Marmaray'ı 1860'da Sultan Abdülmecit düşünmüştü

Sultan Abdülmecit'in 1860'da hazırlattığı ancak, o günün şartlarında yapamadığı Boğaz'ın iki yakasının denizin altından birleştirilmesi projesi Marmaray ocakta gerçekleşecek.

Marmaray'ı 1860'da Sultan Abdülmecit düşünmüştü
İlk projesi 1860 yılında Sultan Abdülmecit tarafından hazırlatılan, ancak günün koşullarıyla gerçekleştirilmeyen, denizin altından İstanbul Boğazı’nı geçme rüyası, ‘Marmaray’ ile 150 yıl sonra gerçek oluyor. Dünyadaki en önemli projelerden ve İstanbul için asırlık bir rüyanın gerçekleşmesi olan Gebze-Haydarpaşa, Sirkeci-Halkalı Banliyö Hattının İyileştirilmesi ve Demiryolu Boğaz Tüp Geçişi İnşaatı (Marmaray) Projesi kapsamında, ocak ayında ilk kez İstanbul Boğazı’nın iki yakası suyun altında birleşecek.

İKİ TÜNEL OCAK AYINDA BİRLEŞECEK

150 yıllık hayal olan İstanbul Boğazı’nın altından yürüyerek geçme projesiyle ilgili açıklama yapan Marmaray Projesi Müdür Vekili İnşaat Yüksek Mühendisi Hüseyin Belkaya, bu sevdanın 1860 yılında Sultan Abdülmecit’in mühendis Preault’ya, proje hazırlatmasıyla başladığını ifade etti. Mühendis Preault’nun, Sarayburnu ile Üsküdar arasında, ayaklar üstünde bir batık tünel tasarladığını anlatan Belkaya, o günün teknolojisi ile bu tünelin gerçekleştirilemediğini söyledi. Belkaya, son 700 metre kazıldıktan sonra 2011’in ilk aylarından Sirkeci’den Boğaz’ın altındaki batırma tünel ile delme tünel birleşince İstanbul Boğazı’nın altından ilk kez karşı yakaya ulaşılacağını söyledi.

Demiryolunun toplam uzunluğu 76 km olacak

Belkaya, demiryolu sisteminin toplam uzunluğunun 76 kilometre olmak üzere; batırma tüp tünel bölümünün 1.4 kilometre, yaklaşım tünellerinin 12.2 kilometre ve iyileştirilecek olan yüzeysel metro hattın uzunluğunun da yaklaşık 63 kilometre olduğunu söyledi. Proje kapsamında üç yeni yeraltı istasyonunun inşa edildiğini ve 37 istasyonun yenilenerek modern istasyonlar haline getirilmesinin sağlanacağını anlatan Belkaya, şunları kaydetti: “İki hattan oluşan mevcut demiryolu hattı, üç hatta çıkarılarak, Asya ve Avrupa kıtaları arasında iki hatta yüksek kapasiteli banliyö trenleri çalışacak ve üçüncü hat ise şehirler arası yolcu ve yük trenleri tarafından kullanılacak. Tüp tünel Asya ve Avrupa arasında kesintisiz demiryolu bağlantısı sağlayarak, Türkiye’nin Trans European Network’e (Trans Avrupa Ağı) bağlanmasında da etkili olacak.”