TZOB Baskani Bayraktar Açiklamasi 'Baklagillere Verilen Prim Destegi Kiloya 50 Kurus Olarak Veriliyor'

Türkiye Ziraat Odalari Birligi Baskani Semsi Bayraktar, “Baklagillere verilen prim destegi kiloya 50 kurus olarak veriliyor. Ancak bu destek 2018 yilindan bu yana degismedi. Verilen desteklerin amacina uygun olmasi için günün sartlarina göre artirilmalidir” dedi.

TZOB Baskani Bayraktar Açiklamasi 'Baklagillere Verilen Prim Destegi Kiloya 50 Kurus Olarak Veriliyor'
TZOB Genel Baskani Semsi Bayraktar, 10 Subat Dünya Bakliyat günü dolayisiyla görüntülü basin açiklamasi yapti. “Beslenmede baklagillerin önemi tartisilmaz” vurgusu yapan Bayraktar, sunlari kaydetti:

“Yag orani düsük, karbonhidrat orani yüksek ve besleyici olan baklagiller, beslenmede bitkisel proteinin ana kaynagini olusturuyor. En çok protein içeren besin gruplarindan olan baklagiller günümüzde saglikli beslenme konusunda önemini artiran ürün grubudur. Baklagillerin her biri ayri besin degerlerine sahip olmanin yaninda ülkemizin kültürel degerleridir. Son yillarda ülkemizde sagliksiz fast food ve hazir gida tüketiminin artmasiyla baklagiller diyetisyen ve doktorlar tarafindan daha fazla önerilmeye baslandi. Baklagillerin toplum olarak öneminin vurgulanmasi amaciyla, Birlesmis Milletler tarafindan 2016 yili ‘Uluslararasi Bakliyat Yili’ olarak ilan edildi ve takip eden süreçte her yil 10 Subat günü ‘Dünya Bakliyat Günü’ olarak belirlendi.”

“Ülkemizin toplam baklagil üretiminden aldigi pay yaklasik yüzde 1,3 civarindadir”

Baklagillerin dünyada 2 milyardan fazla insan için önemli bir protein kaynagi oldugunu belirten Bayraktar, bu rakamin dünya nüfusunun dörtte birini olusturdugunu söyledi.



“Baklagiller dünyada yaklasik 96 milyon hektar alanda 96 milyon ton üretimle, ortalama 135,2 milyar dolarlik piyasa degeri, 14,6 milyar dolar ihracat ve 16 milyar dolar ithalat degeri olmak üzere toplam 30,6 milyar dolarlik dis ticaret degerine sahip bir ürün grubudur” diyen Bayraktar, “Dünya toplam baklagil üretiminde yüzde 28,8’lik payla Hindistan ilk sirada yer aliyor. Ülkemizin toplam baklagil üretiminden aldigi pay yaklasik yüzde 1,3 civarindadir” dedi.

Türkiye’de üretimi gerçeklestirilen 7 çesit Baklagiller arasinda en fazla nohut, kuru fasulye ve mercimek oldugunu dile getiren Bayraktar, söyle konustu:

“Baklagil üretimi ülke geneline yayilmis olsa da Güneydogu Anadolu Bölgesi, Iç Anadolu Bölgesi ve Marmara Bölgesi’nin güneyinde yogunlasmistir. Genel olarak, kirmizi mercimek Güneydogu’da, yesil mercimek Iç Anadolu’da, bakla Ege ve Güney Marmara’da, nohut ve kuru fasulye ise birçok bölgemizde yetistiriliyor. Toplam yemeklik baklagil üretiminin, yüzde 44’ünü nohut, yüzde 30 buçugunu kirmizi mercimek, yüzde 20,6’sini kuru fasulye olusturuyor. Geri kalan yüzde 4,9’unu ise yesil mercimek, bakla, bezelye ve börülce olusturuyor.”

“Ülkemizde 1990 yilinda toplam 20 milyon dekar olan baklagil ekim alani bugüne geldigimizde 9 milyon dekara geriledi. Yani ekim alanlarinda yüzde 55,4 oraninda azalma yasandi. Ayni sekilde üretimde de yüzde 34,8 oraninda bir gerileme gerçeklesti” diye Bayraktar, su ifadelere yer verdi:

“Tarim ve Orman Bakanliginin girisimleriyle 2016 yili FAO tarafindan ‘Uluslararasi bakliyat yili’ olarak ilan edilmisti. Bu yildan sonra baklagillerde ekim alanlarinin artirilmasina yönelik yapilan çalismalar yapilsa da belirli ürünlerde istenilen düzeye maalesef ulasilamadi. Halen üretim açigi yesil mercimekte yüzde 49, kirmizi mercimekte yüzde 43 oranindadir.”

“Et ve baklagilde ithalatçi olmamiz kabul edilemez”

Et fiyatlarinin yüksekligine dikkati çeken Bayraktar, bu nedenle vatandaslarin baklagil tükettigini vurgulayarak, “Alternatif protein kaynagi olan baklagillerde de ithalat artarak devam ediyor. Baklagillerde son 5 yilda toplam ithalatimiz yüzde 90,6 oraninda artarak 702 bin ton oldu. Yine son 5 yilda baklagil ithalatina ödedigimiz tutar yüzde 227,6 oraninda artarak 544 milyon dolara ulasti. Bu kabul edilebilir bir durum degildir. Insanimizin protein ihtiyaci karsilamasinda önemli bir yere sahip olan baklagillerin üretimini artirmak zorundayiz. En önemli protein kaynaklarindan olan et ve baklagilde ithalatçi olmamiz kabul edilemez. Halkimizin saglikli beslenmesi için bu temel gida ürünlerinde üretim artirilmali, ithalattan vazgeçilmelidir” açiklamalarinda bulundu.

“Tüketicilerin pahali yemesi kabul edilemez”

Ucuz gidaya ulasim için Üretici ile tüketici arasindaki makasin kapatilmasi gerektigini dile getiren Bayraktar, “Üreticide 17 buçuk lira olan kirmizi mercimek 47 liraya, 29 buçuk lira olan nohut 76 liraya, 29 lira olan kuru fasulye 85 liraya, 26 lira olan yesil mercimek 64 liraya markette satiliyor. Protein ihtiyacinin yeterince karsilanmasi bakimindan üreticide ucuz olan bu ürünleri tüketicilerin pahali yemesi kabul edilemez. Bu gibi temel gida ürünlerine yönelik yasal düzenlemeler yapilmali, marketlerde tavan fiyat uygulamasi getirilmelidir” ifadelerini kullandi.

“Baklagillere verilen prim destegi kiloya 50 kurus olarak veriliyor”

“Ülkemizde baklagiller üretim maliyetlerinin yüksekligi ve alternatif ekilen ürünlerden elde edilen kazancin daha yüksek olmasi üreticilerin baklagil üretiminden uzaklasmasina neden oldu. Ülkemiz baklagil ihracatinda görülen azalis hem üretimde yasanan sorunlar hem de dünya piyasasinda rakip ülkelerin elde ettikleri rekabet üstünlüklerinden kaynaklaniyor” diyen TZOB Baskani Bayraktar, “Baklagil üretimini arttirmak ülkemizi önce kendine yeter, sonrasinda ihracatçi ülke konumuna getirir. Bunun için baklagiller üretim planlamasinda öncelikli ürün grubuna alinmalidir. Kurak ve yari kurak alanlarda nohut ve mercimegin, sulu alanlarda ise fasulyenin ekim nöbetine girmesi saglanmalidir. Baklagillere verilen prim destegi kiloya 50 kurus olarak veriliyor. Ancak bu destek 2018 yilindan bu yana degismedi. Verilen desteklerin amacina uygun olmasi için günün sartlarina göre artirilmalidir. Baklagillerde ülkemizin arz güvenligini ve üretimin devamliligini saglamanin yolu, üreticiyi memnun edecek bir fiyatin piyasada olusmasidir. Bu nedenle hasat dönemine yakin baklagil ithalati yapilmamali, piyasanin dengesi bozulmamalidir” diye konustu.

Öte yandan, Bayraktar, Türkiye’de sertifikali tohum kullaniminin yayginlastirilmasi ve gereken destegin arttirilmasi gerektigine de dikkat çekti.
Kaynak: İHA