Bakan Çavusoglu'ndan F16 Açiklamasi

Disisleri Bakani Mevlüt Çavusoglu, ABD’de düzenledigi basin toplantisinda, “Elimizi kolumuzu baglayan bir anlasma içinde biz olmayiz" dedi.

Bakan Çavusoglu'ndan F16 Açiklamasi
Disisleri Bakani Mevlüt Çavusoglu, ABD’de düzenledigi basin toplantisinda Ingiltere’deki temaslarini ve ABD’deki temaslari anlatarak, “Sayin Cumhurbaskanimiz toplamda 25 ikili görüsme gerçeklestirdi ve diger görüsmelerle birlikte 31 faaliyette bulundu, görüsme gerçeklestirdi. Bu görüsmelerin 16’sina da ben de refakat ettim” dedi.

Çavusoglu, "Temaslarimiz da hem ikili iliskilerimizi hem de güncel küresel, bölgesel gelismeleri ele alma firsatimiz oldu. Birçok görüsmelinin odak noktasini Rusya-Ukrayna baglamindaki gelismeler olusturdu. Bir çok mevkidasimdan uluslararasi barisi katkilarimiz hakkinda övgü dolu ifadeler duydum, özellikle Cumhurbaskanimizin üstlendigi rol hakkinda. Küresel gida güvenligi baglaminda Istanbul anlasmasinin islemesi ya da islemeyi sürdürmesi herkesin ortak temennisi. BM Genel kurulu haftasi esnasinda Rusya’nin kismi seferberlik karari. Zaporojiya, Herson, Luhansk ve Donetsk’te referandum ilani ve esir takasa önemli gelismeler oldu" ifadelerini kullandi.

Aksam saatlerinde Los Angeles’a geçecegini dile getiren Bakan Çavusoglu, “Ardindan Japonya’da eski Basbakan Shinzo Abe’nin cenaze törenine katilmak üzere, Türkiye’yi orada temsil etmek üzere Tokyo’ya geçecegim” ifadelerini kullandi.

“Umut Türkiye’de”

Basin mensuplarinin sorularini yanitlayan Bakan Çavusoglu, Türkiye’nin attigi adimlara yönelik soruya, “Bizim görüstügümüz muhataplarimiz Türkiye’nin su anda baris için bir umut oldugunu söylüyor. Ayni sekilde bu tahil anlasmasinin imzalanmasinda Türkiye’nin oynadigi rol ortada, bunu herkes görüyor. Diger taraftan tahil anlasmasinin sorunsuz bir sekilde islemesinde de Türkiye’nin BM ile birlikte üstlendigi rolün herkes farkinda. Bu anlasma sayesinde gida fiyatlarinda 2008’den sonra en büyük düsüs yasandi. Herkes 4 aylik olan bu anlasmanin uzatilmasi mümkün mü degil mi diye soruyor. Rusya ile Ukrayna arasinda yine bir ateskes olacaksa bununda Türkiye sayesinde olacagini herkes biliyor. Yani umut Türkiye’de” yanitini verdi.

Genel anlamda bu savasin bitmesinden yana oldugunu kaydeden Bakan Çavusoglu, “Bu savasin olumsuz etkilerini herkes her alanda hissetmeye basladi.

O nedenle biz çabalarimiza tabi sürdürecegiz. Biz denge politikasini uzun zamandir sürdürüyorduk, bu denge politikasini sürdürürken dis politika ekseninde kayma mi var diye elestiriler de oldu. Bu iliskilerimizin diger politikalarimiza ya da temaslarinin alternatif olmadigini söylüyorduk. Bunun ne kadar önemli oldugunu herkese görmeye basladi” ifadelerini kullandi.

“Önemli senatörler F16’larin Türkiye’ye verilmesi konusunda güçlü destek veriyor”

“Birçok insan Türkevi’ni BM’nin bir ek binasi oldugunu sandim. Çünkü çok büyük bir trafik vardi. Kameralarin bir kismi BM girisini çikisini gösteriyor, epeyce kamera da buraya çevirmisti” diyen Çavusoglu, “Üst düzey liderler geldi. 13 devlet hükümet baskani ikili görüsme için Türkevi’ne geldiler. 10 First Lady ve 2 Basbakan esi Sayin hanimefendinin etkinliklerine katilmak üzere buraya geldiler. 56 Disisleri Bakani Türkevi’ne 4 gün içinde geldi” ifadelerini kullandi.

F16’ya yönelik soruyu yanitlayan Bakan Çavusoglu, “Su anda süreç normal isliyor. Kongreden gelen bazi sesler sebebiyle ister istemez herkes engel mi çikacak ya da iste sart mi olacak diye soruyor. Ama teknik düzeydeki müzakereler normal seyrinde devam ediyor. Yönetimin bu konudaki kararlilikla devam ediyor. Blinken yaptigimiz görüsmede bunu söyledi” dedi.

Babasini kaybeden Blinken’a bassagligi dileyen Bakan Çavusoglu açiklamasini su sekilde sürdürdü:

“Kongrede bazi çatlak sesler geldi. O kongreden bir karar çikti ama baglayici bir kanun degil. Kongre düzeyinde temaslarimiz devam ediyor. Sayin Volkan Bozkir ve Efkan Ala temaslarini sürdürüyor. Bu görüsmelerde de önemli senatörler F16’larin Türkiye’ye verilmesi konusunda güçlü destek veriyor. Yönetime sunu söylüyoruz, ‘bizim elimizi kolumuzu baglayan bir anlasma içinde biz olmayiz’ Biz F16’yi alacagiz, söyle kullan böyle kullan. Bir NATO üyesinin bir diger NATO üyesine böyle kisitlama getirmesi zaten kabul edilir bir sey degil. Bazi lobilerin Yunan Lobisinin, Ermeni lobisinin buna karsi çiktigini, engellemeye çalistigini biliyoruz. Türkiye’ye verilmesi konusunda destek veren lobilerin oldugu da bir gerçek” açiklamasini yapti.

ABD’nin sartli bir satis öne sürmesi durumunda Türkiye’nin F16’lari almaktan vazgeçip geçmeyecegine yönelik soruya “Sartli bir anlasmanin içinde biz olmayiz dedik. Kullanamayacagimiz bir ürünü niye alalim” dedi.

“CAATSA yaptirimlarin kaldirilmasi konusunda çabalariniz devam ediyor”

Çavusoglu, CAATSA yaptirimlarina yönelik soruya ise, “CAATSA yaptirimlarin kaldirilmasi konusunda çabalariniz devam ediyor. Bu konuda ABD’nin bir çifte standart içinde oldugunu da dogrudan yüzlerine de söylüyoruz. Örnegin, Hindistan‘a yönelik yaptirimlar dogru bir sekilde kaldirildi. Öyle olmasi lazim. Çünkü Hindistan da, Amerika’dan da almaya çalisti. Neticede Hindistan gibi bir ülkede istedigi ürünü istedigi yerden alabilmelidir. Zaten NATO üyesi de degil. F16’yi alamadik, F16 gibi savas uçaklarini üretene kadar mutlaka bir yerden alacagiz. Dolayisiyla, F35 programina da NATO müttefikligi çerçevesinde diger 9 ülke gibi biz de katildik. CAATSA’dan dolayi bizim oradaki üyeligimiz, ortakligimiz askiya alindi. Bu çok yanlis bir karar, bunun düzeltilmesi için de çabalarimiz sürüyor” yanitini verdi.

“Biden’in söylemek istedigi buysa, ayni çizgide degiliz”

Bakan Çavusoglu, ABD Baskani Joe Biden’in reform önerisi ile Cumhurbaskani Erdogan’in önerisine yönelik soruyu yanitlayan Bakan Çavusoglu, “Suanda planlanmis bir görüsme yok. Kasim’a kadar çok var ama genellikle bu tür platformlarda görüsme imkanlari buluyor. Daha önceki zirvelerde de bir araya geldi. Bu tür görüsmeler oluyor” dedi.

Nasil bir reform istendigini dile getiren Çavusoglu, “G4 ülkelerinin talebi ile bizim reform anlayisimiz farkli. Onlar diyor ki P5 olacagina P9 olduk. Bizim de veto hakkimiz olsun. Bu sorunu çözer mi? Burada veto edecek ülke sayisi artiyor. Yani ikna etmeniz gereken ülke sayisi 9 oluyor. Bu sistemi daha da zayiflatiyor. Karar alma mekanizmasini daha da zorlastiriyor. Tam tersine BM ve BMGK’yi daha da zayiflatir. BMGK hiçbir konuda karar alamaz. Biden’in söylemek istedigi buysa, ayni çizgide degiliz. Ama BM’nin reforme edilmesi gerektigi anlayisini dogru buluyoruz. Sayin Cumhurbaskanimizin ‘Dünya besten büyüktür’ mottosuyla, BM reformu ile düsünceleri farkli. Türkiye, BM Güvenlik Konseyi’nin daha kapsayici olmasini istiyor. Tüm ülkelerin burada temsil edilmesini istiyor. Her ülkenin nüfusuna göre kriterler belli olur, nüfusuna göre büyüklügüne göre, cografi dagilima göre bunlar çalisilir. Veto hakkinin da mutlaka kaldirilmasi gerekir. Nitelikli çogunluk olur. yani üçte ikisinin oyuyla bir karar alinabilir. Bugün bir hayir dedigi zaman hiçbir karar çikmiyor. Genel Kurul’a götüreyim diyorsunuz tüm ülkelerin oy verdigi platformda alman kanallar geçerli olmuyor. Yani sonuçta 5 ülkeye bagli her sey. Bizim reformdan anlayisimiz kapsayici olmasi, vetonun kalkmasi, BM kurumlarinin Güvenlik Konseyi dahil daha etkin olmasi, beklentilerini karsilayabilecek adimlari atacak kapasiteye ulasmasi, daha görünür olmasi gerekiyor. Beklentileri karsilarken de sorunlari çözebilecek kazanma özgürlüge kavusmasi gerekiyor. Bizim G4 ülkeleri ve bunu savunan ülkelerle görüslerimiz ayrisiyor. Dünyanin geneli bizim görüsümüzden yana” ifadelerini kullandi.

Bakan Çavusoglu, “Biz bu girisimi yanlis buldugumuz için buraya dahil olmak istemeyiz. Bizim derdimiz Türkiye’de illa bir yerde olsun degil. Faha önceden baslatilmis bir inisiyatif bu G4. Türkiye de katildiginda P10 oldu. Bu sorunu çözer mi, çözmez. Veto hakki oldugu sürece çözer mi, çözmez. Biz her yerde olalim demiyoruz. Herkes olsun, adil olsun diyoruz. O nedenle bu P4 grubuna katilma diye bir derdimiz yok. Tam tersi katilmayi da arzu etmeyiz. Biz G4 içindeki ülkelere ‘gelin sizin yaklasiminiz dogru degil sorunu çözmez siz bize katilin’ deriz” ifadelerini kullandi.

Bakan Çavusoglu açiklamasini su sekilde sürdürdü:

“Gayet normal bir ana muhalefet partisinin yurtdisinda temaslarinin olmasi son derece dogaldir. Biz her zaman oldugu gibi yurtdisindaki komisyonlarimizla gerek yerel yöneticiler gerekse siyasi partilerin temsilcileri geldikleri zaman geregini yapiyoruz. Devletin yurtdisindaki kurumlari sonlari olarak. Sonuçta özellikle dis politika ve konulara baktiginizda ana sorumluluk iktidarda. Muhalefetin de sorumlulugu var. Muhalefetin de Türkiye’nin milli meselelerinde neredeyse iktidar kadar sorumlulugu var. Dolayisiyla Sayin Kiliçdaroglu’nun ABD olsun veya baska ülkelerdeki temaslari olsun bunlar gayet dogal”

“Kismi seferberlik ilani bir ülkenin kendi kararidir, ama sebebi ne?”

Rusya’nin kismi seferberlik kararini degerlendiren Bakan Çavusoglu, “Toplantida herhangi bir görüsme imkanimiz olmadi. Üçlü formatta Suriye konustuk. Ama daha sonra Lavrov’un BM Güvenlik Konseyi’ndeki toplantisindaki konusmasini arkadaslarimiz takip etmisler bize de anlattilar. Tabii ki Lavrov kendi ülkesinin kararlarini savunacak. Yani kismi seferberlik ilani bir ülkenin kendi kararidir, ama sebebi ne? Bir savas var, savas ne zaman sona erecek herkes bunu soruyor. Dolayisiyla böyle bir seferberlik savasin kisa sürmesine mi etkide bulunacak daha uzun sürmesine mi? Herkes görüyor ki karar uygulandigi zaman savas daha da uzun sürebilir. O nedenle bizim ne yapip ne edip bir an iki lideri bir araya getirerek bu savasi sonlandirmak. Sadece iki ülkeye ikna etmek yetmez, bu savasin devamini isteyen ülkelerin de ikna edilmesi gerekiyor. Bu savasin bedelini herkes ödüyor. Hepimiz bu bedeli ödüyoruz. Uzamasi kimsenin yararina degil. Savasin kazanani olmaz, adil bir barisin da kaybedeni olmaz” açiklamasini yapti.
Kaynak: İHA