Göç Idaresi Baskani Ünlü Açiklamasi '500 Bine Yakin Suriyeli Kendi Iradeleriyle Dönüs Yapti'
Doha Forum 2022’deki ‘Mülteci Akimlarinin Yönetiminde Uluslararasi Toplulugun Rolü: Suriye ve Ötesi’ oturumunda konusma gerçeklestiren Içisleri Bakanligi Göç Idaresi Baskani Savas Ünlü,“500 bine yakin Suriyeli kendi iradeleriyle dönüs yapti” dedi.
Içisleri Bakanligi Göç Idaresi Baskani Savas Ünlü, Doha Forum 2022’deki "Mülteci Akimlarinin Yönetiminde Uluslararasi Toplulugun Rolü: Suriye ve Ötesi" oturumunda konusma yapti. Türkiye’nin göç politikasini anlatan Ünlü "Rusya Suriye’de sahaya müdahil olmadan önce Türkiye kendisi dogrudan Suriye’ye müdahale edip mülteci krizini önleyemez miydi?" seklindeki soruya su cevabi verdi:
"Cumhurbaskanimiz o dönemde Suriye’de güvenli bölgeler olusturulmasi gerektigini her firsatta ifade etti ancak o dönem dünya buna maalesef destek olmadi. Hatta Türkiye ile Avrupa Birligi arasindaki 18 Mart mutabakatina göre, AB Türkiye ile birlikte Suriye’nin kuzeyinde güvenli alanlarda insani kosullarin iyilestirilmesini destekleyecekti ancak AB de bu taahhüdünde durmadi. Türkiye kendi imkânlariyla Suriye’nin kuzeyinde bu güvenli bölgeleri olusturdu ve olusturulan bu güvenli bölgelere neredeyse 500 bine yakin Suriyeli tamamen kendi iradeleriyle gönüllü geri dönüs yapti."
Türkiye’deki Suriyeli sayisi
Göç Idaresi Baskani Ünlü, Suriye’deki savas ve Esed rejiminin iskencelerinden kaçarak Türkiye’ye siginan Suriyeli sayisini da açikladi: "Türkiye geçici koruma statüsü sahibi 3,7 milyon Suriyeliye ev sahipligi yapiyor. Buna ek olarak Türkiye’de dünyanin farkli ülkelerinden 300 bin civarinda da sartli mülteci bulunuyor."
Uluslararasi dayanisma sart
Panelde dünyadaki mülteci kriziyle ilgili de açiklamalar yapan Ünlü, "Öncelikle sorunlarin kökenine inmek gerekiyor. Sorunlarin minimalize edilmesi için de uluslararasi dayanismanin artirilmasi gerekiyor. Ancak, gerçekte yapilanlara baktigimiz zaman; gelismis ülkeler, meseleyi dissallastirarak mülteci sorununu çatisma alanlariyla komsu olan, nispeten az gelismis veya gelismekte olan ülkelerin üstünde birakmayi amaçlayan ve kendi sinirlarinda güvenlik tedbirlerini artirmak suretiyle mülteci akinlarini kendi sinirlarinin diger tarafinda tutan politikalari tercih ediyorlar" diye konustu.
Ege Denizi’ndeki hukuksuzluga vurgu
Panel moderatörünün bir diger panelist olan Italya Disisleri Bakan Yardimcisina yönelttigi “Ukrayna savasi nedeniyle ortaya çikan mülteci akininda AB hizli hareket edip geçici koruma statüsü verme karari alirken Suriye krizi basladiginda Suriyeli mültecilere böyle bir reaksiyon niye göstermedi? Bu ayrimci bir tavir degil midir?”seklindeki sorusuna Italya Disisleri Bakan Yardimcisi “O tarihte AB ülkeleri arasinda bu konuda maalesef bir uzlasi saglanamadi” cevabini verince Göç Idaresi Baskani Dr. Savas Ünlü söz alarak su ifadeleri kullandi:
“AB’nin Suriyeliler için o tarihte bir geçici koruma karari almamis olmasi veya AB üyesi ülkeler arasinda uzlasinin olmamasi, 1951 Mülteci Sözlesmesinden ve diger insan haklari belgelerinden dogan sorumluluklarimizi ortadan kaldirmaz. Ege Denizi’nin ortasinda insanlari hukuksuzca geri itmenin ve en temel insan haklarini çignemenin mazereti olamaz’ dedi.
Kaynak: İHA
"Cumhurbaskanimiz o dönemde Suriye’de güvenli bölgeler olusturulmasi gerektigini her firsatta ifade etti ancak o dönem dünya buna maalesef destek olmadi. Hatta Türkiye ile Avrupa Birligi arasindaki 18 Mart mutabakatina göre, AB Türkiye ile birlikte Suriye’nin kuzeyinde güvenli alanlarda insani kosullarin iyilestirilmesini destekleyecekti ancak AB de bu taahhüdünde durmadi. Türkiye kendi imkânlariyla Suriye’nin kuzeyinde bu güvenli bölgeleri olusturdu ve olusturulan bu güvenli bölgelere neredeyse 500 bine yakin Suriyeli tamamen kendi iradeleriyle gönüllü geri dönüs yapti."
Türkiye’deki Suriyeli sayisi
Göç Idaresi Baskani Ünlü, Suriye’deki savas ve Esed rejiminin iskencelerinden kaçarak Türkiye’ye siginan Suriyeli sayisini da açikladi: "Türkiye geçici koruma statüsü sahibi 3,7 milyon Suriyeliye ev sahipligi yapiyor. Buna ek olarak Türkiye’de dünyanin farkli ülkelerinden 300 bin civarinda da sartli mülteci bulunuyor."
Uluslararasi dayanisma sart
Panelde dünyadaki mülteci kriziyle ilgili de açiklamalar yapan Ünlü, "Öncelikle sorunlarin kökenine inmek gerekiyor. Sorunlarin minimalize edilmesi için de uluslararasi dayanismanin artirilmasi gerekiyor. Ancak, gerçekte yapilanlara baktigimiz zaman; gelismis ülkeler, meseleyi dissallastirarak mülteci sorununu çatisma alanlariyla komsu olan, nispeten az gelismis veya gelismekte olan ülkelerin üstünde birakmayi amaçlayan ve kendi sinirlarinda güvenlik tedbirlerini artirmak suretiyle mülteci akinlarini kendi sinirlarinin diger tarafinda tutan politikalari tercih ediyorlar" diye konustu.
Ege Denizi’ndeki hukuksuzluga vurgu
Panel moderatörünün bir diger panelist olan Italya Disisleri Bakan Yardimcisina yönelttigi “Ukrayna savasi nedeniyle ortaya çikan mülteci akininda AB hizli hareket edip geçici koruma statüsü verme karari alirken Suriye krizi basladiginda Suriyeli mültecilere böyle bir reaksiyon niye göstermedi? Bu ayrimci bir tavir degil midir?”seklindeki sorusuna Italya Disisleri Bakan Yardimcisi “O tarihte AB ülkeleri arasinda bu konuda maalesef bir uzlasi saglanamadi” cevabini verince Göç Idaresi Baskani Dr. Savas Ünlü söz alarak su ifadeleri kullandi:
“AB’nin Suriyeliler için o tarihte bir geçici koruma karari almamis olmasi veya AB üyesi ülkeler arasinda uzlasinin olmamasi, 1951 Mülteci Sözlesmesinden ve diger insan haklari belgelerinden dogan sorumluluklarimizi ortadan kaldirmaz. Ege Denizi’nin ortasinda insanlari hukuksuzca geri itmenin ve en temel insan haklarini çignemenin mazereti olamaz’ dedi.