21 İlden Toplam 693 Stk Temsilcisi Diyarbakır'da Basın Açıklaması Düzenledi

Diyarbakır'da 693 sivil toplum kuruluşu (STK) temsilcisi basın açıklaması düzenledi.

21 ilden toplam 693 STK temsilcisi Diyarbakır'da biraraya gelerek, son dönemde gelişen olaylarla ilgili basın açıklaması düzenledi. Sümer Park'ta yapılan basın açıklamasını okuyan Elektrik Mühendisleri Odası Diyarbakır Şubesi Başkanı İdris Ekmen, Türk ve Kürt halkının Cumhuriyeti birlikte kurduğunu belirterek, "Artık kan ve gözyaşının yerini diyalog kanallarının açılmasıyla beraber hoşgörü, barış ve kardeşlik iklimi almalıdır. Biz bir çağrı yapmıştık. Bu çağırımıza PKK tarafından eylemsizlik kararı ile
yanıt verilmiş ve bu karar son olarak 2011'de yapılacak olan genel seçimlere kadar uzatılmıştır" dedi.
Terör örgütü PKK'nın eylemsizlik kararını uzattığını açıklamasının iyimser bir atmosfer oluşturduğunu kaydeden Ekmen, "Demokratik çözüme dair umutlar artmıştır. Başta hükümet olmak üzere devlet erkini elinde bulunduran güçlerin çözüm için demokratik yöntemleri esas alan seçeneklerde ısrarcı olmaları gerekmektedir. Güven verici ortamın oluşturabilmesi için ana dilin kullanımının önündeki engeller kaldırılmalıdır. Tutuklu Kürt siyasetçilere ana dilde savunma hakkı tanınmalı ve serbest kalmaları
sağlanmalıdır. Askeri ve siyasi operasyonlar durmalı, TMK kaldırılmalı, TCK'nın evrensel hukuka aykırılık taşıyan ve adaletsizliğe sebebiyet veren hükümleri, anti demokratik kanunlar, haklar ve özgürlükler temelinde değiştirilmelidir. Kürt sorunun çözümünde katkısı olacağına inandığımız Öcalan ve diğer dinamiklerle başlatılan diyalog ve müzakere süreci devam etmelidir. Halkın gerçek anlamda iradesinin Meclis'e yansıması için koltuk kaygısı taşımadan önümüzdeki seçime yetişecek şekilde seçim barajı
kaldırılmadır. Gerçekleri açığa çıkarmak, geçmişle yüzleşmek ve aydınlık bir gelecek için hakikatlari araştırma komisyonu zaman geçirilmeden kurulmalıdır. 12 Eylül ürünü olan anayasa yerine demokratik özgürlükçü eşitlikçi ve çoğulcu bir anayasa için çalışmalara hemen başlanılmalıdır. Sorunların çözümünde demokratik yöntemler diyalog ve müzakere süreçlerinin esas alındığı günümüz dünyasındü Kürt sorununu çözümü ile ilgili eylemsizlik sürecile yakalanan bu tarihi fırsat heba edilmemeli, toplumsal umut ve
beklentiler boşa çıkarılmamalıdır" dedi.