Kardemir'de İşten Atılan İşçiler Miting Yaptı

Tüm Emekliler ve Çalışanlar ve Metal işçileri tarafından düzenlenen "Kardemir'de işten çıkartmalara hayır" mitingi Albaykaraoğlanoğlu Caddesi'nde düzenlendi.

İş akdi fesh edilen 100 üzerinde işçi ile aileleri, vatandaşların katıldığı miting iki saat sürdü. 19 Temmuz tarihinde izinde iken iş akti fesh edilen Bayram Kurşun isimli işçi 1996 yılından bu yana fabrikada çalıştığını, fabrikanın bugünlere gelmesi için elinden geleni ardına bırakmadığını belirterek, "Ne zaman açık ışık gördüm akan çeşme gördüm kapattım. Kendi fabrikam gibi o zihniyetle çalıştım, bugün ise demokratik haklarımdan dolayı kapı önüne koyuldum" dedi. 19 Temmuz'da işten çıkarıldığını
anlatan Bayram Kurşun, şöyle konuştu: "Kızımın mezuniyet törenine gidemedim. Bizim ekmeğimize kan doğradılar. Metin Türker'in kemikleri sızlıyor. İş yerimde bir arkadaşım felç oldu. Felç olduğu için rapor almak zorunda kaldı. Hemen iş aktini fesh ettiler. Vicdanınız sızlamadı mı? Yazık değil mi? Felç bu insan? Benim karım MS hastası ve ben valilikten yeşil kart bekliyorum. Benim karım ölürse, ondan başka kaybedecek bir şeyim yok. Yarın hepiniz musalla taşına geleceksiniz, size hakkımı helal etmiyorum. Size
helallik vermeyeceğim."
Türk Metal Sendikası Karabük Şubesi Başkanı Şahin Dikilitaş ise, "Sendikal mücadeleden dolayı işçiyi kapının önüne koyana lanet olsun. Karabük'te birileri huzuru bozuyor diyorlar, bu huzuru bozan kim acaba? Yok öyle yağma. Geçen gün Konfederasyon Başkanı geldi Karabük'te 'sendikacılık akıl işi, bilgi işi, yürek işi diyor' Nerdesiniz işte Karabük halkı burada, hodri meydan, yüreğiniz varsa gelin. Dün üretim rekorları kıran bu insanlar sokağa konuluyorsa yazıklar olsun size. Yetkililere sesleniyorum.
Olanları görmezden gelmeyin. İşten atılanlar geri alınsın, yoksa bu kentte huzur iyice bozulacak" diye konuştu.
Mitingde son olarak söz alan Türk Metal Sendikası Genel Başkan Danışmanı Recai Başkan ise, "Ben çalışanların neler yapabileceğini çok iyi bilen bir insanım" dedi.
HİÇBİR MÜCADELE KOLAY KAZANILMADI
İşten atılan insanların hangi sıkıntıları çektiğini bizzat bilen bir insan olduğunu anlatan Başkan, sözlerine şöyle devam etti: "Yazıklar olsun ki, işçinin ekmeğini yiyerek ihanet eden şerefsizlerin gazabı yaşanıyor bugünlerde. Yazıklar olsun ki, türlü entrikalarla elinden güç tutanların gazabı yaşanıyor. Buna karşı çıkmak tüm Karabüklülerin görevi bundan kaçan aslında kendi korkularına yenik düşen insana sevgisi olmayan korkakların işidir. Siz korkmayacaksınız, siz yılmayacaksınız."
Hiçbir mücadelenin kolay kazanılmadığını anlatan Başkan, şunları söyledi: "Sanmasın ki bugün buraya destek vermeyenler, yarın bu sıkıntıların etkilerini bizzat görmeyecekler. Öyle olmayacak, ben 10 aydır konuşuyorum Karabük'te, bir yerler de konuşturulmuyorum. Bu işçi 137 günlük grevi başarıyla bitirdi. Hakkını almasını bildi."
1994 yılında altı aya yakın bir süre işçilerle birlikte kavga verdiklerini anlatan Başkan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu yollarda yürüdük, bu işletmenin içinde ve dışında fabrikamızı kapattırmayalım diye kavga verdi. Bunu başardık biz değil bunu işçi başardı. Biz değil bunu halk başardı. Biz sadece önderlik ettik bu insanlara. Ama burada o günleri yaşayan insanlara ve sizlere sormak istiyorum. 16 yıl önce 8 Kasım'ı bu şehirde hep beraber hayatı durdurma eyleminde yok muydunuz. Neden durdurdu bu şehirde
insanlar o çalışanlar hayatı. Neden? Bu fabrika kapatılmasın diye. Bu mücadelenin sonunda kapatılma kararı alınan ve her türlü uygulaması başlatılan bu işletmenin kapatılması engellendi. Dünyaya örnek bir model ortaya çıktı, dünyaya örnek hayatı durdurma eylemi yapıldı. Peki bu fabrika yöre halkına, işçisine, esnafına, sanayicisine verildi. Biz bu mücadeleyi Kardemir, Karabük'e yararlı çalışanına ekmek veren, aş veren bir işletme olsun diye verdik."
Başkan, 16 yıl önce hayatı durdurmanın yapıldığı bu şehirde, bugün binlerce insanın o kurtardıkları işletmeden iş akitleri fesh edildiği için ve bunu durdurmak adına işçi kıyımını durdurmak adına burada toplandığını söyledi.
Kendi işletmesinde kendi kurtardığı işletmede işçi bugün kapı dışarı ediliyorsa Karabük'ün buna sessiz kalamayacağını anlatan
Recai Başkan, şöyle konuştu: "Siyaset buna sessiz kalamaz. Bu şehri yönetenler buna sessiz kalamaz kalmamasını sağlayacaklar da sizlersiniz. KARDEMİR'de çalışanlara sesleniyorum, gözünüzün önünde açık seçik oyun oynanıyor ve hala uyuyorsunuz. Aklınızı başına alın dün beraber kavga verdiğimiz ve alınanların tamamında imzam olan işçi kardeşlerim. Bırakın yalandan deliliği aklınızı başınıza alın 4/C statüsünde düşük ücretle istediklerini yapmak zorunda kalacağınız bir sürece gidiyorsunuz. Karabük halkı uyanın
gerçekten kötü günlere gidersiniz bu kafa ile. Lütfen uyandırın, uyuyanları da uyandırın, uyuyor numarası yapanları da uyandırın."
ONURLU MÜCADELE
Gerçekleri söylemekten korkmamak gerektiğini anlatan Başkan, şunları söyledi: "Mücadele mutlaka ve mutlaka haklı olanların kazanacağı sürecin başlangıcında en doruk noktaya kadar sizin için verilir. Bunu unutmayın ne pahasına olursa olsun kavganızı sonlandırın ve hakkınız olanı alın. Ben bu onurlu mücadele de şerefiyle ölme pahasına her anlamda yanınızda ve önünüzde olacağım. Bu gün bir kez daha anladım ki sizin yanınızda sizin gibi izleme hakkına hiç sahip olamayacağım. Önemli değil ben zaten bu
kavganın önünde ne pahasına olursa olsun bu işi sonlandırmak üzere adım atan ve başlatan ve yürüyen bir insanım. Gerekiyorsa ölümüne bu mücadele en iyi şekilde verilmeli, sonlandırılmalı ve başka ocaklara ateş düşmesi engellenmeli. Bunu başaracak olan sizlersiniz, birlikte yapacağız."
Yaklaşık iki saat süren mitingdeki dövizlerde "Benim babamı işten attılar, başka babalar atılmasın", "Performans düşüklüğü bahane, kara kar atmak şahane", "İşimi kaybettim ama onurumu asla" gibi sloganlar atıldı.
(YE-ET-HO-Y)