'Güzel Bir Söz, İçten Bir Sarılış Da Çocuk İçin Ödüldür'
ESOGÜ Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Damla Eyüboğlu: 'Karne alan çocuklarımıza ödül verirken akla bir oyuncak, kitap, tablet gibi hediyeler gelir. Ancak ödül konusu aslında geniş bir yelpazedir. Bazen güzel bir söz, içten bir sarılış, sevecen bir bakış, beraber yapılan bir etkinlik de çocuklara verebileceğimiz ödüller arasında sayılabilir'
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Damla Eyüboğlu, karne alan çocuklara ödül verirken akla bir oyuncak, kitap, tablet gibi hediyelerin geldiğini belirterek, "Ancak ödül konusu aslında geniş bir yelpazedir. Bazen güzel bir söz, içten bir sarılış, sevecen bir bakış, beraber yapılan bir etkinlik de çocuklara verebileceğimiz ödüller arasında sayılabilir." ifadesini kullandı.
Eyüboğlu, yazılı açıklamasında, uzun bir eğitim yılının daha bitmek üzere olduğunu ve bu hafta karnelerin alındığını kaydetti.
Hem aileler, hem de çocukların birtakım beklentiler içinde olduğuna işaret eden Eyüboğlu, "Anne, babalar doğal olarak çocuklarının başarılı olduklarını ve karnelerindeki güzel sonuçları görmek istiyorlar. Karnesi güzel gelen çocuklar da ödül beklentisi içindeler. Ailelerin zaman zaman zorlandığı, hatta bazen maddi ve manevi olarak şartlarını çok zorladıkları, yıl içinde bazen pazarlığa ve rüşvete dönüşen ödül konusu çoğu evde şu sıralar gündemi oldukça meşgul etmekte." değerlendirmesinde bulundu.
Eyüboğlu, maalesef mevcut toplumsal algılayışın da çocuklara karne hediyesi alınmasını, ailelerin göreviymişçesine dayattığını aktararak, şöyle devam etti:
"Oysaki okula düzenli gitmek, dersleri gerektiği şekilde öğrenmek ve öğrendiklerini sınavda göstermek çocuğun zaten sorumluluğudur. Bu nedenle bakış açımızı bu yöne çevirmek ve çocuğun okul motivasyonunu bu şekilde değiştirmek zaten ödül konusunun kendiliğinden çözüme kavuşmasını sağlar. Bu, çocuklarımıza hiç ödül vermeyeceğimiz anlamına gelmez. Hatta çocuğu hiç ödüllendirmemek büyük haksızlık olur. Ama unutmayalım ki çocuğu başarısı için övmek, onunla gurur duyduğumuzu göstermek de bir ödüldür. Abartıya kaçmadan söylenen 'aferin, tebrik ederim, bu güzel başarı için seni kutluyorum, seninle gurur duyuyorum' gibi söylemler çocuğun bir sonraki görevde daha istekle çabalamasını sağlar."
- "Ebeveyn çocuk ilişkisini bozan pazarlıklardan kaçınmak gerekir"
Ailelerin kendi şartları doğrultusunda çocuklarına hediyeler almalarının olumlu motivasyonu arttırdığını bildiren Eyüboğlu, "Hediyeler demişken, sonu gelmeyen istekleri körükleyen ve ebeveyn çocuk ilişkisini bozan pazarlıklardan kaçınmak gerekir. Karne alan çocuklarımıza ödül verirken akla bir oyuncak, kitap, tablet gibi hediyeler gelir. Ancak ödül konusu aslında geniş bir yelpazedir. Bazen güzel bir söz, içten bir sarılış, sevecen bir bakış, beraber yapılan bir etkinlik de çocuklara verebileceğimiz ödüller arasında sayılabilir." yorumunu yaptı.
Eyüboğlu, her çocuğun her zaman beklenen düzeyde başarı elde edemeyebileceğini belirterek, "Amacımız bu çocukların başarısını yükseltmekse, çocuğun başarısını engelleyen etmenlere eğilip bunları irdelemeli, çocukla birlikte yeni stratejiler belirlemeliyiz. Eğer motivasyonel bir eksiklik söz konusuysa okul rehberlik servislerinden destek alınabilir. Ama eğer çocuğun başarısını engelleyen tıbbi bir durumdan aile veya okul şüpheleniyorsa mutlaka bir çocuk ve ergen psikiyatristi tarafından durum değerlendirilmeli, soruna birlikte çözüm aranmalıdır." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Eyüboğlu, yazılı açıklamasında, uzun bir eğitim yılının daha bitmek üzere olduğunu ve bu hafta karnelerin alındığını kaydetti.
Hem aileler, hem de çocukların birtakım beklentiler içinde olduğuna işaret eden Eyüboğlu, "Anne, babalar doğal olarak çocuklarının başarılı olduklarını ve karnelerindeki güzel sonuçları görmek istiyorlar. Karnesi güzel gelen çocuklar da ödül beklentisi içindeler. Ailelerin zaman zaman zorlandığı, hatta bazen maddi ve manevi olarak şartlarını çok zorladıkları, yıl içinde bazen pazarlığa ve rüşvete dönüşen ödül konusu çoğu evde şu sıralar gündemi oldukça meşgul etmekte." değerlendirmesinde bulundu.
Eyüboğlu, maalesef mevcut toplumsal algılayışın da çocuklara karne hediyesi alınmasını, ailelerin göreviymişçesine dayattığını aktararak, şöyle devam etti:
"Oysaki okula düzenli gitmek, dersleri gerektiği şekilde öğrenmek ve öğrendiklerini sınavda göstermek çocuğun zaten sorumluluğudur. Bu nedenle bakış açımızı bu yöne çevirmek ve çocuğun okul motivasyonunu bu şekilde değiştirmek zaten ödül konusunun kendiliğinden çözüme kavuşmasını sağlar. Bu, çocuklarımıza hiç ödül vermeyeceğimiz anlamına gelmez. Hatta çocuğu hiç ödüllendirmemek büyük haksızlık olur. Ama unutmayalım ki çocuğu başarısı için övmek, onunla gurur duyduğumuzu göstermek de bir ödüldür. Abartıya kaçmadan söylenen 'aferin, tebrik ederim, bu güzel başarı için seni kutluyorum, seninle gurur duyuyorum' gibi söylemler çocuğun bir sonraki görevde daha istekle çabalamasını sağlar."
- "Ebeveyn çocuk ilişkisini bozan pazarlıklardan kaçınmak gerekir"
Ailelerin kendi şartları doğrultusunda çocuklarına hediyeler almalarının olumlu motivasyonu arttırdığını bildiren Eyüboğlu, "Hediyeler demişken, sonu gelmeyen istekleri körükleyen ve ebeveyn çocuk ilişkisini bozan pazarlıklardan kaçınmak gerekir. Karne alan çocuklarımıza ödül verirken akla bir oyuncak, kitap, tablet gibi hediyeler gelir. Ancak ödül konusu aslında geniş bir yelpazedir. Bazen güzel bir söz, içten bir sarılış, sevecen bir bakış, beraber yapılan bir etkinlik de çocuklara verebileceğimiz ödüller arasında sayılabilir." yorumunu yaptı.
Eyüboğlu, her çocuğun her zaman beklenen düzeyde başarı elde edemeyebileceğini belirterek, "Amacımız bu çocukların başarısını yükseltmekse, çocuğun başarısını engelleyen etmenlere eğilip bunları irdelemeli, çocukla birlikte yeni stratejiler belirlemeliyiz. Eğer motivasyonel bir eksiklik söz konusuysa okul rehberlik servislerinden destek alınabilir. Ama eğer çocuğun başarısını engelleyen tıbbi bir durumdan aile veya okul şüpheleniyorsa mutlaka bir çocuk ve ergen psikiyatristi tarafından durum değerlendirilmeli, soruna birlikte çözüm aranmalıdır." ifadelerini kullandı.