8 Yasindaki Mert, Yasadigi Akran Zorbaligini Yazdi

Ankara’da 3. sinif ögrencisi Mert Anil Arslan (8), 4 yasina kadar konusma bozuklugu yasamasi nedeniyle akranlariyla arkadaslik kuramiyordu. Ailesinin yönlendirmesiyle kitaplar ile arkadaslik olan Mert Anil, hem 750 kitap okudu hem de konusma bozuklugunu yendi. Okudugu boyundan büyük kitaplar sayesinde kitap yazmaya karar veren Mert Anil, babasina “senin kitabini yazmak istiyorum” dedi.

Baba Önder Arslan, oglunun söylediginin gerçek olmadigini düsünse de küçük Mert Anil kitabini tamamlayip babasina gösterdi. Kitabin ilk sayfasinda ‘beni ben olarak kabul eden arkadaslarima, anneme ve babama tesekkür ederim’ ifadesinin yer aldigini gören baba Arslan, oglunun kendisini degil, yasadigi akran zorbaligini kitabinda anlattigini fark etti. Ailesinin de destegiyle hikayesini ‘Hamur Abi’ kitabinda kaleme alan Mert Anil, kendisi gibi olan çocuklara ilham olmak istiyor.

"Akran zorbaligina ugrayan bir hamurun kendini farkliliklarla görmesinin, farkliliklarin daha iyi olmasini ögrenmesinin hikayesi"

Kitap yazma hikayesinin babasina yaptigi bir sakayla basladigini dile getiren 8 yasindaki Mert Anil Arslan, "Bir keresinde babama senin kitabini yazacagim diye saka yapmistim. Ondan sonra da gerçekten yazacagimi babam bilmiyordu. Akran zorbaligina ugrayan bir hamurun kendini farkliliklarla görmesini, farkliliklarin daha iyi olmasini ögrenmesinin hikayesi. Ben de birazcik akran zorbaligina ugruyordum eskiden, bundan bahsettim. Küçükken konusma bozuklugum vardi. Hiç kimse benimle arkadas olmuyordu. Anaokuluna gidince de birazcik kötü oldugum için konusmam hiç arkadasim yoktu. Kitap okuyarak konusma bozuklugumu yendim ve bir tane kitap yazdim. Eskiden konusma bozuklugum vardi. Onun yüzünden hiç kimse benimle arkadas olmuyordu. Herkes benimle dalga geçiyordu. Ben de annem sayesinde kitaplarla tanistim. Kütüphanelere gittim ve 750 tane kitap okudum" ifadelerini kullandi.

"Anne baba onlarin yaninda oldugu sürece asamayacaklar hiçbir problem yok"

Mert Anil’in babasi Önder Arslan (32), oglunun 4 yasina kadar konusamadigini ve isaret diline alistigini dile getirerek, "Bu süre zaafinda bir seylerin ters gittiginin farkina vardik. Egitim almasini istedik ve rehabilitasyon merkezinde egitime gönderdik. Bu süre zaafinda pandemiye denk geldi. Pandemiden dolayi evde egitim vermeye çalistik. Kendi imkanlarimizla, daha çogunlukla annemizin yardimiyla kitaba alistirdik. Kitabi çok sevmeye basladi dünyasi tamamen kitap olmaya basladi.

Bunun farkina vardigimizda bir çocugun bir babadan anneden oyuncak isterken benim çocugum ‘Babacigim kütüphaneye gidelim, tarihi yerleri gezelim’. Bu tarz cümleler kullanmaya basladi.

Bir gün evde otururken ‘Babacigim kitap yazabilir miyim?’ dedi.

Ben bunu sakaya alarak ‘Tabii olur’ dedim. Aradan on gün geçti ‘Baba kitabim hazir’ dedi.

Kitabi okudum, tabii akran zorbaligi ile ilgili kitapti. Biz tamamen hayal dünyasini kaleme döktü saniyorken meger kendi hayatini kaleme dökmüs. Bunu kitabin basinda bir cümleyle biz anladik. ‘Beni ben olarak kabul eden arkadaslarima ve anneme babama tesekkür ederim’ dediginde tamamen kendi hayatini anlattigini fark ettik. Mert Anil Arslan, bu akran zorbaligina maruz kaldigi için, bu durumda olan arkadaslarina üzülmemesi gerektigini, dimdik ayakta durup kendilerinin de üstesinden gelebilecegini istedigi için bu kitabi yazmak istedi bence. Çünkü kitabin içerigi bunu anlatiyor. Hamur Abi benim, karakter benim. Ama kitapta yazan bütün konu Mert Anil. Buradan ebeveynlere seslenmek istiyorum. Ne olursa olsun evlatlarin arkasinda dursunlar, ne isterlerse istesinler, nasil bir sikinti yasarlarsa yasasinlar, dimdik arkalarinda olmalarini istiyorum. Çünkü gerçekten böyle durumda olan çocuklarin yaninda anne baba olmalari çok önem arz ediyor. Anne baba onlarin yaninda oldugu sürece asamayacaklar hiçbir problem yok" ifadelerine yer verdi.