Bakan Bilgin Açiklamasi 'EYT Tamamlandiginda Önümüzdeki Günlerde Açiklanacaktir'
"Bursa Üretim Sürecine Katilim Desteklenmesi Projesi" çerçevesinde Bursa’da konusan Çalisma ve Sosyal Güvenlik Bakani Prof. Dr. Vedat Bilgin, bu proje ile 50 bin istihdam saglanmayi hedeflediklerini ifade etti. Bilgin, EYT ve diger konularda çalismalar tamamlandiginda önümüzdeki günlerde açiklanacagini belirtti.
Uluslararasi Göç Örgütü Kidemli Program Koordinatörü Torsten Harschenz ise açiklamasinda su ifadelere yer verdi:
“Bursa’da pek çok üretim alani var. Tekstil, otomotiv, gida basta olmak üzere üretim çalismalar gerçeklestiriyoruz. 85 binin üzerinde isletmenin yer aldigini duydum. Yaklasik 750 bin kisi çalisiyor ve etkileyici buldum. Ildeki yüksek nüfusa ragmen halen nitelikli is gücünü bulmak konusunda sikintilar oldugunu biliyoruz. Bu sorunun çözülmesi gerekiyor. IS-KUR bizim ortagimiz. 300 katilimcinin belirli firmalara yerlestirilmesi ile baslayacagiz. Burada firma temsilcileri var. Sizler ile bizim çalismamiz önemli. Ilk olarak amaçlarimizdan bir tanesi belirli alanlarda uzman olacak mühendis profesyonel teknisyenler gibi deneyimli kisilerle ihtiyaç duyulan istihdam ile eslestirmeyi hedefliyoruz.”
“Bursa üretirse, kazanirsa Türkiye gelisir ve kazanir" diyerek sözlerine giris yapan Bursa Valisi Yakup Canbolat, "Özellikle son yillarda kendisine yeten Türkiye, dostlarina güven vermeye devam ediyor. Üretim, devletlerin sürdürülebilir ekonomileri için önemlidir. Ülkenin en önemli sermayelerinden bir tanesi genç nüfustur. Bursa’da 2020 yilinda 736 bin çalisan varken, 2022’de bu sayi 840 bine 631 ulasti” seklinde konustu.
Çalisma ve Sosyal Güvenlik Bakani Vedat Bilgin, projeden söz ederek, “Bu proje ile sanayide 50 bin istihdam saglamak istiyoruz. Bu programin basarili olmasi sanayiye çesitli sektörlerde yetismis is gücü saglamaktir. Bu Türkiye’nin içinde bulundugu sartlar noktasinda anlamlidir. Türkiye gelismekte olan bir ülkendir. Diger gelismekten olanlardan ayrisiyor. Yüzde 11,7 büyüyerek ayristik. Bunlardan biri de salgin döneminde açikça gördük. Dünya’nin en hizli büyüyen bir ülke olarak ayristik. Büyüme hizi oldukça iyi, 7,3 büyüdük. Sanayide büyüme devam ediyor. 9,1 sanayi sektörü büyüdü. Sanayideki imalat bütün sanayiyi sürükledi. Türkiye üretim gücü ile sorunlari asabilir. Elbette genç nüfus var. Genç nüfusun avantajlari gibi sorunlari da var. Ekonomi gençleri istihdam edecek potansiyeli sahip degilse issizlik ortaya çikar. Ekonominin yeni isler üretmesi gerekiyor. Türkiye ekonomisinin performansi ortadadir. Fakat hepimizin içinde yasadigi gerçek, pandemi sonrasi yükselen sorunlardir. Dünya ekonomik kriz içindedir. Bu krizin öncelikle hepimizin bildigi enerji merkezlidir. Bilhassa Ukrayna savasindan sonra enerji ve tahil sorunlarini öne çiktigi bir asamadan geçiyoruz. Rusya-Ukrayna ve bati ülkeler arasinda yasanan sorunlar karsisinda Türkiye’nin yapici rol oynadigini hepimiz görüyoruz. Tahil krizinin çözülmesinde Türkiye’nin üstlendigi rolü herkes gördü. Ukrayna’daki tahilin dünyanin ihtiyaci olan yerlere transfer edilmesidir. Türkiye burada tarihi rol oynadi. Bütün insanlik için bu rolü üstlendi. Bu ayni zamanda bölgede Türkiye’nin baris kuran, savasi sonlandiran bir rolü oldugunu da dünyaya göstermis oldu. Birlesmis Milletler Genel Sekreteri olmak üzere Türkiye’nin rolüne tesekkür etmesi, bu süreçte is birligi gelistirilmesi bölgeden barisin için baslangiç adimi olur” diye konustu.
“Enflasyon yüzde 80’lere ulasmistir”
“Bir baska sorun enflasyon sorunudur. Enflasyon son yillarda sahit olmadigimiz bir orana yüzde 80’lere ulasmistir. Bu ciddi bir sorundur” diyen Bilgin, “Dünya’nin baska ülkelerinde enflasyon yüzde 10 yüzde 20 diyorlar. Her birisi artan oranlarda krize dönüsen ve bugünlerde resesyona girme endisesine tartistiran ve bildiginiz gibi durgunluk ortamina dönüsmesi tehdidi karsi karsiyayiz. Türkiye’de bu durumdan etkileniyor. Türkiye daha fazla etkileniyor. Bu sorunun en önemli kaynagi Türkiye’nin döviz açigidir. Döviz talebi döviz fiyatini arttirdi. Talep arttigi zaman üretemiyorsaniz bunun fiyati artar. Bu önemli sorun olarak karsimizda duruyor. Türkiye’ye ilave yük enerji kaynaklarinin tahminlerin üzerine çikmasidir. Brent petrol 40 dolardan 120 dolara ulastigi asamada enerji maliyetleri korkunç patlama gösterdi. Yilsonu itibari ile ekonomiye 50 milyar dolar üzerine ek getirmesidir. Bunun maliyeti bütün ekonominin alanlarinda, ulastirma ve enerji açisindan baktigimizda pazarlarda, marketlerde bu hissedilir oldu. Bunlar çözümsüz seyler degildir. Bunlar krizlerin sorunlarin çözülmesine baglidir. Esas önemli tarafi da ekonomini istikrar içinde olmasi ve büyümesini sürdürmesidir. Türkiye ihracata dayali büyüme modeline geçerek büyümenin de sanayi üretimine ve imalat sanayi dinamizm devam ettirilmesi Türkiye’nin önündeki tek çözüm yoludur. Türkiye demokratik istikrarini sürdürdükçe sorun çözme kabiliyeti artacaktir. Ekonomideki hedeflere ulasilacaktir” diye konustu.
Sanayi ve üretim ve arasindaki en önemli unsur olan beseri boyutunun desteklenmesi, emegin sosyal bakimdan korunmasini saglayacaklarini dile getiren Bilgin, “Bizler sosyal politikalarla bunu gerçeklestiriyoruz. Bütün kamu çalisanlarini koruyan 3600 ek göstergeyi düzenleyecek çalismalar yaptik. Emekçinin enflasyon konusunda konumunu güçlendirdik. Asgari ücretteki asinmayi, enflasyon karsisinda yüzde 30 destek verdik. Bunlar devam edecek. Türkiye emekçileri bunu biliyor. Türkiye sosyal sorumluluk projelerini uygulayacaktir. Ekonomideki olumsuzluklara karsi çalisanlar korunacaktir. Kimse endise etmesin” dedi.
EYT önümüzdeki günlerde açiklanacak
Bilgin sözlerini söyle sürdürdü:
“Insanlari istihdami hazirlayacak gençleri is sürecine sokmak için bu programlar yapiliyor. Issizlige karsi mücadelede çalisma bakanligi emegin yaninda issizligi önlenmesi konusunda aktif tutum aliyor. Ülkemizde zorunlu göç etmis farkli sehirlerde yabancilar çalisiyor. Bunlarin da sadece sosyal yardimlarla degil, is sürecine katilanlarin çalisma izni çerçevesinde istihdama katilmasini saglayan programlar yapiyoruz. Bu yaptigimiz programi Uluslararasi Göç Örgütü destekleniyor tesekkür ediyoruz. Biz bu programlar neticesinde sanayi kuruluslarimizla is arayanlarimizi bir araya getiriyoruz. Biz onlara 3 ya da 6 ay destek veriyoruz. Finansi biz veriyoruz. Bütün ihtiyaçlarini biz karsiliyoruz. Ondan sonra kalan kismi isverenler yapiyor, istihdam garantisini sagliyor. Isçi, isvereni bulusturacak, bu ülkedeki kayit disi istihdam içinde yer almasini önleyecek düzenli çalismayi örgütleyecek programdir. Türkiye çapinda hizlica yayilacak. Bursa’ya da katki saglayacak. Bursa’yi baska programda ziyaret edecegiz. Kadin istihdamina agirlik veren 50+1 istihdam programimiz olacaktir. O günde sizlerle birlikte olacagiz."
Bilgin, "3600 ek gösterge, asgari ücret, yarin da sözlesmeli personel konusunda dosyayi açtigimda basinla paylasacagim. Geçici isçiler, EYT’yi tamamladigimiz gün, onlari açiklayacagim. Önümüzdeki günlerde söz edecegim. Istihdam daha önemlidir. Bu konuya üretim sürecine katilimina dikkatlerini çekmelerini istiyorum” dedi.