Yaptigi Isin Zorluklarini Azmiyle Asan 22 Yasindaki Çiftçi

Konya’da 22 yasindaki Abdullah Özcan, ortaokuldan mezun olduktan sonra egitimine Açik Ögretim Lisesi üzerinden devam etmeye karar vererek babasinin yaninda çiftçiligi basladi. Bir süre sonra bütün üretim isine hakim olan Özcan, simdi yaklasik 2 bin dekar alanda havuç, misir ve kereviz üretimi yaparak yurt disina ürün gönderiyor.

Yaptigi Isin Zorluklarini Azmiyle Asan 22 Yasindaki Çiftçi
Konya’nin merkez Meram ilçesinde çiftçilik yapan babasinin yaninda çiftçilige baslayan 22 yasindaki Abdullah Özcan, ortaokuldan mezun olduktan sonra egitimine Açik Ögretim Lisesi üzerinden devam etmeye karar verdi. Bir süre sonra bütün üretim isine hakim olan Özcan, vatani görevinin ardindan evlendi. Yaklasik 2 bin dekar alanda havuç, misir ve kereviz üretimi yaparak yurt disina ürün gönderen genç çiftçi Özcan, üniversite egitimini pazarlama alaninda tamamlayarak ürettigi ürünleri aracisiz yurt disina pazarlamayi hedefliyor.

“Evlendikten sonra biraz daha is aski basladi”

Esinin kendisine motivasyon olarak çok büyük destek oldugunu anlatan Abdullah Özcan, “Okula giderken, okul sonrasi hep tarlaya gelirdik. Babam, amcalarimla beraber tarlaya gelip giderdim. O sirada bir heyecan bir heves basladi bende. Tarlaya, traktöre babam ve amcam gibi ben de bu ise simsiki sarilmak istedim. 14 yasinda okulu biraktim. Tarla tapan islerine basladim, tabii hevesliydim. Hala hevesliyim, o heves hala devam ediyor. Okulu biraktiktan sonra açik listeye yazildim ve isleri tamamen elime aldim. Ben isimi elime biraz erken aldim. Daha sonra da evlendim. Evlendikten sonra biraz daha is aski basladi, üstümde bir yük oldugunu hissettim esim var artik diye. Biraz daha yüküm de çogaldi. Esim her zaman bana destek oldu. Hiçbir zaman kötümser, küçümser bir sekilde bakmadi isime. Sag olsun her zaman en büyük destekçim esimdir benim” dedi.



“Tarlada üretime hevesle basladim, su anda bu ise devam ediyoruz”

Yaklasik olarak 2 bin dekar alanda üretim yaptiklarini anlatan genç çiftçi Özcan, “Buralarda havuç, misir, lahana, turp, kereviz, misir gibi karisik bir sekilde üretimimiz var. Bunun 600 dekari havuç, 600 dekari misir, yaklasik 100 dekar lahana seklinde yapiyoruz. Küçük yaslarda üretime baslayinca yasitlarim gibi bilgisayar veya kafe benim ilgimi çekmiyor. Ben küçük yasta traktöre, tarlaya hevesle basladim. Okula gittim, dogrusu okul da sarmadi. Tarlada üretim isine hevesle basladim, su anda bu ise devam ediyoruz” seklinde konustu.



“Üniversitede dis ticaret okuyup kendi pazarimi olusturmak istiyorum"

Kendini çiftçilikte gelistiren Özcan, meslegindeki korkusunun su sikintisini oldugunu söyledi.

Özcan, “Ben liseye açik ögretim üzerinden devam ediyorum. Lise bittikten sonra nasip olursa üniversitede dis ticaret okuyup kendi pazarimi olusturup, kendi ürünlerimi aracisiz kendim satmak gibi bir düsüncem de var. Daha sonrasinda beni bu iste korkutan en büyük sorun ise su. Biz Aksaray yöresinde ekim yapiyoruz. Orada su gerçekten çok sikinti. 250 metrelere kadar kuyu kaziliyor. Su anda tek korkumuz asiri derecede su ve hava sartlarinin degisikligi. Kis olmuyor, havalar degistiginden dolayi tek korkumuz bunlar. Hava sartlari ve su en büyük sorun. Baska sorunumuz çok sükür yok” diye konustu.

Kaynak: İHA