TÜGVA'nın 'Evet' Yürüyüşü, Şırnak Sokaklarını İnletti

Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Şırnak Temsilciliği tarafından "Büyük Türkiye Evet Yürüyüşü" düzenlendi. Yürüyüşe yüzlerce genç ellerinde Türk bayrakları ve dövizler ile katıldı. Sokaklar "Dik dur eğilme Şırnak halkı seninle", "Vatan sana canım feda", "Kahrolsun PKK" sloganları ile inledi.

TÜGVA'nın 'Evet' Yürüyüşü, Şırnak Sokaklarını İnletti
TÜGVA tarafından 81 ilde eş zamanlı düzenlenen "Büyük Türkiye Evet Yürüyüşü" Şırnak’ta ellerinde Türk bayrakları olan yüzlerce gencin katılımıyla Cizre Caddesi’nde gerçekleşti. İş-Kur İl Müdürlüğü binası önündeki boş alandan karayolları kavşağına kadar yürüyen gençler ellerindeki dövizlerle sloganlar atarak yürüdü.

Karayolları kavşağında son bulan yürüyüş sonrası gençler adına basın açıklaması yapan TÜGVA Şırnak İl Temsilcisi Fırat Som, "Öncelikle, milletimizin kaderinin tayin edileceği tarihe sayılı günler kala, iç ve dış düşmanlarımıza ülkemize sahip çıktığınızı göstermek için ’Evet’ diye haykıran siz vatan sevdalılarına şükranlarımızı sunuyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’nin istikrarı ve bekası için oy kullanacağımız bu kaotik dönemde, milletimizin cesur şairi Necip Fazıl, bizden ta yıllar öncesinde bugünü öngörmüş gibi çok açık bir seçim yapmamızı istiyor. ’Nur’un tarafında mıyız, yoksa kirin mi? Düşmanlarımız dedik. Dışta, bütün kılıçlarını kuşanmış, aziz milletimize ve çizilmiş sınırlara hapsolmadan dünyanın tüm mazlumlarına hamilik yapan devletimize karşı haçlı mücadelesine girişmiş batı’. İşte, 15 Temmuz’da dış düşmanlarla birlik olup, Türk halkını kendi tankı ve tüfeğiyle vurmaya cüret etmiş FETÖ ve bunların 30 senedir yardakçılığını yapan PKK, birleşmiş ’Hayır’da hayır var diyorlar’. Biz, hayrın ve şerrin yalnızca Allah’tan geldiğine inanarak ezilmiş, sömürgeleştirilmiş tüm coğrafyaların ümidi olan liderimizi çıktığı yolda yalnız bırakmamak için ’Evet’ diyoruz. 1960’ta Demokrat Parti, 1971’de Adalet Partisi, 1980’de Milliyetçi Cephe, 1997’de Refah-Yol hükümetlerine karşı askeri darbe gerçekleştirmek suretiyle ülke yönetimini ele geçiren cuntacılar, ortaya koyduğu iradeyle özüne dönmeye çalışan millete binbir türlü zulmü reva görmüşlerdi. İşte 55 senedir oynanan bu oyun, 15 Temmuz gecesi vatanına sevdalı milyonlar ve onların, ’Bugüne kadar halkın gücünün üzerinde bir güç tanımadım’ diyen lideri Recep Tayyip Erdoğan tarafından bozuldu. Ülkemizin kaderini bir daha halkına saldıran, devlet kurumlarını işgal eden, gençleri ve liderleri asan, hapseden ve şehit eden vatan hainlerine bırakmamak ve öz vatanımızda parya olmamak için ’Evet’ diyoruz. Binlerce yıllık devlet geleneğimizde var olan tek liderlik yerine, başka medeniyetlerden devşirilme parlamenter sistemle serpilmesi için önünde hiçbir engel olmayan Türkiye Cumhuriyeti, kavgalara ve krizlere mahkum edildi. Çift başlılık, milletin vekillerinin görevlerini yapmalarına engel olmakla kalmadı, ’vefalı milletimizin’ şahlanması her seferinde Çankaya tarafından veto edildi. Şimdi bizler, her türlü gerici ve durdurmacı müdahaleye karşı bu ülkenin gerçek sahiplerinin arasından çıkacak milli liderlerimizle sonuna kadar yürümek için ’Evet’ diyoruz" dedi.

Basın açıklamasının ardından kalabalık halaylar çekerek sessizce dağıldı.
Kaynak: İHA