyle konuştu:

"Ben kimim? Neden buradayım? Niçin geldim? Nereden geldim? Nereye gidiyorum? Bu sorularını cevabını bulmak kolay değil. Bu soruların doğru cevaplarını bulmak için bir ışığa, rehbere ihtiyaç var. Allah bunun için bize kutsal kitapları gönderdi. O yüce peygamberleri gönderdi. Kur'an-ı Kerim gibi, Hz. Muhammed'i gönderdi. Burada Hz. Mevlana'yı düşünmeye başlıyorum. Mevlana hazretleri çok güzel mesajlar vermiş. Sadece bize değil tüm dünya insanlarına 'Gel gel ne olursan ol yine gel' diyor. Bu çağrıyı tüm dünya insanları duyuyor. Onu okuyor takip ediyor ve Konya'ya geliyor."

Çağımızda insanların iç dünyalarına yaptıkları yolculukta bocaladıklarına işaret eden Sayın, bunun sebebinin ise maneviyattan uzaklaşma olduğunu ifade etti. Sayın, "Teknolojinin gelişmesi hayatımıza birçok kolaylıklar getiriyor. Çok rahat ediyoruz ama bir şeylerden, maneviyattan daha çok uzaklaşıyoruz. İnsanların daha çok manevi bilgiye, huzura ihtiyaçları var. İnsanların Mevlana'yı araştırma ve öğrenme ihtiyacı her geçen gün artıyor. Bu çağımızda insanların maneviyattan uzaklaşmalarından kaynaklanıyor. Eğer Mevlana'yı çok iyi anlarsak önce Kur'an, önce peygamberimiz sonra Mevlana'yı anlarsak okursak aradığımız huzuru buluruz." dedi.

Programın diğer konuk sanatçısı Athena Grubu'nun solisti Gökhan Özoğuz ise hayatının bir konser yolculuğu sırasında değiştiğini anlattı. Hafız bir dede ve beş vakit namaz kılan bir babanın yanında yetişmelerine rağmen dövme yaptıran ve değişik bir müzikle uğraşan gençler olarak yetiştiklerini anlatan Özoğuz, "Mevlana'yı anladığımı söyleyemem. Hz. Pir'i anlayabilmek çaba istiyor. Satırdan değil Sadır'dan okumak lazım. 1998 yılında ilk albümümüz çıktığında her yeri dolaşmaya başladık. Yine bir turne için otobüsle gidiyoruz. Sabaha karşı otobüste uyuyorum. İçimden bir sıcak su aktı. Uyandım nerede olduğumuzu sordum. Konya'da olduğumuzu söylediler. Hayatımda böyle bir duyguyu hiç yaşamamıştım. Ne olduysa ondan sonra oldu. Sonra ben bu rüyanın peşine düştüm. Hz. Pir'in ne olduğunu ve ne hizmette bulunduğunu araştırmaya itti bu rüya beni. Okuyorum ama daha yolun başındayım." diye konuştu.

"ÇOCUKLUĞUMDAN BERİ "BEN KİMİM"İN CEVABINI ARIYORUM"

Her insan gibi kendi hayatında da iniş ve çıkışların olduğunu anlatan Özoğuz, çocukluğundan beri bazı soruların cevabını aradığını anlattı. Gökhan Özoğuz, "Her insanın hayatında inişler ve çıkışlar vardır. Çocukluğumdan beri ben neyim? Kimim? Arayışım oldu. Bir arayış içerisindeydim." değerlendirmesinde bulundu.

İnsanların ayrıştırıldığına dikkat çeken Özoğuz, dinci kavramına karşı olduğunu da belirtti. İnsanlar ayrıştırıldığı için de yanlış anlaşılmaların olduğunu ifade eden Özoğuz, "Dinci diye bir kavram var. Ben bunu anlamıyorum. Dinci ne demek? Manavda satılan bir şey mi bu. Hz. Pir'in dünyanın her tarafına Peygamberimizden ve Kur'an'dan ayrı tutamayız. Hz. Pir, Kur'an'dan da, Hz. Peygamberden de gayrı görmek onun da söylediği gibi şikâyet vesilesidir. Mesnevi'yi okuyabilmek çok büyük olay. Ben kaç kere okudum analayamadım. Çok derin manaları olan bir kitap." dedi.