'Toplum Sagligi Söz Konusu Ise Asi Zorunlu Olabilir'

“Salginla mücadele ve kamu sagligi tedbiri olarak zorunlu asiya iliskin örnek bir yasal düzenleme nasil olabilir?” konusunun hukuki anlamda ele alindigi çalistayda toplum sagliginin korunmasi gereklilik söz konusu ise asinin zorunlu tutulabileceginin degerlendirilmesi yapildi.

'Toplum Sagligi Söz Konusu Ise Asi Zorunlu Olabilir'
Altinbas Üniversitesi Hukuk Fakültesinin düzenledigi “Gelecek Salgina Hazirlanmak: Covid-19 ve Çocukluk Dönemi Asilari Üzerinden Asi Zorunlulugunun Sorgulanmasi” baslikli çalistayda toplum sagliginin korunmasi gereklilik söz konusu ise asinin zorunlu tutulabileceginin degerlendirmesi yapildi. Saglik Hukuku Uzmani Doç. Dr. Meliha Sermin Paksoy ise sundugu tebligde zorunlu asinin hukuki açidan neden hala sorgulandigina ve tartisildigina açiklik getirdi.

“Salginla mücadele ve kamu sagligi tedbiri olarak zorunlu asiya iliskin örnek bir yasal düzenleme nasil olabilir?” konusu Altinbas Üniversitesi Hukuk Fakültesinin düzenledigi “Gelecek Salgina Hazirlanmak: Covid 19 ve Çocukluk Dönemi Asilari Üzerinden Asi Zorunlulugunun Sorgulanmasi” baslikli çalistayda ele alindi. Toplum sagliginin korunmasi gereklilik söz konusu ise asinin zorunlu tutulabileceginin degerlendirmesinin yapildigi çalistayda, Saglik Hukuku Uzmani Doç. Dr. Meliha Sermin Paksoy, sundugu tebligde zorunlu asinin hukuki açidan neden hala sorgulandigina ve tartisildigina açiklik getirdi. Doç. Dr. Paksoy, asilarin nadir de olsa öngörülen ama engellenemeyen yan etkiler gösterdigine deginerek, “Bazi kisilerin asilandiginda zarar görebilmesi ihtimali bu tartismaya neden oluyor. Ideal bir hukuk düzeninde buna iliskin bilgilendirme yapilmasi, tedbirler alinmasi gerekiyor. Asi, aslinda bir tibbi müdahaledir. Tibbi müdahale ise anayasada ve birçok uluslararasi metinde açiklandigi üzere kisinin ancak sahsi aydinlatilmis rizasiyla yapilabilir” degerlendirmesini yapti.

Tibbi müdahaleyi red hakkinin istisnalari neler? Asi ne zaman, nasil zorunlu hale getirebilir

Dr. Paksoy, asilamanin zorunlu olabilmesi için önemli kistaslarin bulasicilik ve kamu sagligini tehdit etme durumu olduguna dikkat çekti. Dr. Paksoy’a göre bunlara ek olarak bulasici hastaligin öldürücü olmasa bile saglik sistemini felce ugratmasi, ülkenin çalisan nüfusunun uzun süre çalisamamasina neden olmasi ve olusturacagi mali yük de degerlendirilerek yasal düzenleme ile zorunluluk getirilebilir.

“Asilamadan dogan zarari devlet tazmin etmeli”

Devletlerin bazen bir yasal düzenleme ile asilanmayi açikça zorunlu hale getirmese de pandemi döneminde oldugu gibi kamu yarari düsünülerek, sürü bagisikligini saglayacak sekilde tavsiye edebilecegini belirten Paksoy, “Pandemi döneminde asi zorunlulugundan bahsedilmemis olsa da birçok hizmete erisime sinirlama getirildi.

Vazgeçilemeyecek hizmetlere getirilen agir sinirlamalar söz konusu oldugunda örnegin, pandemi döneminde oldugu gibi asi kartini göstermeyenlerin okula ya da kurumlarina girislerine izin verilmemesi, uçaga binememesi gibi durumlarda dolayli asi zorunlulugundan bahsedebiliriz” diye konustu.

Paksoy, açik veya dolayli asi zorunlulugunun oldugu hallerde 100 binde, 600 binde bir ortaya çikan agir yan etkilerin zararinin da devlet kanaliyla tazmin edilmesi gerektigini vurguladi.

“Bulasicilik ve salgin riski yoksa zorunluluk öngörülemez”

Paksoy, bulasici olmayan hastaliklar için öngörülen asilara da deginerek, “Mesela Tetanoz gibi insandan insana bulasmayan hastaliklarda ya da Biontech’in üzerinde çalistigini açikladigi önleyici nitelikli kanser asilarinda zorunluluk mümkün olacak mi? Bana göre bulasici olmayan bir hastalik için genel asi zorunlulugu öngörülemez. Çünkü kisinin tedaviyi ret hakki vardir. Asi da önleyici bir tibbi müdahale niteligindedir. Kisi isterse asilanmaz isterse sonu ölüm olsa bile bypass ameliyati olmaz” görüsünü dile getirdi.

Çocukluk dönemi asilarinda durum nedir

Paksoy, çocukluk dönemi asilarindaki duruma da açiklik getirerek “2015 yilinda kamuoyunda Halime Sare Aysal karari olarak bilinen kararla, Anayasa Mahkemesi çocukluk dönemi asilarin zorunlu olmadigini tespit etti. Bundan sonra tekrar bir yasal düzenleme yapilmadigi için çocukluk dönemi asilarinda tavsiye vardir, zorunluluk yoktur. Eger biz insanlara tavsiyeyle sürü bagisikligi seviyesini yakalayabiliyorsak ilgili asiyi zorunlu tutmamiz ölçüsüz bir müdahale olur. Saglik Bakanligi’nin açikladigi verilere göre çocukluk dönemi asilamalarinda zorunluluk olmadan sürü bagisikligi seviyesi yakalanmaktadir. Bu durum degismedigi sürece çocukluk dönemi asilarinda zorunluluk getirilemeyecegi düsüncesindeyim” açiklamasini yapti.
Kaynak: İHA