Prof. Dr. Büyüksaraç Açiklamasi 'Dünya Literatürüne Girebilecek Nitelikte Bir Doga Olayi Yasandi'

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Ögretim Üyesi Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Aydin Büyüksaraç, yasanan depremin olus sekli itibariyle aykiri bir durum oldugunu belirterek, dünya literatürüne girebilecek nitelikte bir doga olayi olduguna dikkat çekti.

Prof. Dr. Büyüksaraç Açiklamasi 'Dünya Literatürüne Girebilecek Nitelikte Bir Doga Olayi Yasandi'
ÇOMÜ Ögretim Üyesi Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Aydin Büyüksaraç, Kahramanmaras merkezli meydana gelen ve 10 ilde büyük yikim ve ölümlere sebebiyet veren depremlerle ilgili degerlendirmelerde bulundu. Yasanan depremlerin beklenen depremler oldugunu ancak olus sekli itibariyle aykiri ve beklenmeyen yeni bir durum olduguna dikkat çeken Prof. Dr. Büyüksaraç, birçok noktada hareketlenmeler olduguna isaret ederek, “Yasanan 7.7 büyüklügündeki bir depremin ardindan 7.6 büyüklügünde bir depremin birbirini etkileyip meydana gelmis olmasi tamamen yeni bir durum. Dünya literatürüne girebilecek nitelikte bir doga olayi olarak degerlendirmek gerekir” dedi.



Depremin oldugu yer ve hasar alani arasinda aslinda büyük bir uyum olduguna dikkat çeken Büyüksaraç, “Deprem 10 ilde genis bir alanda etkisini gösterdi. Çünkü enerjisi çok yüksek bir depremdi. Bunun yani sira depremin odak derinligi oldukça sigdi. Dolayisiyla enerjinin beklenenden fazlasi yer yüzeyinde etkili oldu. Bu nedenle de alansal yayilimi daha fazla oldu. Ancak özellikle dikkat çekilmesi gereken birkaç nokta var. Bunlardan bir tanesi bu kadar büyük bir depremin elbette hissedilmesi mümkündür. Ancak 300-350 kilometre uzaklikta yikima neden olacak kadar etkili olmasi beklenemezdi. Dolayisiyla yaklasik 300 kilometre uzaktaki Diyarbakir ve Sanliurfa’da yikim meydana gelmis olmasi tamamen orada yikilan binalarin yapi kalitesi ile ilgilidir. En çok dikkat çekilmesi gereken noktalardan bir tanesi budur. Buradan çikarilacak önemli sonuçlardan birisi de faylarin etrafina bir tampon bölge olusturulmasi bir fayda saglamaz. Zemin sartlarina bagli olarak etkilenim siddeti degiseceginden zarari azaltmak için zemin sartlarina göre yapilasma yapmak gerekir" dedi.



“Birçok noktada hareketlenme var”

Birçok noktada hareketlenmeler olduguna dikkat çekerek, gerilimin Antakya bölgesine dogru arttigini kaydeden Büyüksaraç, “Bundan sonra meydana gelecek deprem nerede olacak diye düsünecek olursak depremin yasandigi bölgede depremin siralamasi geregi gerilimin Antakya bölgesine dogru arttigi görülüyor. Dolayisiyla Antakya civarinda belki Antakya’nin batisinda Saimbeyli- Tufanbeyli fayi, Andirin fayi yeniden aktif olabilecek noktada görünüyorlar. Bati Anadolu’da depremlerin sürekli olarak oldugunu görüyoruz. Ege Denizi çok hareketlendi. Çanakkale civarinda Yenice-Gönen fayinin hareketli oldugunu görüyoruz. Van bölgesinde yine hareketlenmeler var. Ancak onunla ilgili net olarak bir sey söylemek mümkün degil. Kuzey Anadolu fayi hareketlenebilir. Özellikle Orta Karadeniz bölümünde Çankiri- Çorum civarinda büyük depremler yasanabilir. Bunlar geçmiste yasanan depremlerin günümüzde tekrarlanabileceginin bir bilgisi olarak söylenecek seyler. Geçmiste bu bölgelerde büyük depremlerin olmasi günümüzde de bunlarin tekrarlanmasi potansiyelinin göstergesidir. Özellikle deprem aktivitesinin yüksek oldugu yerlerde bir gösterge ortaya çikar. Çünkü küçük depremler gerilimin arttiginin göstergesidir ve günün birinde küçük depremlerin meydana getirmis oldugu ya da küçük depremler ile ortaya çikmis olan gerilim etkinliginin göstergesi olabilecegini söyleyebiliriz” diye konustu.

Kaynak: İHA