2011 bütçesi genel kurulda

Şimşek, 2011 yılı merkezi yönetim bütçe kanunu tasarısını, TBMM Genel Kuruluna sundu.2011 yılı ...


Şimşek, 2011 yılı merkezi yönetim bütçe kanunu tasarısını, TBMM Genel Kuruluna sundu.

2011 yılı bütçesinin reel kesimi destekleyen bir bütçe olduğunu belirten Şimşek, 2010 yıl sonu itibarıyla, esnaf ve sanatkara kullandırılan düşük faizli kredi için bütçeden sağladıkları 150 milyon lira faiz sübvansiyonunu, 2011'de yüzde 118 oranında artırarak 327 milyon liraya çıkardıklarını söyledi.

Bakan Şimşek, esnaf ve sanatkarlara 2002'de Halk Bankası aracılığıyla 153 milyon lira kredi kullandırılırken, bu tutarın eylül sonu itibarıyla 3,3 milyar liraya yükseldiğini ifade etti.

Bu bütçenin kamu görevlilerini ve emeklileri gözeten bir bütçe olduğunu dile getiren Şimşek, kamu görevlilerinin maaşlarında ocak ve temmuz aylarında yüzde 4'er oranında artış sağlanacağını bildirdi. Şimşek, yapılacak artışlar sonucunda; 2010 yılı Aralık ayında aile yardımı ödeneği dahil en düşük memurun bin 300 lira olan net maaşının 2011 yılı Ocak ayında bin 454 liraya, Temmuz ayında ise bin 532 liraya yükseleceğini bildirdi.

Ortalama memur maaşının da 2011 yılı Ocak ayında bin 717 liraya, Temmuz ayında ise bin 793 liraya yükseleceğini belirten Şimşek, böylece 2011 yılında ortalama devlet memuru aylığında yüzde 13,7 oranında artış yapılmış olacağını söyledi.

Şimşek, işçi, esnaf ve tarım sigortalısı emeklilerine ödenen aylık ve gelirlerin, Ocak 2011'de 60 liradan az olmamak üzere yüzde 4 oranında ve temmuz ayında ise yüzde 4 oranında artırılacağını anımsatarak, "Geçmişteki popülist yaklaşımlar olmasaydı bugün emeklilerimize daha fazla imkan sağlayabilirdik" dedi.

-"EĞİTİME VE SAĞLIĞA AYRILAN KAYNAĞI ARTIRAN"-

Bakan Şimşek, en düşük devlet memuru maaşı ile Aralık 2002'de 45 kilogram dana eti alınırken, Kasım 2010'da 51 kilogram alındığını belirten Şimşek, net asgari ücretle ise Aralık 2002'de 21 kilogram dana etine karşılık bugün 24 kilogram alındığını kaydetti.

Maliye Bakanı Şimşek, 2011 yılı bütçesini, öğrencilere daha fazla kaynak ayıran bir bütçe olarak değerlendirdi, 2011 yılında öğrencilere sağlanan burs ve harç desteği ödeneklerinin, öğrenci sayısındaki artışı da dikkate alarak yüzde 22 oranında artırdıklarını belirtti.

Bütçenin, özürlü vatandaşlara desteği de artırdığını ifade eden Şimşek, 2011'de özürlü eğitimi ve evde bakım desteğine ayırdıkları ödenekleri yüzde 33 oranında artırarak 3,2 milyar liraya çıkarttıklarını kaydetti.

Şimşek, 2011 yılı bütçesini, "eğitime ve sağlığa ayrılan kaynağı, üniversitelere personel ve kaynağı, desteği artıran, üniversite eğitimini ülke geneline yayan, sosyal güvenlik sistemi ile bilim ve Ar-Ge'yi destekleyen, çiftçiye destek olan, mahalli idarelere desteği artıran" bir bütçe olarak nitelendirdi.

Maliye Bakanı Şimşek, vergi barışıyla gelen imkanların, bütçede yer almadığını, bunu Türkiye'nin önceliklerine harcayacaklarını vurguladı.

-BÜTÇE BÜYÜKLÜKLERİ-

Bütçe büyüklüklerini de veren Şimşek, 2011 yılı Merkezi Yönetim Bütçesinde bütçe giderlerinin 312,6 milyar lira, faiz hariç giderlerin 265 milyar lira, bütçe gelirlerinin 279 milyar lira, vergi gelirlerinin 232,2 milyar lira, bütçe açığı 33,2 milyar lira, faiz dışı fazlanın 14 milyar lira olarak öngörüldüğünü bildirdi.

Şimşek, "Buna göre 2010 yıl sonu gerçekleşme tahminleriyle kıyaslandığında bütçe giderleri yüzde 5,3, faiz hariç giderler yüzde 7,1, bütçe gelirleri yüzde 10,4, vergi gelirleri yüzde 10,5 oranında artış gösterirken faiz giderleri ise yüzde 4 oranında azalış göstermektedir. Böylece bütçe açığının milli gelire oranını yüzde 4'ten yüzde 2,8'e düşüreceğiz" dedi.

-"SEÇİM DEĞİL, İSTİKRAR BÜTÇESİ"-

2011 yılı bütçesinin, seçim değil, istikrar bütçesi olduğunu belirten Bakan Şimşek, AK Parti iktidarlarının bundan önceki 8 yıllık bütçe karnesinde olduğu gibi 2011 bütçesinin de mali disiplin anlayışı çerçevesinde hazırlandığını belirtti.

Şimşek, harcamaları, sağlam gelir kaynaklarına dayandırdıklarına işaret ederek, "Seçim ekonomisi uygulamıyoruz. Seçim bütçesi hazırlamıyoruz. Bugüne kadarki bütçe performansımız da mali disiplin anlayışına bağlılığımızın en önemli göstergesidir. Bütçe gelirleri ve vergi gelirlerimizde ise nominal büyüme oranında artış öngörüyoruz. Bu suretle 2011 yılı bütçe açığını, 2010 yılı gerçekleşme tahminine göre yaklaşık yüzde 24 oranında düşürmeyi hedefliyoruz" diye konuştu.

-"FAİZ YÜKÜNÜ AZALTMAYA DEVAM EDİYORUZ"-

Faiz yükünü azaltmaya devam ettiklerini kaydeden Şimşek, 2002 yılında faiz giderlerinin GSYH'ye oranının yüzde 14,8 olduğunu, bu oranı 2009 yıl sonunda yüzde 5,6'ya indirdiklerini, 2010 yıl sonunda ise daha da düşürerek yüzde 4,5'e indirmeyi öngördüklerini belirtti. Şimşek, şunları kaydetti: "2011 yılında yüzde 3,9 olarak öngördüğümüz bu oranın Mali Plan dönemi sonunda yüzde 3,4'e düşmesini hedefliyoruz. 2011 yılında yüzde 3,9 olarak öngördüğümüz faiz giderlerinin milli gelire oranı, 1992 yılından bu tarafa en düşük oranı ifade etmektedir. Aynı şekilde 2011 yılında yüzde 15,2 olarak öngördüğümüz faiz giderlerinin bütçe içindeki payı 1985 yılından bu tarafa ulaştığımız en düşük oran olacaktır. Başka bir açıdan baktığımızda da 2002 yılında topladığımız her yüz liralık verginin yaklaşık 86 lirası faize gidiyordu.

2010 yıl sonunda ise yüz liralık verginin 24 lirası faize gidecek. Mali Plan dönemi sonunda ise bu tutar 18 liraya kadar düşecektir. 2002 yılında yüzde 14,8 olan faiz giderlerinin milli gelire oranı aynı düzeyde kalsaydı 2011'de bütçedeki faiz giderleri 179,3 milyar lira olacaktı. Oysaki 2011 bütçesinde iç ve dış borç faiz giderlerine ayırdığımız ödenek sadece 47,5 milyar liradır. Bu AK Parti Hükümetlerinin başarısıdır. Biz faizden tasarruf etmiş olduğumuz bu kaynağı sağlığa, eğitime, Ar-Ge'ye ve yatırımlara harcıyoruz." -

"EN DÜŞÜK VERGİ YÜKÜNE SAHİP ÜLKELERDEN BİRİ"-

Türkiye'nin, OECD ülkeleri arasında vergi yükünün en düşük ülkeler arasında 2. ülke olduğunu belirten Şimşek, "O zaman vergilerin yüksek olduğu algısı nereden kaynaklanıyor? 2008 yılında OECD ülkeleri ortalamasının yüzde 10,9 olduğu dolaylı vergilerin milli gelire oranı ülkemizde yüzde 10,8'dir. Ülkemiz, bu oranla OECD ülkeleri arasında 15. sırada yer almaktadır. Türkiye'de sorun, dolaysız vergilerin düşüklüğüdür; onları da artırmak için bir çok tedbir aldık.

Yeni dönemde bunun sonuçlarını göreceksiniz" dedi.

Şimşek, siyasi kaygılarla alınan kararların ve popülist yaklaşımların sonuçlarını hep birlikte gördüklerini, geçmişi suçlayarak siyaset yapanlardan olmadıklarını söyledi. Şimşek, sözlerini şöyle tamamladı: "Ancak bu ülke, AK Parti Hükümetlerinden önce, iç ve dış borç faiz ödemelerinin toplam vergi gelirlerini aştığı yılları da gördü. Çiftçisine, çalışanına, üreticisine borçlu olan bir devlet söz konusuydu. İçerideki makroekonomik istikrarsızlıklar ve alt üst olan mali dengeler, Türkiye'nin ilerlemesinin önünde engel teşkil etmekteydi. Biz, sağladığımız siyasi ve ekonomik istikrar ile bütün bunları ülkenin kaderi olmaktan çıkardık.

AK Parti olarak siyasi sorumluluk ve riskleri üstlenerek Türkiye'nin uluslararası platformlarda saygınlığını tekrar kazanmasını sağladık. Bugün Türkiye, sağlam makroekonomik temelleri sayesinde, bölgesinin ekonomik ve siyasi olarak en önemli ülkesi haline gelmiştir. Hedefimiz, bilgi toplumuna dönüşmüş, her alanda AB standartlarını yakalamış ve dünya ile rekabet edebilen güçlü bir Türkiye'dir.

2011 yılı bütçesi Hükümetimizin önceki bütçelerinde olduğu gibi ülkemizi 2023 vizyonuna yaklaştıran bir bütçedir. 21. yüzyıla damgasını vuracak olan ülkemizin beşeri sermayesine, altyapısına ve Ar-Ge'sine kaynak ayıran bir bütçedir."