Kahramanmaras'ta 'Aile Sirketlerinde Kabuk Degisimi' Paneli

Kahramanmaras Sanayici ve Is Insanlari Dernegi (KASIAD) Genç KASIAD Kurulu tarafindan bu yil ikincisi gerçeklesen “Aile Sirketlerinde Kabuk Degisimi” paneli düzenlendi. Genç KASIAD Kurulu Baskani Ismail Dinçer, "Ülkemizde sirketlerin ortalama yasam süresi 25 yila tekabül ederken, 100 yasini asabilmis sirket sayimiz 69’dur" dedi.

Kahramanmaras'ta 'Aile Sirketlerinde Kabuk Degisimi' Paneli
Is insanlarinin katildigi panelde, sirketlerin kusaklar arasi geçis asamalari ve yasanan olumlu ve olumsuz etkenler ele alindi. Kahramanmaras’ta bir otelin toplanti salonunda düzenlenen panel açilis konusmalariyla basladi.

Açilis konusmasini yapan Genç KASIAD Kurulu Baskani Ismail Dinçer, “Her ne kadar kesin rakamlar vermek zor olsa da dünyadaki sirketlerin yaklasik yüzde 90’inin aile sirketleri oldugu kabul edilmektedir. Bu oran ülkemize döndügümüzde yüzde 95’e çikmaktadir. Burada dikkat çekici olan kisim; bu sirketlerin yalnizca yüzde 30’u, ikinci kusaga geçebilirken 3. kusagi ise yalnizca yüzde 12’i geçebilmistir. 4 kusagi geçebilenler ise yüzde 3’te kalmaktadir. Ülkemizde sirketleri ortalama yasam süresi 25 yila tekabül ederken, 100 yasini asabilmis sirket sayimiz 69’dur. Malumunuz oldugu üzere KASIAD üyesi olan veya sehrinizdeki sirketlerin de hemen tamami aile sirketidir. Konunun üzerinde biraz düsünecek olursak; aile sirketlerinde nesil geçisinin önemi daha iyi fark edilecektir. Bu durumda bizlerin karsilikli olarak önceki nesillerin tecrübesine, bilgi birikimine saygi göstermemiz ve yeni kusaklarin heyecanini, dinamizmini, yeni bakis açisini yakalamamiz gerekmektedir. Kendi yas grubundaki arkadaslarimdan genel olarak aile sirketlerinde kendilerine pozisyon bulmakta zorlandiklari, kendilerine yeterince güvenilmedigi, yetki ve sorumluluk verilmedigi gibi sitemleri sikça duyuyoruz. Fakat bu beklentinin, o ailenin bireyi olmaktan kaynaklandigini baska bir sirkette çalisilsa da durumun farkli olmayacagini düsünmek gerekmektedir. Sunu da hatirlatmak isterim ki, sevgi bazen kendiliginde verilen bir olgu olsa da güvenin zamanla ve emekle kazanilmasi gerekmektedir. Ancak yine de belirtmede geçemeyecegim. Ben kariyerimin sonuna yaklasmis bir is insani olsam; çocuklarimin benden sonra degil ben yanlarindayken denemesini, basarisiz olmasini, isterdim ki düstüklerinde ellerinden tutmam mümkün olabilsin. Bugün nesiller arasinda saglikli diyalog ve geçisi nasil saglayabilecegimizi uzun ömürlü ve islevselligini koruyan kurumlari nasil bulusturabilecegimizi anlamaya çalisacagimiz bu etkinligi gerçeklestirmek istedik” diye konustu.



Aile sirketlerinde kabuk degisimi

KASIAD Yönetim Kurulu Baskani Mikail Utlu ise sirketlerin ömürlerine dikkati çeken, “Aile sirketlerinde kabuk degisimi konusunu 2019 yilinda gündeme almistik. Kurumsallasma sürecinde eksikligimiz devam ettigi sürece de gündemde tutmayi istiyoruz. Hem kendi cografyamizda hem de kurumsal ölçekte firmalarin büyük çogunlugunun aile sirketi oldugu asikar. Aile sirketi denildiginde iki temel sorun dikkat çekiyor. Kurumsallasmamis bir yapi ve kusak çatismasinda liderlik devri. 3. ve 4. kusagi gören sirket sayisi çok düsük. 3. kusagi gören sirket orani yüzde 13, 4. Kusagi gören sirket yüzde 2 civarinda. Bu küçük dilimlerde bulunan sirketlerimizin çogu da imalat sanayine ait degiller. Bu sirketlerde daha çok küçük ölçekli restoran tarzi isletmelerden olusuyorlar. Firmalarimizin ömrü 25-30 yil civarinda ve süre çok kisa. Maalesef su bir gerçek ki biz aile sirketleri olarak bu kabuk degisimi isini gerçeklestiremiyoruz. Peki, bu topuk degisimi isini nasil dogru yapmaliyiz? Nasil sirketlerimizi uzun yillar ayakta tutmaliyiz? Sürdürülebilir sekilde karli olarak büyüyen hale getirmeliyiz. Kusaklar arasi çatismalari nasil ortadan kaldirip geçmis deneyimi kaybetmeden kusaklarin hizalamaliyiz? Bana göre sihirli çözüm kelimesi; kurumsallasmadir. Firmanin kültürünü de anlayarak uzun vadeli sistematik, bir yaklasim ile kurumsal yapinin tesis edilmesi gerekmektedir. Bunun için de sirketin, vizyon ve misyon degerlerini belirlemeli, ama yapmis olmak için dostlar alisveriste görsün, anlayisiyla degil, gerçek anlamda hazirlamaliyiz” seklinde konustu.



"Aile anayasasi hazirlanmali"

"Hesap verilebilirlik anlayisini kendimizden baslayarak hâkim kilmaliyiz" diyen Mikail Mutlu söyle devam etti:

"Firmanin ve ailenin lideri olan kisiler, stratejiye vakit ayiracak sekilde yönetici kadrolar istihdam etmeli ve islerini bu kisilere delege etmelidir. Profesyonellerin de aile bireylerine de objektif olunmali. Aile harcamalari ve kisisel servet yönetimi ile firma tüzel kisiligi finansman yönetimi ayri tutulmali. Aile anayasasi hazirlanmali, mümkünse bu is için danismanlik destegi alinmali. Kurumsallasma çabalariyla birlikte diger önemli hususta kusak devri için lider hazirliginin yapilmasi. Gelecek dönemin liderlerinin önceden belirlenmesi ve liderin her yönden çagin gereksinimlerine uygun olarak bilgi, beceri ve liderlik yetkinlikleriyle donatilmasi önem arz etmektedir. Teknolojik dönüsümün içine dogan gençlerimiz bizden çok daha donanimli olarak arkamizdan gümbür gümbür geliyorlar. Onlara güveniyoruz ve güvenecek nesilleri yetistirmek bizim sorumlulugumuz oldugunu da unutmayalim.”

KASIAD Baskan Yardimcisi ve Kipas Holding Yönetim Kurulu Üyesi Hikmet Gümüser ise, Kahramanmaras’ta yaptiklari kusaklar arasi geçis ile ilgili anket sonuçlarini sunum seklinde açikladi.



Anketten enteresan sonuçlar çikti

Yapilan ankette, aile sirketlerinde 1. kusagin yönetimde daha fazla bulunmak istediklerinin altini çizen Gümüser, sunlari kaydetti:

“Konferans ve seminerine baslamadan önce aile sirketleriyle dolu olan Kahramanmaras’ta bir anket çalismasi yaptik. Anketimiz, oldukça enteresan sonuçlar içeriyor. Yaptigimiz anket çalismasinda hem 1. nesil hem de 2. Nesil, yani hem kurucu nesle aktarilan hem de ikinci nesle sorular sorduk ve her ikisine de sirketlerin yanitlamasini istedik ve bu cevaplari karsi karsiya getirdik. Yani sorular ayni soruya kurucular ne sekilde cevap veriyor, aktarilan nesil ne sekilde cevap veriyor? Burada bizler için çok önemli veriler var. Bunlari sizlere aktarmaya çalisacagim. Öncelikle, birinci sorumuz 1. neslin sirket yönetimine daha aktif katilmasini ister misiniz sorusuydu. Bu soruya 1. nesil agirlikli olarak “isterim” diyor, bu da 1. neslin yönetim söz sahibi olmak istedigini gösteriyor. 1. nesle, 2. nesle “Bu konuda yeterli firsati verdiginizi düsünüyor musunuz?” diye soruyoruz. 1. nesil genel olarak, “Evet, bu firsati veriyorum” diyor. Bu soruya az miktarda “Kararsizim” diyen var, genel olarak 2. nesil gerçekten kendisine firsat verildigini düsünüyorum. 1. nesle diger bir sorumuz ise su, eger artik katilim varsa mevcut durum yoksa daha aktif katilim sizi memnun eder mi? diye soruyoruz. Bu soru genel olarak kimseyi rahatsiz etmiyor” ifadelerini kullandi.

Konusmalarin arindan panel 3 oturumla devam etti. Birinci oturum Murat Ergene tarafindan, 1. ve 2. Nesil Anket Sonuçlarini Yorumlanmasi, ikinci oturum, Dr. Mert Tinik, Kübra Ortakçioglu, Elvan Ünlütürk ve Sinem Öksüz tarafindan, ‘Nesil Geçisi ve Kurumsal Yönetim’ baslikta is yasantilarindaki deneyimlerini anlatmasi, moderatörlügünü Burak Arif Orhanoglu’nun yaptigi ve Cengiz Solakoglu’nun konustugu üçüncü oturum ile tamamlandi.

Soru cevaplarin ardindan panelistlere günün anisina Maras Aslani biblosu hediye edildi.
Kaynak: İHA