'2030 Yilinda Nüfusun Yüzde 40'I Ihtiyaç Duydugu Finansmani Tasarruflarla Saglayacak'
Orta vadede 33 milyonluk ekosisteme ulasma hedefiyle faaliyetlerini sürdüren Birevim’in Genel Müdürü Avukat Mahir Orak, “Finansman krizinin tasarrufla asilacagini ve kisa zaman içerisinde ana finansman kaynaginin tasarruflar yani iç kaynaklar olacagini öngörüyoruz. 2025 yili sonunda nüfusun yüzde 10’unu, 2030 yili sonunda ise yüzde 40’ini tasarruf finansman sistemine dahil etmeyi planliyoruz” dedi.
Sektörümüz 8 yilda 8 kat büyüdü. Fakat yarin daha farkli, daha bilinçli bir tasarruf kitlesi olusacak; ekonomik krizden bagimsiz olarak tasarruf finansmani sistemini tercih edenlerin olusturacagi bu kitle, ayni zamanda kendi kaynaklarini yönetmeyi ögrenmis ve finansal bagimsizligi düstur edinmis insanlardan olusacak. Biz tasarruf finansman sektörü olarak, dis kaynak kullanimi nedeniyle 1 birimlik mala, ürüne, hizmete 3 birim ödeyen ve hayatini borçlarla tüketen kitlelere tasarrufu ögretiyoruz. Konfor alanindan çikmadan, borçlara ve faize boyun egmeden de hayalleri gerçeklestirmenin mümkün oldugunu gösteriyoruz. Nesilden nesile aktaracagimiz bu kültür sayesinde gelecek nesilleri özgürlestirecegiz” diye konustu.
“Dünyada tasarruf kültürü yayginlasiyor”
Avukat Mahir Orak, “Kaynak kitligi ve enflasyon gibi nedenlerle tüm dünya alarmda. Dünyanin en gelismis ülkelerinin de gündemini mesgul eden bu basliklar, gelismekte olan ülkeler kategorisinde yer alan ve ciddi bir ekonomik kriz sürecinden geçen ülkemiz açisindan da oldukça kritik bir baslik olarak öne çikiyor. Ülkemiz mevcut kaynaklarin tasarruflu kullanimina yönelik stratejilerin gelistirilmesi ve dis borçlanmayi minimuma indirecek yeni güzergahlar belirlenmesi konusunda bir dizi önlemler almaya basladi.
Bu sürece finansal alt yapiyi yeniden kurgulayarak ve Tasarruf Finansman sektörünü dahil ederek baslanirsa daha sonuç odakli ve daha basarili olunacak, daha hizli hedefe ulasilacaktir” dedi.
Avukat Orak, “Milli ekonominin canlandirilmasi kadar vatandaslarin ihtiyacini karsilayabilmesi de ana gündem maddemiz. Sektörümüz kuruldugu günden bu yana, dis borçlanmayi artiran krediye dayali sistemi degistirmeye ve dönüstürmeye, iç kaynaklarin kullanimina dayali tasarruf sistemini gelistirmeye odaklaniyor. Dolayisiyla zararin neresinden dönersek kardir düsüncesiyle çalismaya devam ediyoruz. Herkesin bir evi, bir arabasi olsun istiyoruz. Çünkü bu bir lüks degil, ihtiyaçtir. Ihtiyacin karsilanamadigi yerde refah olmaz. Refahi artirmanin yolunun da kamu destegiyle finansman süreçlerinin düzenlenmesi oldugunun altini bir kez daha çizmek istiyoruz.” ifadelerini kullandi.